10 Kasım 2014, 22:28 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Anarşizm Anarşizm:Genel olarak, a) özgürlüğü temel değer olarak gören, söz konusu temel değere zaman zaman adalet, eşitlik ve mutluluk gibi değerleri ekleyen, b) bir baskı aracı olarak gördüğü devlete, bütün bu değerlere zarar verdiği için, şiddetle karşı çıkan, c) devletin yokluğunda daha iyi bir toplum inşa etmek için programlar öneren, d) insan doğasına ilişkin olarak olumlu bir görüş benimseyen ve e) baskıcı devlet anlayışı ve olumlu insan doğası konsepsiyonundan hareketle, otoriteryanizmin her şeklini kabul edilemez ve haklı kılınamaz bulan görüş. Anarşizm, nispeten olumlu bir çerçeve içinde, insan doğasının özü itibariyle iyi olduğunu ve insan yaşamında karşılaşılan kö*tülüklerin, temelde insan üzerindeki kontrolden ve politik baskıdan kaynaklandığını savunan akıma; toplum içindeki politik kontrolün ve siyasi baskının ortadan kaldırılmasını isteyen, devletin insanın en büyük düşmanı ol*duğunu söyleyen ve bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak ve ideallerini gerçekleştirmek için, kendilerini bir toplum içinde diledikleri şe*kilde düzenlemeleri gerektiğini ileri süren siyasi öğretiye karşılık gelir. Yüksek bir karmaşıklık düzeyine erişmiş faaliyetlerden uzaklaşılması gerektiğini savunan ve basit hazlarla geçirilecek bir yaşamı öngören anarşizm, bu olumlu boyutu içinde, hiççilikten ziyade, politik liberalizme yaklaşır. Anarşizm, olumsuz boyutuyla, toplumsal ve ahlâki kötülüklerin kaynağının devlet olduğunu, bundan dolayı, bu kötülüklerin devlet tarafından ortadan kaldırılamayacağını, özü itibariyle iyi olan insanın doğasının devlet ve kurumlar tarafından bozulduğunu, tüm reformların değersiz olduğunu, yeni bir toplu*mun devrim yoluyla kurulacağını, söz konusu yeni devletsiz toplumun, yol göstericisi akıl ve adalet olup, bilimsel deneyimden yardım gören insan ruhunun doğal eğilimlerinden türeyeceğini öne sürerken, bu kez yasaya ya da düzene en küçük bir saygı duymayan ve toplumun yıkılması yoluyla bir kaosa erişilmesi için etkin bir biçimde çaba gösteren inanç ya da akım olarak karşımıza çıkar. Söz konusu olumsuz anarşizm amacına ulaşmak için, araç olarak bireysel terörizmi kullanır. Her iki anarşizm de, insanın özgürlüğü ve eşitlik idealini hiçbir ödün vermeden, mutlak bir biçimde ve her tür hakimiyet ilişkilerini dışlayacak, devletin meşruiyetini tümüyle yadsıyacak şekilde yorumlar. Anarşizme göre, yöneticileri ve yönetenleri barındıran bütün politik yapılar adaletsiz olup, kaba güce dayandığı ve son çözümlemede de, in*sanın özgürlüğü önündeki en büyük engel olduğu için reddedilir. Buradan da anlaşılacağı üzere, 19. yüzyılda, P. J. Proudhon tarafından geliştirilen siyasi bir görüş ya da öğreti olarak anarşizm türleri ya da farklı versiyonları vardır. 1- Bireyci anarşizm. Özgürlükçü felsefelere dayanan, kişi için mutlak bir bağımsızlık durumu sağlamaya çalışırken, anarşizmin toplumsal temelini göz ardı eden bu anarşizm anlayışı Alman düşünürü Max Stirner tara*fından savunulmuştur. 2- Dayanışmacı anarşizm. Devletin ve her tür siyasi örgütün, insan özgürlüğünü ortadan kaldırdığını savunmak bakımından diğer anarşizm anlayışlarıyla birleşen bu anarşizm türü, insan davranışındaki toplumsal öğelerin önemini vurguladığı için, bireyci anarşizmden ayrılır. Proudhon tara*fından savunulan bu tür bir anarşizm, siyasi eylem ve devrimci şiddete karşı çıkmış, işçi örgütlerinin etkinliği ve barışçı yayılımıyla gerçekleşecek toplumsal bir reform önermiştir. Buna göre, dayanışmacı anarşizm endüstriyel ve kamusal faaliyetlerde işçi örgütlerine önem verip, işçi, köylü ve zanaatkârların bu tip örgütlerde bir araya gelerek değişmenin motor gücü olmasını talep eder. 3- Kollektivizm. Bakunin tarafından savunulan bu anarşizm ise, diğer anarşizm türlerinden, devletin yıkılması ve özgür toplumun kuruluşu sırasında, yöntem olarak ihtilalci şiddetin kullanılması gerektiğini savunmasıyla ayrılır. Üretim araçlarının ortaklaşa sahipliğine dayanan kollektivizm görüşünü geliştirmiş olan Mikael Bakunin, yıkma tutkusunun, aynı zamanda yaratıcı bir dürtü olduğunu belirterek, varolan kurumların tümünü birden ortadan kaldıracak bir devrimi savunmuştur. 4- Anarşist komünizm. Bu tür bir anarşizm savunucusu olan P. Kropotkin, üretim araçlarının mülkiyetinde, ortaklığın ötesinde tam bir paylaşımı savunmuş ve insanlığın evriminde, rekabete oranla işbirliğinin daha büyük bir rol oynadığını öne sürerek, devletin yıkılmasından sonra, merkezle hiçbir bağı olmayan ve aynı anda tarımla endüstriye, kent yaşamıyla kırsal yaşama, eğitimle çıraklığa dayanan bir toplum modeli önermiştir. 5- Anarko-sendikalizm. Anarşizmin temeline sendikaları yerleştirmekle farklılaşan ve ihtilalci sendikacılık olarak da bilinen bu tür bir anarşizm, devlet yıkılınca, başkaldırının temel organları olan sendikaları, özgür toplumun üzerlerinde yükseleceği temel birimler olarak görür. 6- Pasifist anarşizm. Ünlü romancı Leo Tolstoy’da örneklenen bu tür bir anarşizm, devlete, hukuka ve özel mülkiyete karşı çıkarken, her türlü şiddeti reddeder. Bu*nunla birlikte, bu tür bir barışçı anarşizm, ahlâki bir devrimin zorunluluğuna inanır.
__________________ #MustafaKemaLAtatürkTorunuyum..ღ ❦ {22~02~`22..∞} {09~09~`22..ღ} | |
|
Etiketler |
anarşizm |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Anarşizm Nedir? | Violent | Sözlük | 0 | 11 Mart 2014 20:43 |
Anarşizm; ideoloji mi metodoloji mi? | Sihir | Felsefe | 1 | 10 Ekim 2011 10:44 |
~*anarşizm; ideoloji mi metodoloji mi? | Hande | Felsefe | 1 | 21 Ekim 2010 01:16 |