Belirsizlik İlkesi

Kuantum fiziğinin temel ilkelerinden biri olan 'belirsizlik ilkesi' Alman fizikçi Werner Heisenberg tarafından, 1927 tarihinde ortaya atılmıştır. Belirsizlik ilkesi, fiziksel anlamda elektron gibi bir atom altı taneciğinin bazı özelliklerinin aynı anda sonsuz hassaslıkla ölçülemeyeceğini belirtir..

Belirsizlik ilkesinin diğer bir yanı da aslında olacak olan şeylerin önceden bilinmesi ama fiziksel olarak meydana gelip vücut bulmadığı için anlaşılamamasıdır. Mesela elma ağacının dallarından elma çıkacağını biliriz, ya da portakal ağacından portakal, erik ağacından eriğin gibi. ama bunlar meyve olmadan göremeyiz yani bir şeyin var olacağını bilmek o olmadığında yok demek değildir.. Geceleri güneş yoktur ama bu güneşin var olmadığına delil değildir.Bir şeyin varlığını görmemek onu yok saymaz.

Portakal ağacının kendi varlığından bir haber olması , şu meyveleri insanlara canlılara ikram edeyim de faydam olsun gibisinden bir düşünce yapısına girememesi onu doğrudan icat eden icatçıya işaret eder.. örneğin insanın kan hücrelerinin ve en kalbi duygularının görünmemesi onların var olmadığına delil olamaz bazı şeyleri gözle veya fiziksel olarak müşahede edememek yok olduğu anlamı taşımaz.

Şimdi tekrar belirsizlik ilkesine dönersek aslında hayatımızda ve kainat üzerinde hiç bir şeyin tasarlanmadan oluşmadığına en ince matematiksel ayrıntılarına kadar bir dizayn halinde süre geldiğine anlamamak bu devrin teknolojik ve ileri seviye bilimine saygısızlık olur.. Kader dediğimiz bir olgu bunun en güzel örneğidir. fakat ince bir detayı vardır herkesin kaderi vardır deriz ama neden benim kaderim biliniyorsa ben iyi veya kötü biri olarak yaşamıma devam ediyorum kendim seçemiyorum gibi sorular oldukça fazladır bu da belirsizlik ilkesinin bilinmesi o belirsizliğe müdahale sayılamayacağını çok net biçimde açıklar. Örneğin ; siz yolda ilerlerken ben size karşıdan bakıyorum ve diyorum ki şimdi şu sokaktan sağa dönecek .. siz de önünüzde bir dört ağzı varken sağ sinyal verip dönüyorsunuz yani siz seçeneğinizi seçiyorsunuz. benim sizin sağa dönüş yapacağınızı bilmem sizin yolunuzun hangi yöne doğru değiştireceğinizi seçmenize müdahil olmuş olmuyor .

Son olarak hayatımız belirgin bir çizgi üzerinde gitmiyor inişler çıkışlar sağa virajlar sola virajlar hep olacaktır ama hiç bir şey belirsiz değildir bir kaos yaşamıyoruz olması gerekenler oluyor olmaması gerekenler olmuyor doğması gereken güneş doğuyor yağması gereken yağmur yağıyor nasıl ki bu külli genel şeyler bir insanın kontrolü elinde değilse bir sivrisineğin gözünün oluşması da insanın elinde değildir. insan sadece cüzi idaresini sevk edebilir...

Ez cümle ;derdi dünya olanın , Dünya kadar derdi olur.. yüklerimizi hafifletelim sağlık sıhhat afiyetler dilerim..