30 Haziran 2012, 13:00 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Kadınlık Tarihine Mini Etek Katkısı Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Kadınlık Tarihine Mini Etek Katkısı 1960lar devrim ve değişim yıllarıydı. Apollo 11 aya inen ilk kapsül oldu zencilere verilmiş seçme ve seçilme hakkı yasallaştı Vietnam savaşı şiddetlendi Beatles hayranlığı tüm dünyayı kasıp kavurmayı sürdürdü doğum kontrol hapları piyasaya sürüldü… Ve tüm bu politik ve kültürel değişimlerin tam ortasında dönemin en kalıcı ve tartışmalı ikonu gün ışığına çıktı: mini etek. Bu küçük ve seksi kumaş parçası tüm zamanların en büyüleyici paradokslarından bazılarını temsil ediyordu; güç ve savunmasızlık bağımsızlık ve memnun etme isteği üstünü örtme ve ortaya koyma olgunluk ve oyunculuk özgürlük ve sömürü… Aynı zamanda hem ayıplanan hem sevilen mini etek yıllardır saklanan bir gerçeğe çekti tüm dikkatleri; kadın bacakları… Avrupa dağlarındaki en eski köyler gibi kimi toplumlarda daha önce giyildiği iddia edilse ve tarihi insanlık tarihi ile bir olsa da 1960larda gündeme gelmesiyle güçlü politik ve kültürel imaları uyandırmıştır. 1800lerin ortasında Avrupa ve Amerikadaki kadınların genellikle daha zayıf ve savunmasız cinsiyet olduğuna inanılıyordu. Politika iş hayatı ve fiziksel aktiviteler kadınlar için tehlikeli alanlardı ve kısıtlayıcı etekler sıkı korseler bu inançları yansıtıyordu. Birinci Dünya Savaşından sonra nasıl olduysa kadınların özgürleşmesinde gelişmeler oldu ve etek boyları diz hizasına çıkartıldı. İkinci Dünya Savaşı esnasında kumaşa getirilen zaruri kısıtlama ile ise etek boyları diz üstüne çıktı. Savaş zamanı kısıtlamalarının giysiler üzerindeki etkisi sona erdiğinde kadınlar zarafet ve dişilik için hazırdı ve moda endüstrisi kadınları Christian Dior tarafından temsil edilen ‘yeni görünüm ile tanıştırdı. Yeni görünüm olgun ve sofistikeydi; abartılı kum saati figürü ve uzun müsrif etek boyları. 1960lar ve mini etek politikası 1960lardan önce genç kadınların anneleri gibi giyinmesi beklenirdi ki bu tarz genelde Paris coutureydu. Mesela 1962nin sonunda bir Sears kataloğunda anne ile kız birbirinin aynısı elbiseleri giymiş ve bundan inanılmaz mutlu görünen surat ifadeleriyle poz vermişlerdi. 1950lerde İngiliz tasarımcı Sally Tuffin gençler için hiç kıyafet olmadığından ve genç kızların annelerine benzemesinden yakınmıştır. 1960larla birlikte genç kesim kendi bireysel fikirlerini görüşlerini ifade etmek için ayaklanmaya başladı özellikle de politik konulardaki tepkilerini ebeveynlerinden farklı şekillerde karşılık vermek için. Süregelen adet ve ahlak kurallarına uymayı reddetmeye başladılar bu kuralları içiten pazarlıklı ve çifte standartlı olduklarını düşünüyorlardı. Bu genç politik kuruluş sesini yükseltmeye başladıkça bir yandan farklı tarzlarını yaratmak için modada da kendilerine yer açtılar. 1960lar feminizminin bir aracı olarak mini etek Feminizmle aydınlanan kadın zihinleri moda alanında da daha farklı düşünmeye başladı. Mesela 1963te Amerikalı Betty Friedman The Feminine Mystique adlı kitabı yayınladı ve mutlu ev kadını mitini çürüterek kadınların farklı roller için ne kadar hevesli olduklarını dile getirdi. Ek olarak 1960lar üniversitelere ve iş dünyasına giren kadın sayısındaki dramatik artışa sahne olmuştur. Bu on yıl aynı zamanda evli ve boşanmış kadınları koruyan ve yetki veren kanunların yürürlüğe girmesini gördü. Ve tabi en önemlisi de doğum kontrol hapları ve istenmeyen gebelikleri önlemek oldu ki bu cinsel bir devrim yarattı. Kadın imajı karı ve anne olmaktan cinsiyetinden gurur duyan ve gücünün farkındaki genç bekar kızlara döndü. Mini etek ise bu kadın hareketinin büyümesini ifade eden güçlü bir araç haline geldi. Mini eteğin annesi: Mary Quant Mary Quant adında genç bir İngiliz tasarımcı 1955te Kings Roadta Bazaar adlı ilk butiğini açtı. Gerçek bir moda eğitimi almadığı halde bir eli sokaktaki gündelik modanın nabzını tutan Quant belirgin bir kopma yarattı modada. Günün gençlerinin düşüncelerini yansıtan ve Paris modaevleri ile uzaktan yakından alakası olmayan giysiler satmaya başladı. 1965te etek boylarını dizlerin 10-15 cm üzerine çeken tasarımcı böylece ikonik mini eteği yaratmış oldu. Mini etek böylece 1960ların ortasında Londranın ruhunu yansıtan giysi oldu; özgür enerjik genç devrimsel ve geleneklere aykırı. Andre Courreges.. Mini eteğin daha popüler hale gelmesinin arkasındaki isim ise Fransız tasarımcı Andre Courreges bu yeni giysiyi 1965 ilkbahar-yaz koleksiyonunda işlemiştir. Onun minileri vücuda daha az oturan ve ‘Courreges boots adıyla markalaşan beyaz botlarla giyiliyordu. Mini eteği haute couture moda endüstrisi ile tanıştırarak Courreges ona sokak modasında elde edemeyeceği daha çok kabullenilme şansını verdi. Rudi Gernreich ise mini etekleri Amerikaya sunan ilk moda tasarımcısıdır. Her şeye rağmen Courreges daha sonraları mini eteğin kendi buluşu olduğunu iddia ettiğinde Quant ona en güzel ve anlamlı cevabı vermiştir: “Ben ya da Courreges değiliz mini eteği bulan sokaktaki kızlardan başkası değildi.” Kaynak: Alıntılar | |
|
Etiketler |
etek, kadınlık, katkısı, mini, tarihine |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Mini Etek kim buldu? | PySSyCaT | Mucitler ve İcatları | 0 | 29 Ocak 2020 21:01 |
Erkekler ve Mini Etek | Lcia | Ah Erkekler | 0 | 28 Kasım 2014 17:48 |
Mini etek.. | yaLin | Fıkra | 2 | 15 Ocak 2010 23:05 |
Mini Etek, Hikâyelerim'den | BaRoN | Genel Paylaşım | 0 | 01 Temmuz 2009 00:15 |
Mînî Etêk . | SuNSeT | Fıkra | 12 | 06 Ocak 2008 23:14 |