12 Şubat 2014, 21:55 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Hüseyin Nihal Atsız - Topal Asker Topal Asker (Hüseyin Nihal ATSIZ) Ey saçları “alagarson” kesik hanım kız! Gülme öyle bana bakıp sen arsız arsız! Bacağımla alay etme pek topla diye. Bir sorsana o topallık nerden hediye ? Sen Şişli’de dansederken her gece, gündüz Biz ötede ne ovalar, çaylar, ne dümdüz Yaylaları geçtik, karlı dağları aştık; Siz salonda dansederken bizler savaştık. Ey dudağı kanım gibi kıpkırmızı kız, Gülme öyle bana bakıp sen arsız arsız! Olan işler dimağını azıcık yorsun! Biliyorum elbisemle eğleniyorsun; Biliyorum baldırını o kadar nazla Örten bir tek ipek çorap kıymetçe fazla Benim bütün elbisemden… Hatta kendimden… Biliyorum: Çünkü bugün şu dünyada ben Neyim? Bir hiç… işe güce yaramaz, topal… Sen sağlamsın senin hakkın dünyadan zevk al: Çünkü orda düşmanlarla boğuşurken biz Siz muhteşem salonlarda şarap içtiniz! Ey gözünün rengi bana yabancı güzel, Her yolcunun uğradığı ey hancı güzel! Sen yabancı kucaklarda yaşarken her gün Yapıyorduk bizde kanla, barutla düğün. Sen o sıcak odalarda cilveli, mahmur Dolaşırken… Biz de tipi, fırtına, yağmur, Kar altında kanlar döktük, canlar yıprattık; Aç yaşadık, susuz kaldık, taşlarda yattık Sen açılmış bir bahardın, biz kara kıştık; Bizden üstün ordularla böyle çarpıştık… Gülme bana bakıp pek arsız arsız Sen ey dışı güzel, fakat içi çamur kız! Sana karşı haykıranı mecbursun dinle; Bugün hesap göreceğiz artık seninle: Ben cephede geberirken, geride vatan Aşkı ile bin belalı işe can atan Anam, babam, karım, kızım eziliyorken Dağlar kadar yük altında… Gel, cevap ver, sen Bana anlat, anlat bana, siz ne yaptınız? Köpek gibi oynaştınız, fuhşa taptınız! Anavatan boğulurken kıpkızıl kanda Yalnız gönül verdiniz siz zevke, cazbanda… Ey nankör kız, ey fahişe unutma şunu: Sizin için harbederken yedim kurşunu. Onun için topal kaldı böyle bacağım, Onun için tütmez oldu artık ocağım. Nazlı nazlı yatıyorken sen yataklarda Sallanarak ölü kaldık biz bataklarda. Kalbur oldu süngülerle çelik bağrımız, Bu amansız boğuşmada öldü yarımız, Ya siz nasıl yaşadınız? Bizim kanımız Size şarap oldu sanki… Şehit canımız Güya sizin mezenizdi! Yiyip içtiniz; Zıpladınız,kudurdunuz arsız,edepsiz!… Gerçi salonlarda “yıldız” dı senin adın, Hakkikatte fahişesin ey alçak kadın! Ey allıklı ve düzgünlü yosma bil şunu: Bütün millet öğrenmiştir senin fuhşunu. Omuzunda neden seni fuzuli çeksin? Kinimizin şiddetiyle gebereceksin!..
__________________ Kahpeliğin bahanesi, İhanetin telafisi olmaz. | |
|
Etiketler |
asker, atsız, nihal, topal |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Hüseyin Nihal Atsız | Bozkurt- | Şairler / Yazarlar | 2 | 28 Şubat 2023 22:54 |
Aşkınla - Hüseyin Nihal Atsız | Sevda | Şairler ve Şiirleri | 0 | 28 Nisan 2013 19:25 |
Eski Bir Sonbahar - Hüseyin Nihal Atsız | Sevda | Şairler ve Şiirleri | 0 | 13 Eylül 2012 16:25 |
Sesleniş - Hüseyin Nihal Atsız | Sevda | Şairler ve Şiirleri | 0 | 13 Ağustos 2012 12:30 |
Türk Kızı - Hüseyin Nihal Atsız | Sevda | Şairler ve Şiirleri | 0 | 18 Temmuz 2012 02:52 |