21 Ağustos 2011, 22:31 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Aşk Risalesi (Erdem Beyazıt) Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. AŞK RİSALESİ Dirilmek yeniden Yerin uyanması gibi kımıldaması gibi toprağın Bulutları yarması gibi gün ışığının Yağmurun ansızın boşanması Binlerce kuşun bir anda parlaması havalanması Erimesi gibi karların ve buzulların Patlaması gibi dal uçlarında tomurcukların Dirilmek yeniden Yüzyıl süren bir berzahtan geçmişiz gibi Kandan kinden öfkeden Üstümüze bir sağnak boşanmış gibi Sürekli lekelendiğimiz çözülmeye terkedildiğimiz Bir bataktan çıkar gibi. Yürürken otururken yatarken Hep çürümek durumunda kalmış Duyduklarımızdan dolayı kulaklarımız Gördüklerimizden ötürü gözlerimiz Dokunduklarımız için ellerimiz. Belli bir bozgun yaşamışız Her şeye ölüm dadanmış sanki Kadınlar ki anne olmamak için direniyorlar Erkekler ki savaşmayı tümden unutmuşlar Çocuklar zaten hiç çocuk olmuyorlar Çocukluk kalkmış dünyadan gibi Her çocuk antik çağ filozoflarından bir kalıntı sanki. Aşkın son saltanatını yaşamak içinmi ey kalbim Ruhun serüvenine bir kale olmak için mi? Bu başkaldırma kanatlanma. Durmadan geçiyordu o zamanlar Üstümüzden tanklar toplar binler tonluk arabalar Boğuk bir ses madeni bir böğürme Bir metropol devinin içimiz titreten iniltisi Ta uzaklarda şehirlerin üstünde kımıldayan Bir korkunun yüreğimizde biriken tedirginliği Bir sam yeli gibi bedenimizi yüzümüzü saçlarımızı Yalayarak Çekiyordu bizi ve herkesi. Ama sen uzaklardaydın ey kalbim Uzaklardaydın, sevdiğim uzaklardaydı Ayın ve yıldızların çağlayarak Berrak şelaleler yaparak Coşku içinde aktığı Bir yerlerdeydi. Hani bir gün bir çobana rastlamıştık Kavalıyla bir sümbülü emziriyordu Adı ferhat mıydı neydi Koyunların kurtların böceklerin ve çiçeklerin Sadakatten mest oldukları Her birinin gözlerinde Kaybolur gibi kayar gibi Dalıp gittiğimiz o saadet evreni Kayaların yüzlerinden okuduğumuz o ebedi bilinç Bizi çekip almıştı kılcal damarlarımızdan. Yaslan göğsüme sevdiğim Benim gönlüm gök gibidir açık deniz gibidir Pas tutmaz benim içim yeryüzü gibidir toprak gibidir Sen ki bulut gibisin Ay gibisin güneş gibisin bazan. Usul usul inen Yağmur tıpırtılarını Dinler gibi Dalıp gitmiştik Sen konuşuyordun İpil ipil yağan bir yağmur gibi konuşuyordun Onlar ki konuklarımızdı Adları Keremdi Yusuftu Kaystı Hepsi de ezelden tanıdıktı dosttu... Erdem Beyazıt | |
|
Etiketler |
aşk, aşkın, beyazıt, erdem, risalesi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Sabır risâlesi | Belma | Amatör Şairler | 3 | 02 Nisan 2020 15:38 |
Kadınlar Bilirim-Erdem Beyazıt | tiNa | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 30 Ağustos 2013 22:30 |
Koçi Bey 'in Risalesi | Zen | Tarih | 0 | 21 Ekim 2012 19:42 |
Tasavvuf risalesi | Rhytia | İslamiyet | 2 | 14 Haziran 2012 22:45 |
Aşk Risalesi | Sır | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 05 Ekim 2011 17:47 |