13 Ocak 2013, 13:39 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cep Telefonunun Mucidi Dünyanın En Güzel Kadınıydı - Hedy Lamarr Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. “Dünyanın en güzel kadını” lakaplı Hedy Lamarr ve geçen yüzyıl başında ortalığı kasıp kavurmuş dahi besteci George Antheil var. Fotoğrafta ikisini de görüyorsunuz. Ama hikayeye başkaları da karışıyor. Mesela Ezra Pound ve Man Ray… Hitler ve Mussolini… İnternetin ilk önemli blog ağının kurucularından olan ve şu an Salon dergisinin sahibi olarak tanınan Richard Rhodes… The Well yıllarında Rhodes sessiz sinema döneminin ünlü oyuncusu Hedy Lamarr’la ilgili enteresan şeyler öğrenmiş ve bunları blogunda yazmıştı. Buna göre Lamarr cep telefonunun öncüsü sayılacak bir cihazın mucidiydi ama bu konuda hakkı yenmiş, kıymeti bilinmemişti. Rhodes bunun üzerine kendini Lamarr’ı bir mucit olarak saygınlığını kazandırmaya adadı ve onun unutulmuş buluşunun kalabalık kitleler tarafından öğrenilmesini sağladı. Lamarr Rhodes’un çabaları sayesinde ölümünden hemen önce, 1997′de, Electronic Frontier Foundation tarafından verilen Pioneer Ödülü’ne de layık görüldü. Şimdi Rhodes, Lamarr’ın cep telefonunu icat etme sürecini, “Hedy’s Folly: The Life and Breakthrough Inventions of Hedy Lamarr, the Most Beautiful Woman in the World” (Hedy’nin Çılgınlığı: Dünyanın En Güzel Kadını Hedy Lamarr’ın Hayatı ve Çığır Açan İcatları) adıyla kitap haline getirdi. Rhodes, bu kitap için geçen yüzyıl başı Viyana’sının finansal ve sosyal çevrelerini, sessiz sinema dönemi Hollywood’unu, 1920′lerin Paris’ini, deneysel müziğin ilk ortaya çıkış aşamalarını, II. Dünya Savaşı öncesi silah tasarımcılığını, patent yasalarını ve iletişim teknolojilerini araştırdı. Lamarr’ın icatlar dünyasına katkısının ne olduğunu öğrenebilmek için titiz davrandı, onun zekasını küçümseyenler de dahil olmak üzerine ulaşabildiği herkesle konuştu. “Güzel ama kafasız” terimini yalanlayacak kadar çok kanıt elde etti. Kitabının adını niçin Hedy’s Folly koyduğunu ise şöyle anlatıyor: “Hedy Lamarr’ın mucit yanı hep oyunculuğunun gerisinde kaldı, önemsenmedi. Lamarr buna rağmen orduyla, donanmayla, bilim dünyasıyla çılgınca savaşmaktan vazgeçmedi, inat etti ve yaptıklarının kısmen de olsa kabulünü sağladı. Bu işten hak ettiği kadar çok para kazanamadı ama gene de çok ama çok zengin bir kadın olarak yaşadı. Ben kitabımla bir hatayı telafi etmek istedim.” İşte Rhodes’a göre Hedy Lamarr’ın hikayesi… Yahudi asıllı Hedy Lamarr’ın çocukluğu Viyana’da geçti. Olağanüstü zeki bir çocuk olduğunu söylüyorlardı. 16 yaşındayken, eğitimini bırakıp aktris olmaya karar verdi. Daha ilk filmiyle ün kazandı, afişlerde onu “dünyanın en güzel kadını” diye tanıttılar. 