IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

1Beğeni(ler)
  • 1 Post By Gülce

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 06 Haziran 2010, 11:23   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Hiç yıkamadım ellerimi..




Hiç yıkamadım ellerimi…
-İnternette msn'e girdim günler sonra… online olan arkadaşım infon boş dedi… infomda kalbim var doğrudur dedim…-

En fazla 160 karaktere sığan aşkların yaşandığı, üç günlük bekleme sürelerinin dayanamayıp ömürlük aşkları bitirdiği, bir çoğunun yalnızca kendi kalbine hürmet ettiği bi devirde aşık olabilmek hayatın en büyük mucizesi… Ben kendi mucizemi gömdüm… ellerimi yıkamadım… sadece fişi çektim…

Onun yüzüne son bakışımda aklıma gelenleri hatırlıyorum şimdi…

Japon çizgi film kahramanlarını düşündüm önce… Çocukluğumda izlediğim, gözleri yarıya kadar dolan, dalgalanan ama asla gözyaşı akamayan çizgi kahramanları düşündüm… Kendi yarattığım kahramanın da onlara benzemesi tesadüf mü acaba dedim… "Ben üzülemiyorum, ben ağlayamıyorum, ben acımı içimde yaşıyorum ama gösteremiyorum" diyen tüm insanlara, zorla yaratılmış kahramanlara sadece " palavraaa " deyip geçmek istedim bir an… Onlar en çok saklananların en değerli olduğuna inanıyorlar. Ben saklanmış aşka hiç inanmadım …ellerime baktım, kirliydi yıkamadım…

Sonra televizyonda, sihir sandığım numaralarını izlediğim, büyük sihirbazları düşündüm. Olmayanı var eden, varolanı kaybeden sadece onlar sandım hep,,, çocuktum… Büyüklerin el çabukluğu dediği şey; herkesin elinden, cebinden bir şeyler aşırırken, şapkalardan başka bir şeyler çıkarırken, ben hep seyrettim, hep inandım… Her sihirbazın bir kurbanı vardı, çocuk aklımla bunu da bir kenara yazdım … Sonra yaşadıkça daha hünerlileriyle karşılaşınca, sihirbazların sihirlerini unuttum. En son birine söylediğim sözü hatırladım… " Senin sihirbaz olman lazım bir daha kalbimi çelebilmen için ve benimse aptal olmam lazım bildiğim numarayı bir daha yutmam için… "
yuttum… ellerime baktım… yine yıkamadım…

" Bir sürü yalanla kavga etmek yerine, tek bir yalanla mutlu olabilirdik.. " demiştim ona, ben büyük yalanlarla törpülenirken… Bunu da düşündüm sonra… Sahte bir gülüşün göstereceği en büyük gerçeğin, aynı zamanda hayatın en büyük yalanı olduğunu bilmeme rağmen izledim gülüşünü … Rağmen'lerle boğuldu bir çok düğüm, onlarla bozuldu bir çok oyun… Dinledim, suskunluğunu bile dinledim… Ben hep bozuk bir saatin bile doğruyu gösterdiği o anı bekledim … Şüphe hiçbir zaman kesinlik ile tamamlanmaz, ama kesinlik şüpheyle hep yaralanır… Bunu tekrarladım, bir tek bunu aldım benimle… Üzülecek tarafımı öyle törpüledin ki artık sadece mutlu olabilirdik seninle … Bu yüzden gittim… Arkama baktım ama ellerimi yıkamadım…

