24 Ekim 2010, 14:29 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Adın Sız/ı... (Sahi Bana Biraz Sen Versene...) Łîŋέ: Adın Sız/ı saklıyorum adını canımın parmak uçlarında sana şiirler yazdığımı kimse bilmeyecek arsız gidişinde... hiç anlatmadım sana yalpalayan dizelerde körelttiğim yağmurları rengi solmuş palyaçonun ruhunu araladığımda gördüğüm cinayet sahnelerini ve rotası şaşmış bir geminin izi bulunsun diye ardında bıraktığı ekmek kırıntılarını sahi bana biraz yağmur versene... Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. sen hiç bilmedin söylediğim sözcükler birbirini yuttuğunda kelimesizdi tüm cümlelerim ve acıkmışken şiirler sana yazılmaya ben tiz çığlıklara aldırmayıp son bir nokta koymuştum cebimde belki lazım olur diye tuttuğum hiçbir virgülü yakıştıramadım adının ardına her satır bir mülteci şimdi toplama kampında seninle yamanmayı bekleyen sahi bana biraz sen versene.... sen hiç görmedin dudaklarını uzatmış bekleyen dört ayaklı ucube bir yalnızlığın cazibesine kapılmış gidiyordun içimin rutubetinde can çekişirken duygularım şeytan uçurtmalar tutuyordu ellerim gözlerim lal olmuş beton bakışlarında yakıyordum katre katre tüm hayalleri sahi bana biraz düş versene... sen hiç duymadın duvarlar arasına sıkışmış sesim koparken tırnaklarımdan üzerime basıp geçiyordun mor eldivenleri vardı gecenin müstakil bir kalbin ganimetini çalarken minörler soyunmuş 4/4’lük ritimleri emziriyorlardi bense şarkılar yazıyordum boş bıraktığın salıncağın karşısında tüm şarkılar do majorler giyinmişti sahi bana biraz s/es versene sen hiç anlamadın korunaklı şiirler yazıyordum sana zırh olmuş geri dönüşünü kabullenemeyen tuvalin flu renginde sen dursanda hep bir muammaydı izdüşüm topallayan şiirler yere kapaklandığında icime ç/ekiyordum gözlerinin tarçın kokusunu sahi bana biraz şiir versene... sana hiç sen dememeliydim belki nefesim dudak ucuma getirmişken adını sırtımı hayallere dayamış geriye doğru sayıyordum adının harflerini ______3 ____2 __1 diyemeden; kaybettim, bu şiir de adın gibi hükümsüzdü... sana yazdığım şiirleri kimse okumayacak.. arsız dönüşünde... Łîŋέ: Nü Veda; Ayrılığa Dudak Payı 'Berto Riccardo Biaggio' sızısına... Ritmik bozgunlara uğramış kalp odacıklarında solunum yetersizliğinden an be an ölen düşsel yan(ı) lışlarını şaşaalı cenaze törenleriyle gömüyordu kadın ruhunun keşmekeş ütopyasına... erken boşalan gözyaşlarına mezar olurken gamzelerin kaç intihar gizlenir kirpik uçlarında dur Riccardo, sırası değil daha sonra ölebilirsin gitmeliydi kadın ki gitmek için kalmıştı usunun her köşesinde arsız tebessümlerle bezenmiş boylu boyunca uzanan gerçeklerin üzerini özenle seçtiği yalanlarla örttü adam ölüme dudak payı bırakmışken zaman ektiği hayallerden gerçek biçemezdi sus Riccardo, konuşmaya vakit yok biraz daha sevişelim uzun cümleler paslı makas darbeleriyle kesiyordu aşkın gitmelere yenik düşen ömrünü dil altına yerleştirdi adam dudak ucuna gelen çıplak kelimeleri susuyordu konuşsaydı mutlak bir ölüm çınlayacaktı lal olmuş hücrelerinde ölümü içine kustu adam ve sustu aşkın mağrur infazına tanıklık ediyordu gece gece yıl(dız) ların saydıkça kanatan sivri köşelerini saklıyordu karanlığında gece (d) okunuyordu ebruli bir ayrılığın her zerresin(d) e tende sızı oluyordu gece, (ç) özümlenmeyi bekleyen acı bir denklemken kadının parmak uçlarında. dudağının kenarında kalan tirada zehir zemberek bir dille dokunuyordu kadın; ah Riccardo yanılıyorsun