IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

2Beğeni(ler)
  • 2 Post By Liaaa

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 19 Mart 2012, 17:18   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yaşlandıkça Zaman Neden Çabuk Geçer - Elif Şafak




Çocukken farklı akar zaman. Kış aynı kıştır ama daha bir ağır geçer günler. Birbirine eklemlenerek. Bir uzun gündür aslında çocukluk. Geceden sabaha uzanan. Sonra, büyüdükçe kesintilerle algılamaya başlarız zamanı. Kopuk kopuk. Tek bir güneş ve ay değil, on binlerce güneş ve ay olur zaman, birbirinden kopuk. Geleceğe odaklanmış. Ha bire bir sonraki anı planlayan, planlamaya çalışan. Nice sonra başlar yaşlılık. Yeniden değişiverir zamanla ilişkimiz. İnsan ömrünün mevsimleri var. Zaman mevsimleri!

Bizi çok etkileyen bir mekânla karşılaşırız bir gün. Ya da birinin bir sözü yer ediverir o an içimizde. Veya bir kitap, film yahut müzikte bir şey yakalarız. Kendi kendimize tembih ederiz, 'sakın unutma bunu' diye. Not alırız zihnimizde. Oysa 'bunu hiç unutmamalıyım' dediğimiz pek çok şey üzerinden bir ay, belki bir hafta bile geçmeden silinip gider belleğimizden. Neden? Bu yakınlarda piyasaya çıkan son derece ilginç ve düşündürücü bir kitap işte bu sorunun cevabıyla ilgili.

Douwe Draaisma'nın ödüllü kitabı 'Yaşlandıkça Hayat Neden Çabuk Geçer?' sözünü ettiğim eser. Draaisma'ya göre belleğin kendine ait bir iradesi var. Bunu baştan teslim etmemiz lazım. Belleğimiz pasif, dilediğimiz gibi şekillendirebileceğimiz bir hamur topağı değil. 'Bellek canı nereye isterse oraya oturan bir köpek gibidir.' Peki tersini düşünelim. Peki ya hiç hoşumuza gitmeyen, bizi mutsuz eden, hatırlamak istemediğimiz bir hadise ya da an olduğunda? Draaisma'ya göre o zaman da köpek gibidir bellek. "Az önce attığınız şeyi kuyruğunu sallaya sallaya bize geri getirir."

Bilincimizin uyanışı belleğimizin başlangıcıyla paralel. Bize bir ömür boyu eşlik eden, kim olduğumuz fikrini şekillendiren, en derin üzüntülerimizi en büyük sevinçlerimizi bir bir kaydeden belleğin nasıl işlediği konusunda aslında o kadar az şey biliyoruz ki. Draaisma'nın kitabı, bunca araştırma, bu kadar çalışmadan sonra bile bellek denilen okyanusun hâlâ büyük ölçüde bir muamma olduğunu gösteriyor.

Biz edebiyatçılar için özel bir yeri var belleğin. Nasıl anlatır bir karakter geçmişini? Dün ne kadar yaşar bugünün içinde? Hikâyelerimizin ne kadarını geçmiş teşkil eder? Bir çocukluk anısı nasıl ve nerelerde nükseder gün içinde? Bunu anlatan en meşhur mesel Proust'un madlenidir muhakkak. Kayıp Zamanın İzinde. Proust okurunu çocukluk günlerine götürür. Soğuk bir kış günü, evine canı sıkkın olarak geldikten sonra, annesinin ikram ettiği çay ve kekle ruh halinin tamamen değiştiği o sıradan ama bir o kadar büyülü ana taşır okurunu. Bir kokuyu anlatır. Ve kokunun harekete geçirdiği bir anıyı. Edebiyat tarihinde çok az anlatım bu kadar basit olduğu kadar böylesine evrensel ve ölümsüz olabilmiştir. Tanırız çünkü anlatılan anı, biliriz anlatılan tadı. Çaya batırılan kurabiye çocukluğumuzdan kalma bir sahnedir belleğimizde. Yazarın kitabında, tam da bu sahnede kendimizi buluruz. Onun belleğinde kendi belleğimizi yakalarız. Kelimeleri koklarız okurken. Belleklerimiz kesişir.

Belleğimiz son derece kırılgan ve hassas. Bir yanıyla da müthiş inatçı ve dirençli. Draaisma her iki yüzünü de anlatıyor belleğin. Edebiyat, psikoloji, felsefe, sanat tarihi... gibi farklı alanlardan beslenen, kitabında titiz ve duyarlı bir yaklaşım sergiliyor. Konuyu basitleştirmekten kaçınsa da, anlamak ve anlatmak istiyor bellek meselesini. Daha da karıştırmak değil. Bu kitapta birbirinden çarpıcı örnekler göreceksiniz. Ve kim bilir belki kendi belleğinizin derinliklerinde bir yolculuğa çıkarsınız. Belleğin sabit olmadığını, aslında her an yeniden inşa edilen bir yapı olduğunu unutmadan.

Elif Şafak



 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
cabuk, elif, gecer, neden, zaman, şafak


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
sayılı günler çabuk geçer aSk Serbest Kürsü 0 23 Aralık 2021 20:33
Yaşlandıkça ve Büyüdükçe Zaman Neden Daha Hızlı Akıyor Gibi Hissederiz ? Sır Genel Paylaşım 0 14 Ocak 2020 03:55
Güzel günler çabuk geçer. Tufan Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 21 Eylül 2014 17:02
Elif Şafak Ruj Şairler / Yazarlar 3 04 Ocak 2013 18:20