19 Nisan 2012, 13:40 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Sen ne kadar kalabaksın, kalabalık ne kadar sen? Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Hani kendinden bıkıp kalabalıklara çıkarsın ya, Ya da kalabalıklardan kaçıp kendine sığınırsın. Neden sonra farkedersin, Sen ne kadar kalabalıksın, Kalabalık ne kadar sen... Ve sonra sıyrılabilmek için farkettiğin senden, Farklı kalabalıklara yönelirsin. Ya da aynı kalabalıktan sıkılıp Başka senlere. Ve sonu gelmez kaçışın, Yine arayışın, Hala umudun, Beyhude bekleyişin, Ve her seferinde hayallerin Biraz daha kırıklığının. Geçen zaman mı, Yoksa hayat mı, Anlamazsın. Sen de sahtesin herkes gibi, Kalabalık da gerçek en az sen kadar. Ve bir dost ararsın kendine renkli zarflar arasından. “Hadi arkadaş olalım.”, dersin birilerine, “Ben ısmarlıyorum.” Bir tatlı azap hissedersin. Acı gülümseyişler... Kadim gözyaşı damlaları... Psikosomatik kahkaha tufanı... Doyum “taa...” kendi başında hayatın, Ölümün doğuşunda. Bilirsin, Evren hızlanan adımlarla koşmakta çürümeye, Yok olmaya. Anlatmak için anlamadığın anlamsızlığı Bari hafızan genetik kopyalansın istersin. Aman, boşver hele. Sen zaten anlamazsın ki, Başkalarına nasıl anlatasın? “Bu akşam melekler kadar güzelsin.” derler sana, Melekler siyah giymezken. Önce yalanları duyarsın sadece. Sonra artık duymazsın. Uykulara kaçarsın yine. Seni yatağından kaçıran tek şey Gerçeküstü kabuslarmış, Takma kafana. Gerçeğe dönüyorsun ya! Bir de saatin “tik-tak”larına... Pastanın yalnız bir dilimini görmüşsün sen. Hepsini tahayyül etsen, Yine yazık olur sana. Nasıl bir paradokssa tıkandığın, Girişi var, Çıkışı yok kapı. Anlamaya çalışırken tüm anlamları yitirirsin. Detaylardır takılıp kaldığın, Özü unutturan sana. İndikçe derine, Gördükçe tersinden, Sadede bir türlü gelemezsin. Nereden daldığını hatırlamazsın ilk. Her dehliz dallanır, Budaklanır aşağılarda. Sen bir oradan girer, Öteden çıkarsın nafile. Tam teolojik yaklaşımla bağlarken Sosyolojisinde tıkanırsın. Psikolojiyle çözdüm derken Bu sefer felsefesine takılırsın. Her reel tabana oturttuğunu sandığın şey, Yanında sürreel bir toz bulutu üfürür beynine. Sen tezler ve antitezler arasında Koşuşturur, durursun. Sen anlamazsın. Çünkü hala çocuksun. Sevdalarını saklarsın. “O gün” geldiğinde çıkarmak için meydana. Ve yeteri kadar çok içersen Belki gelir sanırsın. Ama aşk senindir sadece aşık olansan, Ve terkediliş sadece terkedilensen. Yalnızsın işte, Yalnızsın. Nasıl anlamazsın? Kitaplarını kaybetmiş masal kahramanları bile bilir, Ama sen bilmezsin, En kötüsünün artık sevememek olduğunu. Sen “yok”u sevebilir misin? Sen “yok”u bilir misin? Sen anlamazsın. Çünkü “tam dayaklık”sın. Bir başkası anladığını söyler. Ama anlamaz o da. Belki anlar, Ama senin anladığını değil. Anlayamadığını daha doğrusu... Anladığın aynı değil kimseyle, Ve anlamadığın herkesten farklı... Hepsi anlar, Ama sen anlamazsın. Sen çok kalabalıksın. Sıradan bir yelpazesin. Bazı renklerin parlak o kadar. Tıpkı başkalarında Bazı başkalarının olduğu gibi. Sen de en az onlar kadar kırmızı, sarı, Ya da mor, En az onlar kadar ışıltılı, Ve o kadar soluksun. Sen anlamazsın. Çünkü daha çok toysun. Bana Özel.
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' | |
|
19 Nisan 2012, 13:48 | #2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Sen ne kadar kalabaksın, kalabalık ne kadar sen? Burası çok kalabalık, en az kafamda dönüp dolaşanlar kadar. Gidelim, ait olmadığımız kalabalıklarda vakit öldürüyoruz, bize ait olduğunu sandıklarımızla. Gidelim gadınım, burası çok kalabalık. Bu hemen kaldırılacak, sana özel demek bana özel demek, bize özel demek, hiçbir renge değil ama bütün renklere özel demek.
__________________ If you can't measure it, it doesn't exist. |
|
19 Nisan 2012, 13:50 | #3 | ||||
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Sen ne kadar kalabaksın, kalabalık ne kadar sen?
Sözlere geldim, gidemiyorum ki! Gidelim bence de, buralar bize çok dar geliyor fazla kalabalık. Hemen kaldıracaktım, kalsın bari nasıl olsa anonim bu da. Yazanı belli ama, yazılanı asla bilmeyecek, bizim en güzel rengimiz mavimiz. Öpüyorum!
__________________ ''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter; Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın, daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan… Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.'' | ||||
|
19 Nisan 2012, 13:53 | #4 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Sen ne kadar kalabaksın, kalabalık ne kadar sen? @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...], fazla yüzümüze vuruyorsun, yalnızlığımızı. |
|
Etiketler |
kadar, kalabaksın, kalabalık, ne, sen |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
"2050 yılına kadar dünyanın en kalabalık kenti Mexico olabilir" | AttackMan | Haber Arşivi | 0 | 16 Ocak 2018 00:56 |
İsmail Kartal: Buraya kadar geldik sonuna kadar gideceğiz | Seth | Fenerbahçe | 0 | 10 Şubat 2015 15:59 |
Biraz değiştim, her şey kadar, herkes kadar, sen kadar | Luthien | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 1 | 31 Ekim 2011 22:11 |
Sevgi emekmiş, emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş | Sükût | Aşk ve Sevgi Köşesi | 1 | 20 Temmuz 2008 23:02 |