08 Mart 2012, 10:37 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ÜLKEMDE KADIN KADIN‘’Alnına yazılmış’’ diyerek büyür Pişer, gün vurdukça ülkemde kadın Kader tokmağını yiyerek büyür Aşar acıları ülkemde kadın Karanlık içinde çekilen ahtır Alnına sürülen kara bir bahttır Onu yapma, bunu etme günahtır Yaşar horlanarak ülkemde kadın Görünce sanırsın kara koyunu Çarşafıyla girdi Arap oyunu Ölçerler, biçerler etek boyunu Coşar bilmem neden ülkemde kadın Ömrünü onulmaz dertlere salan Din adına bütün ömrünü çalan Görücü usulü üç şartla alan Boşar dokuz ile ülkemde kadın Yürümez oldu salına, salına Sokakta giremez eşi koluna Aydınlığa doğru çıkan yoluna Döşer dikenleri ülkemde kadın Dediler ki; ‘’Cehennemde yanarsın’’ Beş yüz metre uzaklardan tanırsın Görsen çocuk fabrikası sanırsın Şişer dokuz ayda ülkemde kadın Çıkarcılar kullandılar dinini Şeytan deyip sarıyorlar tenini Elinden almışlar çoktan ben’ini Eşer derdi dertle ülkemde kadın Çarşafı içinde yalınız kalır Bütün belaları başında bulur Töre diye bazen canından olur Düşer, suçsuz yere ülkemde kadın Dillere doladık uzun saçını Arayıp da bulduk birçok suçunu Dert ile doldurup yanan içini Koşar bilinmeze ülkemde kadın Saçına başına karışır olduk Fikrini sormadan yarışır olduk Kadından habersiz vuruşur olduk Şaşar halimize ülkemde kadın Tarifsiz acıda anadır ana Bırak yakasını can verdi sana Bilesin, bıçaklar sığmıyor kına Deşer yarasını ülkemde kadın Artık kabuğundan sıyrılıp ta çık Yiğit’sin bilirim o alnın açık Zamanı gelmiştir tabuları yık Başar, ayağa kalk, ülkemde kadın… KADIN Bir kadın tanımadım, yüreği ile bakan. Bir kadın tanımadım, insanlık kokan. Bir kadın tanımadım, korkuya rest çekmiş. Bir kadın tanımadım, meğer gerçekmiş. Bir kadın tanımadım, pazarlık etmeyen. Bir kadın tanımadım, sevgisi bitmeyen. Bir kadın tanımadım, kadınlığını diretmeyen. Bir kadın tanımadım, nankör olup kirletmeyen. Bir kadın tanımadım, gerçeklere barışık. Bir kadın tanımadım, zor günlerde ışık. Bir kadın tanımadım, söylediği gibi olan. Bir kadın tanımadım. eksik olsun yalan. Bir kadın tanımadım, yaş geldi kırka çıktı. Bir kadın tanımadım, duygularım acıktı. Bir kadın tanımadım, kapris bilmesin. Bir kadın tanımadım, verdiği söz ölmesin. Bir kadın tanımadım, ışık tutsun yollarıma. Bir kadın tanımadım, ağırlık olmasın kollarıma. Bir kadın tanımadım, alçak gönüllü, haddini bilen. Bir kadın tanımadım, gülünce gözleri gülen. Bir kadın tanımadım, insan sarrafı olsun. Bir kadın tanımadım, aktıkça durulsun. Bir kadın tanımadım, gözü pek, vefalı, mert. Bir kadın tanımadım, ne sorun olsun ne dert. Bir kadın tanımadım, sahte sözler kulak asmasın. Bir kadın tanımadım, incitmesin, kırmasın, sarsmasın. KADINLAR Daha henüz on beşinde Genç kızlığını yaşamamış Olmuş telli duvaklı gelin Körpecik şaşkın kızlar gördüm Tabiat karar vermiş anne olmaya Şaşkın, ürkek, biraz da korkak Hizmet etmişler kocaya Ezik minik gelinler gördüm Bilmezlerdi eşitlik bilmem neyi Katık yaparlardı suya ekmeği Zevkle dikerlerdi söküğüne yamayı Ağlarken gülen nineler gördüm Küsünce hemen boşan demezler Kadın hakkı eşitlik bilmezler Duvağıyla gidip tabutuyla çıkarlar Ölesiye sadık