19 yaşında Ekstase adlı filmin başrolünü üstlendi. Bu filmdeki cesareti ve pervasızlığı hayranlık uyandırıcıydı. Bazı sahnelerde çırılçıplak koşuyor, yüzüyordu. Hedy aynı yıl zengin ve güçlü bir fabrikatör olan Friedrich Mandel’le evlendi. Ondan 13 yaş büyük olan sıkıcı ve zorba kocasını hiçbir zaman sevemeyeceğini anladığında ise artık çok geçti. Mandel hem ‘dediğim dedik’ bir adamdı, hem de çok kıskançtı. Ekstase filminin bütün kopyalarını yaktırdı. Karısının filmlerde oynamasını da yasakladı. Lakin Lamarr’la baş etmek zordu, kendi deyişle “mücevher kakmalı şık bir kutuda” gece gündüz kontrol altında yaşamaktan bıkınca kusursuz bir kaçış planı yaparak Amerika’ya gitti. Ama durun; öncesi var… Kocasının her gece eve davet edip sabaha kadar sohbet ettiği ve yeni silahlar üretmek konusunda iş yapmayı hedeflediği arkadaşlarının çoğu sağcı fabrikatörler ve endüstri tasarımcılarıydı. Hitler ve Mussolini de evlerine gidip gelirdi. Lamarr’ın evliliği ve kocasıyla ilgili tahammül edemediği şeylerin başında da bu geliyordu zaten. Kocası başlangıçta el bombaları üretiyordu ama daha sonra ordu için silah üretmeye başladı. Özellikle de uzaktan kumanda sistemleriyle ilgili çalışmalar yapıyordu. İşin tuhaf yanı, konukların hiçbiri Lamarr’ın bu akşam sohbetlerini ne kadar dikkatle dinlediğinin farkında değildi. Bu sohbetlerde elde ettiği bir yığın bilgiyle Amerika’ya giden genç kadın, çok geçmeden Hollywood’un yolunu tuttu, yapımcılarla görüştü ve sonunda ünlü yapımcı yönetmen Louis B. Meyer’in dikkatini çekmeyi başardı. Artık beyazperdenin yeni ilahesi oydu. Gelin görün ki; Lamarr’ın en büyük zevki hobisi aslında mucitlikti. Evinin bir odasını atölye haline getirmişti ve çekim aralarındaki zamanı bu atölyede taslaklar hazırlayarak geçiriyordu. Bir keresinde su içermeyen bir içecek icat etmişti. Üstelik tek ilgilendiği sadece bu tür eğlenceli projeler değildi, çok daha ciddi hedefleri vardı… Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. İşler sandıkları kadar kolay olmadı, fikri gerçeğe dönüştürmekte epeyce zorlandılar, çünkü buluşun uygulanabilirliğinden şüphe duyanlar vardı. Lamarr ve Antheil, çalmadık kapı bırakmayarak “bebeklerine” maddi destek bulmaya çalıştılar. 1940′ın aralık ayında ABD Donanması, onların icadı olan frekans kaydırma cihazını üretmeyi kabul etti. Böylece Hedy Lamarr 1942 yılında bir gecede yedi milyon dolarlık bir anlaşmaya imza attı. Ancak bu buluştan bir gizli iletişim sistemi olarak yararlanan Amerikan Ordusu daha sonra üretimi kesti. Bir piyanist ve bir oyuncuyu ciddiye almıyor, yeterince güvenmiyorlardı. Bir süre sonra Lamarr ve Antheil de işin peşini bıraktı. Gene de buluşları başka bilim adamları tarafından önemseniyor, araştırılıyordu. Zaten birkaç yıl sonra patent tarihi doldu, icadın kullanım hakları serbest kaldı. 1962 yılında Küba krizi dolayısıyla buluş yeniden gündeme geldiğinde artık yolunu kaybetmiş gemilerin kıyıyla iletişim kurabilmesi için kullanılıyordu. Bugün bu teknoloji ABD ordusunun uydu savunma sisteminde, ayrıca cep telefonu ve telsizlerin üretiminde kullanılıyor. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. | |
|
28 Şubat 2013, 10:51 | #3 |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Cevap: Cep Telefonunun Mucidi Dünyanın En Güzel Kadınıydı - Hedy Lamarr nolmuş yahu. biri özet geçsin. bubıluppss? alo! |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Dünyanın En Güzel Arabaları | Pargali | Otomobil Haberleri | 0 | 25 Aralık 2011 03:54 |
Önemli: Dünyanın en büyük mucidi | Ocean | Bilim Dünyasından Son Haberler | 0 | 11 Temmuz 2011 00:24 |