hayatın zarı çoktan patlamış bu yüzden hiçbir yaşam bakir/e değil ayrılık; iki ucu keskin bıçak yırtıyordu güne doğdukça tan yerini (k) an kaybediyordu aşk oluk oluk adam gitme diyordu kadına ben ölmeden ölme. kıskanarak izlerken Tanrı aç biilaç; yitik gölgesini atıp sırtına kadın ayak üstü sevişmelerde ruhunu teslim etti adama huzur içinde uyuyabilirdi artık yalnızlığa hadi Riccardo şimdi sen de ölebilirsin bir elveda cümlesinin kıyısından aşağı bıraktı adam kendini ve bu yüzden hiçbir vedaya el süremedi kadın gitti adam öldü gökten üç nokta düştü yakışmadı hiçbir aşkın sonuna (...) son kez yazgının deklanşörüne basıyordu Tanrı, gözlerde aynı hüzün, iki ayrı coğrafyada... Łîŋέ: Özne/siz Adı olmayan bir ayda yanmış; siyah, soğuk Perşembe... ...birkuş/mu/kış uykusundaydı; ay kırıldı, gök eğildi, güneş düştü, bulut döküldü, dünya durdu O an; kış yandı, bahar dondu, gölge şahlandı, çiçek konuştu, insan sustu v e f ı s ı l d a d ı t o p r a k Ö l ü m s ü z l e ş t i ö l ü m s ü z l e ş ö l ü m s ü z ö l ü m ...biryağmur/mu/buluta dönüyordu; bilinmeyen bir Ekim'de sönmüş; kızıl, sıcak Perşembe... Łîŋέ: Şiirlere Saklandım / Bul Beni özneliğimi gizlediğim cümlelerde sakla kendini satır aralarına kimseler görmeden sevişelim kelimelerde... son nefesini veriyor sözlerim / şiirlerle yıka, öyle göm ısmarlama yüreklerle yaşanmaz sevda kuytularına sığınır bir dilenci avuç açar şiir avlularında yaşlanırken bugünler dünleri doğurur durur yeniden yaşama sustum / sen de sus bana gel diyebilmek kadar zor bir gidişi beklemek oyalanır korkular bir çelmeyle hayaller düşünce sus(a) mak kana kana bir tutam nefese ve aşka sesimin gölgesinde kal / orada seni bulamazlar bozulur aşkın tuttuğu lades ve tutunduğu bileklerinden hoyratça kesilebilir sevda buza şiirlere sığınılır üşüyünce duygular anlamsızlıklılardan bozma anlamlar kuşatmasında tek bir ses yankılanır boşlukta; gelmeden gitme bir daha... Łîŋέ: Ucu Kırık Şiir; Bitevi Yokluk Tınısı hafif meşrep yalınlığında yalnızlığın ve yılgınlığında aşka yenik düşmüş hüzzam makamı çaresizliğin dokunup kaçarken teninin her bir güftesine senfonik bir hüzün çatısı bizi gölgeleyen dur! diyorum dokunma yorgun mısralarda gizlensin söz sürme şiirin çıplaklığına her bir teneffüs sahnesi inletirken nağmeleri ses etme şair, sus! görecekler tutamadığımız düş(üş) ler dil(l) enirken baştan ayağa müebbet bir gerçeğe hükmedecekler oysa... bir bir anlatmak isterdim özgeçmişini hücrelerimin çiy çiy dökül özgeleceğimin moleküler yapısına daha çok doku/n şiirimin fütursuz anatomisine... (ya) saklanabilirdik perdesi patlamış hayattan flu bir ölümün ensesin(d) e ya da (s) aklanabilir sancılı imgelerin izdüşümüne yazılabilirdik hilkat garibesi kelemlere şiir diye olmadı... biz seninle şair çocuk ıslak bir temmuz gecesinin kör saatinde yapış yapış duygular tortusunda ve bulacasında gözden ıraklığın yan yana, göz göze diş dişe bir şiirde yakalandık şiire yakalandık.. eller yukarı desem şimdi kaç şiir düşer parmak uçlarından kırılır... Dilek Akın | |
|
Etiketler |
adın, bana, biraz, sahi, sen, sız or ı, versene |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Biraz'cık Bana Ait | Sır | Kitap Tanıtımları | 0 | 07 Nisan 2019 22:17 |
Bana Biraz Saçmalarmısın ? | Sır | Serbest Kürsü | 8 | 22 Şubat 2018 17:44 |
Biraz Yemek versene Kanka | AftieL | Komedi ve Mizah | 0 | 13 Mayıs 2014 00:22 |
Bana oradan 200 kitap versene | Cemalizim | Haber Arşivi | 0 | 07 Ekim 2008 00:30 |