- bir tutam tütün,
tutam da,
doldurup iki göğsünün ortasına
yaksam.
başkaları stres topu diye kullanmadan.
...
biraz pencere var,
birçoğunda perde,
insanların insanlardan gizlediği şeyler
aslında gündelik yaptığı şeyler,
burda benimde var diyeceğim birşeyler,
öp beni,
öpülmenin ne olduğunu bilmeyen bir yerimden.
bu siyah beyaz bir filmin,
palyaço rolünden çıkart,
gece kahvelerinden soğut beni,
kurtar küllüğümün kokusundan.
günahım diye içime soktuysam seni,
araya satılık papazlar sokarak,
çıkartma.
başarılı olayım diye arkama almadım seni,
arkama aldım diye de bana soğuk bir duvar gibi davranma,
ve özgürlüğün sırtımda asla olmadı,
habire,
ve
yoktan yere,
bir savaş açıp vurma.
bir kuyu gibi siyah gözlerin,
kapama,
beni kör kuyularda merdivensiz bırakma.
elini sıcak sudan soğuk suya sokmakta neymiş,
tövbe !
bak hergün bir yerini daha kırıyorum kalbimin,
sen uğraşma diye.
asıl iki derede bir arada olan ben değil,
burnum,
başka başka adamlara gülüpte, beni ağlatma.
tezatlığına denklem kurduğum sevgilim,
bana istatisklerle aşkı anlatmaya kalkma,
kalkma,
çay ısınmıştır, anlatacaklarım var daha.
canımı yakıyorsun,
şu çay kaşığını, bardağının üstüne
hareketsiz bir şekilde cesedim gibi yatırıyorsun,
neden yapıyorsun,
yapmasana !
bu kadar mı değersiz,
jilet bulduğunda bileklerine değilde,
seni hafızasına kazıyan bu adam ?
oldu madem kalk çok tuttuysam seni kalbimde,
ben de ne mi yaparım,
ileride beraber harcayamayacağımız parayla,
giderim adıma bir kimsesizler yurdu açtırırım.