Çevrimdışı

İnsanlar neden imkansızın peşinden koşar imkansız olduğu için mi ? yoksa gerçekten onu istedikleri için mi o imkansızdır ? bu kadar sorunun arasında hep sorarız kendimize değimli neden o diye, aslında cevap basittir.
Neden o değildir gerçek soru suç onun değildir. Eğer bir suçlu arıyorsanız bu kesinlikle çok uzakta değildir bu soruları ona değil kendinize sormanız gerekmektedir çünkü siz onu gözünüzde gönlünüzde o kadar büyüttüğünüz ki beklide onun gözünde gönlünde küçülmüşsünüz dür hep abcalar la boğuşurken siz geçmişe takılıp kalırken güzel yaşanmış hatıralara o kadar değer verirsiniz ki bazen verdiğiniz değerin altında ezilen siz olursunuz kendinizi öyle güzel kaptırırsınız ki bir insanin yüreğine onun gözlerinin de sizin gözlerinizdeki gibi sizinle dolup taştığını görmek ister sözlerinde size dair bir şeyler bulmaya çabalarken kendinizi onun sözlerinde kaybedersiniz gittikçe uzaklaşan hayalleriniz sizi onun karamsarlığına sokarken bütün neşenizi umutlarınız kaybetmeye başlarsınız yavaş yavaş beklemek zordur gerçekten sevene çünkü seviyorsa bir insan geç kalinmiş her saniye mutlu geleceklerinden çalınan asırlar gibidir. İhmal edilirken ertelenirken duygularınız düşünceleriniz birisi tarafından siz daha fazla sarılırsınız hayata ve ona umut tur aşkın doğası gerçekten seviyorsa beklemektir ama yürekte yaralar alır bu dönemde beklerken ertelenmek ihmal edilmek bu kadar kolay değildir seven bir yürek için heleki öncelikleri arasında önemsiz şeyler sizden önce ve sizden daha fazla önemseniyorsa gecirilen zamanlar gittikçe azalmaya başlıyorsa işte o zaman o yüreğinizde kanayan yeni yaralar açılmakla kalmaz olur ve gittikçede kapanmayacak büyük yaralara dönüşmeye başlar siz onunla fazladan geçirebileceğiniz zamanların hesabını yaparken o daha küçük şeylere haddinden fazla önem vermeye başlayınca işte o zaman büyük bir sabırla beklediğiniz her şey sizden uzaklaşmaya başlar kendi içinize kapanmaya kafanızda yeni şeyler kurmaya başladığınızda zarar görmeye başlayan taraf siz olursunuz oysa çözüm basittir aslında sadece susmak ve her şeyi içinize atıp sessizliğin ve sensizliğin derinliklerine dalip kendinizi orda her şeyden uzaklaştırmaktır.

Unutmayın ;

Susmak sadece bir eylemdir. Gitmek ise kocaman bir devrim.


Bir Devrim Yaşamayı Göze Alamıyorsanız Bu Sizin Acizliğiniz Değil Sevginizin Büyüklüğüdür Aslında . . .

 

Çevrimdışı

İmkansızca aşktır.
İmkanlı ise onun adı ilişki olur.
O da dünyanın en sevimsiz şeyidir.


Aydınlığa ulaşman dileğiyle @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] :)

 

Çevrimdışı

İnsandır bu küçücük şeylerden mutlu olmayı bilir aslında. Taa çocukluğumuzda yediğimiz salçalı ekmeklerden öğrendik biz hayattan tat almayı. Bayatlamış ekmeklerden tatlılar, köfteler, yumurtalı ekmekler yaparak öğrendik imkansız diye bir şeyin asla olmadığını.

Dipnot. İnsanlar kolay ulaştıklarından çabuk soğurlar. Dalda en ulaşılmaz noktada olan o yemyeşil erik damağına değer insanın taa dalındayken bile. Ve insan sırf ona ulaşmak için her yolu dener. Ulaştığında ise tüketir. Hevesini, isteğini, beklentisini herşeyini tüketir.

 

Çevrimdışı

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] güzel olan şeyler gerçektende ulaşılması zor olanlardır. sadece sorulması gereken bir soru var imkansız olduğu için i bu kadar kıymetli yok kıymetli olduğu için mi bu kadar imkansız

Güneş bir gün bizim içinde doğacak o zaman aydınlığa ulaşacağız
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ben damağıma değen o eriğin tadını o ağacın en tepesinde manzaraya karşı yerken almış bir adamım sorulur mu şimdi bana eriğin nerede yenileceği ?


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.