anneler gördüm Biri elinde, diğeri karnında, sırtında küfesi Gezmesi gidip geldiği tarlası Nasır tutmuş elleri yediği dayak cabası Ne Ayşeler, Fatmalar, Emineler gördüm Evlense erkeği erkektir, haktır Karşı gelemez kocasıdır günahtır Yılın her günü bağışlanacak Öpülesi, sevilesi, sayılası kadınlar gördüm ANACIĞIM -Anneme ve bütün annelere- Nasıl hatırlamam anacığım nasıl? Kaç geceler bana ninni söylerdi, Hasta olunca oydu başucumda bekleyen, Biraz yorulmayayım, üzülmeyeyim, hemen Alır kucağına okşardı, saçlarımı öperdi. Nasıl hatırlamam anacığım nasıl? Uzun kış geceleri masal masaldı. Güzel çoban kızları, iyi kalpli sultanlar, Bir suyun akışı gibi geçip gitti zamanlar Şimdi ne o dünkü çocuk, ne de o masal kaldı. Nasıl hatırlamam anacığım nasıl? Yıkayan oydu mürekkep lekeli parmaklarımı. Akşam biraz geciksem yollara düşerdi . Sokağa çıkarken «Yavrucuğum üşütme» derdi. Hemen bir kazak örerdi biraz boş kaldı mı. Nasıl hatırlamam anacığım nasıl? Bilirim yine kalbinde yerim anacığım. Selam sana Kadınlar Günü İstanbul'dan. Yeni dönmüşçesine bir akşam okuldan, Vefalı ellerinden öperim anacığım. Ümit Yaşar OĞUZCAN Ve kadınlar , bizim kadınlarımız: korkunç ve mübarek elleri, ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle anamız, avradımız, yarimiz ve sanki hiç yaşamamış gibi ölen ve soframızdaki yeri öküzümüzden sonra gelen ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki ve karasabana koşulan ve ağıllarda ışıltısında yere saplı bıçakların oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan kadınlar,, bizim kadınlarımız.. Nazım HİKMET KADININ TARİFİ NEDİR? Bu konu hayatım boyunca aklımı kurcalamıştır.. Kimdir kadın,nasıl biridir,ne düşünür,ne yer,ne içer,duyguları varmıdır? Kadının tarifi herkeze göre değişiktir şüphesiz... Kadının adı her gönülde başka başkadır... Bir de benim tarifimi okuyun bakalım... Sabah ezanıyla kalkandır kadın... İbadetini yapan,mutluluk dileyendir Tanrıdan... Be soba tutuşturandır çalı çırpıyla,odunla değil ha!.. Su ısıtan,ineğin yemini hazırlayan,ve ahırı temizleyendir... Kahvaltıyı hazırlayandır,çocukların karnını doyurup okula,eşini de balığa veye kahveye gönderendir... Evini toparlayan,temizleyendir...Yemek pişiren,bulaşık yıkayandır... Dik yamaçlarda toprağı bilek gücüyle kazıyandır,ürün yetiştirendir... Yetiştirdiği ürünü toplayan,sırtında speti ile pazara taşıyan,pazarlıyan ve kazandığı para ile evin kuru gıda ihtiyacını temin edip getirendir.. Tütün gibi,yetiştirilmesi çok zor bir ürünü,tek başına,tam 14 ayda yetiştiren,sonra da satarak evin gelirini sağlayandır... Dik yamaçlarda çalı çırpı toplayan,ağaç budayan ve de bunu SIRTINDA evine taşıyandır kışlık yakacak için... Denize sürüklenen odun parçalarını,soğukta olsa su,yılmadan,usanmadan toplayandır... Çocuklarına annelik,kocasına eşlik yapandır... Eşinin yük taşımasını kendisine hakaret sayandır... O masal anlatandır... Esirgeyendir... Koruyandır... O anamdır BİR KADIN Bir kadın cocuktur aslında. Cocuk gibi davranmayı sever. Erkegin kendisine bir cocuga gösterdigi sefkati göstermesini de ister. Bir cocugu oksar gibi incitmekten korkarak oksamalidir erkek kadını.. Ama her kadın