30 Ocak 2011, 03:13 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Marya. . . (Bekir Sıtkı Erdoğan) Marya. . . Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Sustu Enadır Life gazinosu Sustu şarkılar, Paletimde renk sustu, fırçamda şekil Ve bu gece ilk defa şimal körfezinde Sustu Paramos'un mazgallarından Şehre pancur pancur dökülen arya, Artık ne tayfalar mevcut, ne komondos bar, Ne o kor tenli, kızıl saçlı kanarya. Bu medar ikliminin tenha gecesinde Sardı bambu kamışlarını pişman bir sükût Sardı bir sızı. Hani birdenbire bazen bütün etrafımızı Sapsarı bir şüphe sarar ya İşte öylesine berbat bir hal var. Hiçbir şey düşünmek istemiyorum, hiçbir şey Ama dördüncü tarassut kulesinde Bir şüpheli sinyal var. SKA-LAR-YA! Hayır hayır yalan bütün bunlar Artık ne kadere inanıyorum ne fala Yalan söylüyor o falcı kadın O hintli parya. Ben, yalnız sana inanıyorum Yalnız sana, MARYA... Beni kahrediyor böyle geçen her gece Bu hoyrat yıldızlar, bu su, bu okyanus, bu yer Ve gökyüzünde emanet duran Şu asma fener. İnan ki sevgili MARYA İnan ki sen gideli, Ne varsa hepsi yabancı, ne varsa hepsi keder Ve hepsi omuzumun üstünde çaresiz bir yük Ve hepsi angarya. Biliyorum bu sabah güneşle beraber biliyorum Bir vapur demirleyecek bu nankör limanda Pol'ün ebedi matemine rağmen Virjini olabilirdi bu vapurda Ama sen yoksun, biliyorum sen yoksun. Sözünü ne çabuk unuttun Marya? Baharda geleceğim diyordun hani Haydi gel daha ne bekliyorsun İşte mevsim bahar ya. Fırçam neden boyle titrer bilir misiniz? Ve neden bütün resimlerimde fon sapsarı. Anlıyorsun değil mi yavrum Bütün kağıtlara sinmiş anlıyorsun Bu tropikal zehir, Bu müzmin malarya, Sensiz nasıl da boş iskele, Sensiz nasıl da tenha şehir Müfreze nöbetçilerinin gözü önünde Koydan yıldızları çalmışlar bir bir, Yine de birkaç çımacı, birkaç palikarya. Ama kim düşünür yıldızları, Yüzbaşı Arnold'u vurmuş yerliler Matemler içinde tekmil batarya. Bu insanlar, bu yıldızlar, bu gök, bu yer Birer birer kaybolmaya mahkûm, birer birer Biz ki çoktan bu sapsarı hasret içinde susuz Biz ki çoktan beri kaybolmuşuz. Nasıl. Ağlıyor musun MARYA?.. Sil gözlerini, haydi sil yavrum Bizim yokluğumuzdan ne çıkar Aşkımız var ya... Bekir Sıtkı Erdoğan | |
|
Etiketler |
bekir, marya |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Bekir Sıtkı Erdoğan - Yosma | Bozkurt- | Şairler ve Şiirleri | 0 | 05 Mart 2014 19:25 |
Bekir Sıtkı Erdoğan - Adak | Bozkurt- | Şairler ve Şiirleri | 0 | 05 Mart 2014 19:23 |
Yosma. . . (Bekir Sıtkı Erdoğan) | Sevda | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 30 Ocak 2011 03:41 |
Adak. . . (Bekir Sıtkı Erdoğan) | Sevda | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 30 Ocak 2011 03:24 |
Rüzgâr Saatleri. . .(Bekir Sıtkı Erdoğan) | Sevda | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 04 Ocak 2011 14:04 |