Bir de yaşadığımız zamanı düşündüm, birlikte yaşadığımız insanları… sahneye en son ben çıkıcam diyenleri , en fazla ben kalıcam diye diretenleri, bir sahnesi bile olmayanları , gururuyla kafes örmüş, ördüğünü kendi üstüne giymişleri, sırf akılla yapılan duygusal alışverişleri , hep alıp hiç vermeyenleri, gören körleri , taçsız prensleri, yalnızca kaz gelecek bahçede çay içen, içtiği çayı elbisesine döken prensesleri, onların arkadaşlıklarını, kardeşliklerini , alkıştan evvel kızaran elleri, kıskanıp ellerini , seslerini saklayan yüzleri , hep aşağıya bakarak konuşan kralcıkları, onun eteğine tutunarak gezebilen sinekleri, içindeki tenezzülle bir tokata, "okşandım" muamelesi yapan çaresizleri , saç telinde bile emeğin bulunan ama bunu bir tek kendisi fark etmeyen vefa acizlerini, derdini anlatırken hemen kendisine daha büyüğünü hazırlayabilen marifetli arkadaş taklitlerini düşündüm …
Bir de " Nolur beni silinmeyeceğim bir yere yaz bu kez; kalbine yazma, bir kağıda yaz.. " diye sitem ettiğim eski sevgililerin gidişini düşündüm…
Yani ellerini yıkayıp hayatına kaldığı yerden devam edenleri …

Hep bunları hatırladım onun yüzüne son bakışımda… ne anlattıysam, ne umduysam ondan; sonunda ne bulduysam umduklarımdan… Hatırlanacak ne kadar çok şey yaşamışım, ne kadar çok şey anlatmışım meğer…
Hayat "geçmek" demek sanırım… yani bütün hayat "geçmek" denen tek bir fiilin içinde … sen kırılarak geçiyorsun anılardan, senin aşık oldukların geliyor ve tabi ki geçiyor, hayat sana ayak uydurmak bir yana bazen hiç yüzüne bakmadan geçip gidiyor… Gözlerini ovuşturup sulandırdıktan sonra, kapını çalan sevgilinin ağlamasına inanmak gibi hayat … bazen en inanılmayacak olana inandırıyor…

21. yüzyılda kötü insanlara herkes bağışıklık kazandı. Ben artık en çok "iyi insanlardan" korkuyorum. Herkes ellerini yıkıyor ve devam ediyor yoluna. Yapamıyorum. Ben ancak bitkisel hayata girdiğinde aşk, sadece fişi çekiyorum… O sırada son sözlerini dinliyorum sevgilinin… "Neden sana bunları yaptığım hakkında hiçbir fikrim yok. Farklıyız… sen yaşadıklarını öpen, değer bilen ellerini yıkamıyorsun… sana diyeceğim son bir şey var. Sen sevdin mi güzel seviyorsun…"

En fazla 160 karaktere sığan aşkların en büyük sevgilisiydim, hepsini sildim… Değerim bilinsin beklemedim hiç, olmayınca -yazıktır-kendim bildim… Yalnızca kendi kalbine hürmeti olan birine aşıktım, gerçekten fişi çektim …
Kızma birader oyunu aklıma geldi bir de şimdi. Tam kalenin ağzındayken piyonunu kıranların hemen sırıtarak söylediği; oyundaki tek arkasına saklanılabilir kural… "yemek mecburi"!…
Herkesin bir açıklaması var çekip giderken, herkesin bir haklı nedeni var çıkıp giderken …
Bir benim nedenim yok aşktan çekip gitmeye, çünkü bence o kalbin sonsuzluğa yemini…

Ellerini mutlaka yıka, temiz eller çabuk unutur öyle değil mi ?


aLıntı..

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Alt 06 Haziran 2010, 14:49   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Hiç yıkamadım ellerimi..




Yüreklerin fişi olsaydi , mesela kimse ask acisini bilemezdi ki.Baktin cok acitiyor obaa cek fişi bitir isi
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Yazilardan yola cikarak ; Iyice robotlasiyoruz :/
Tesekkürler ablacim..


__________________
Rakı geçmişe, bira şimdiye, şarap geleceğe içilir..
 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
ellerimi, hic, yıkamadım


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Ellerimi Geri Ver Sevda Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 19 Ocak 2013 00:08
Ellerimi Geri Ver Frozen Aşk ve Sevgi Köşesi 0 04 Şubat 2011 00:35
Bırakma Ellerimi... Sır Aşk ve Sevgi Köşesi 0 24 Nisan 2010 10:27
Bırakma ellerimi Satuk Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 01 Mart 2010 08:19
Bırakma Ellerimi Run Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 2 28 Ocak 2008 22:28