cocukca da olsa dinlenilmesini, dikkate alinmasini ister. Yani bir kadının cocukluk yapmasina izin vereceksiniz, ama asla onu bir cocuk olarak görmeyeceksiniz. Bir kadın güçlüdür aslında. Hatta erkeklerden çok daha güçlüdür. Ama bu gücünü her zaman ortaya koymasini sevmez. Ister ki erkegin gücü kendisine huzur versin. Kendi kendine yapabilecegi seyleri bile erkegin yapmasini bekler. Böylece hem daha kadın oldugunu hissedecektir hem de erkeginin ne kadar güçlü oldugunu görecektir. Ancak kadın gücünü göstermek istediginde onu engelleyemezsiniz. Yapmak istedigi bir sey varsa mutlaka yapar. Bir kadın sevgilidir aslında. Içinde her zaman sevgiyi tasir. Sevdiklerinden kolay kolay ayrılamaz. Sevdiklerini kolay kolay kıramaz. Zor sever ama tam sever. Bir kadının tam anlamıyla sevebilmesi için yüreginin kabul ettigini beyninin de kabul etmesi gerekir. Ve sevmezse de onu asla sevmeye zorlayamazsınız. Belki kolayca yüregine girebilirsiniz. Ancak beyninde yer etmemisseniz her an terk edilebilirsiniz. Bir kadın yalnızdır aslında. Hiçbir zaman kadını bütünüyle elde edemezsiniz. Kendisine ait bir dünyasi vardir ve orada hep yalnızdır. O dünyaya kimsenin girmesine izin vermez. Hiçbir anahtar o dünyanin kapısını açamaz. Yalnızlık onun sıgınagıdır. O sıgınaga ne zaman girecegine, ne kadar kalacagina hep kendisi karar verir. Sıgınaktayken oradan çikmaya zorlarsaniz onu sonsuza dek kaybedebilirsiniz Bir kadın bilgindir aslında. Neler yapabilecegini erkek akli hayal bile edemez. Yaratıcılıgının sınırı yoktur. Ama bunu ortaya çıkartmak için hayatının erkegini bekler. Hoyratça harcamaz yaratıcılıgını sadece erkegine saklar. Bir kadının gerçek erkegi olmayi basarabilmisseniz çok sanslisiniz demektir. Çünkü yasamınız asla sıradan olmayacaktır. Bir kadın hayattır aslında. Çünkü hayatın içinde olan her sey ancak kadınlar oldugunda anlam kazanıyor. Yemek yemek, su içmek bile. Bir kadının elinden içtiginiz suyla kendi kendinize bardagi doldurup içtiginiz su arasindaki lezzet farkını anlayabiliyor musunuz? Anlıyorsanız ne mutlu size. Anlamıyorsanız, ne yazik ki yasamıyorsunuz. CAN DÜNDAR Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Kimi der ki kadın, Uzun kış gecelerinde, yatmak içindir. Kimi der ki kadın yeşil bir, harman yerinde dokuz zilli, köçek gibi oynatmak içindir. Kimi der ki ayalimdir, Boynumda taşıdığım vebalimdir. Kimi der ki hamur yoğuran, Ne o, ne bu, ne döşek, ne köçek, Ne ayal, ne vebal, O benim kollarım, bacaklarım, Yavrum, annem, kız kardeşim, Hayat arkadaşımdır. Nazım Hikmet Ran Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. | |
|
Etiketler |
hikmet, konulu, nazım, şiirler |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
aşk acısı konulu içerikler | mum | Web Site Tanıtımı | 5 | 26 Ocak 2020 14:02 |
Tek Resimli Şiirler -Romantik -Duygusal -Aşk Şiirleri.(En Güzel Resimli Şiirler) | Sevda | Resimli Şiirler | 422 | 22 Ekim 2019 19:26 |
Uğruna Şiirler Yazılmış 15 Kadın ve Şairlerin Onlara Adadığı Unutulmaz Dizeler | yoSun | Ah Kadınlar | 0 | 22 Haziran 2016 12:19 |
Mustafa Kemal ATATÜRK \ Şiirler (Kendi Yazdığı Şiirler) | Sevda | Atatürk Köşesi | 1 | 17 Nisan 2010 09:16 |