Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Hayalinizde, bebeğinizi ilk gördüğünüz anda ona deli gibi aşık oluyorsunuz değil mi? Ama maalesef bu, her zaman planladığınız gibi olmayabiliyor. Anne olmanın sonucu olarak hormonlarınızın kontrolden çıkmış olması, modunuzdaki iniş çıkışlar sizi gerçekten de zorluyor.

Herkes, yeni anne babanın, bu maceraya atıldıkları için son derece mutlu olduklarını düşünürler ve anneler, diğer insanlara işin düşündüklerinden çok daha zor olduğunu itiraf edemezler ve bunu kimseyle konuşmazlar. Burada, annelerin bilmesi gereken şey, onların yalnız olmadıkları ve her yeni annenin bebeğini kucağına aldığı ilk haftada çok zorlandıklarıdır.
İşte size yeni anne olmakla ilgili kimsenin anlatmayacağı gerçekler.

Doğum işin kolay kısmıdır

Hamilelik yeterince zor bir süreçtir ve sonrasında da doğum ve iyileşme süreci onu takip eder.
Emziriyorsanız, bu da ağrılı ve rahatsız bir süreçtir. Göğüsleriniz acır, meme uçlarınız yara olur ve hiçbiri beklediğiniz gibi büyülü ve romantik bir şekilde ilerlemez. Emzirmenin getireceği bağ kurma durumu ise zamanla gelecektir.

Bıkkınlık ve endişe sizi ele geçirecek

İlk günden itibaren anneliği iyi yapıp yapamadığınızı sorgulamaya başlayacaksınız. Burada bilmeniz gereken elinizden gelenin en iyisini yapıyor olduğunuzdur. Aklınıza takılan sorularda Google oldukça işinize yarayacak.
Bir de endişe var. geceleri uyuyamayacaksınız çünkü bebeğinizin birden nefes almayı bırakacağını düşünerek paranoya yapacaksınız. Her hapşırdığında hasta olduğundan endişeleneceksiniz ve ona yaklaşan herkesi dezenfekte etmek isteyeceksiniz.
Annelerin suçluluk hissini bilir misiniz? Bir kadeh şarap içseniz kendinizi suçlu hissedersiniz, bebeğinize süt emziremeyip bebek maması verdiğiniz için kendinizi suçlu hissedersiniz, sürekli kendinizi her şey için suçlu hissedersiniz ve sık sık ağlarsınız.
Bebeğinizle bağ kurmaya hemen başlayamayabilirsiniz
Yeni annelerin %70-80’i doğum sonrası bunalımını yaşar. Bebeğinizi bırakıp bir an önce işe dönmeyi bile dileyebilirsiniz ama bir süre sonra anne-bebek bağınız şekillenecektir ve bunun anında olmaması önemli değildir.

Zombi gibi olacaksınız

Yeni annelerin uykusuz kaldıkları bir gerçektir. İlk haftalarda, hatta belki aylarda, yorgunluktan, gerçekten de zombi gibi olacaksınız. İnsanlar sizinle konuşacaklar ve siz onları yorgunluktan dinleyemeyeceksiniz. Araba kullanamayacak kadar yorgun ve uykuya hasret olacaksınız.

Özgürlüğünüzü özlemeniz gayet normal

Bir an gelecek eskisi gibi seyahat edemeyeceğinizi fark edeceksiniz. Evden, öncesinde bebek çantanızı 20 dakika boyunca hazırlamadan, çıkamayacaksınız. Bebeği beslemeniz, giydirmeniz, yanınıza temiz bez almanız, araba koltuğunu sağlam oturtmanız...vb. pek çok şey yapmanız gerekecek. Eşinizle bir filmi her 10 dakikada bir durdurmadan izleyemeyeceksiniz, akşam yemekleri sandviçlere ve hızlı yenilen atıştırmalıklara dönecek çünkü yemek pişirmeye vaktiniz olmayacak.
Peki, tüm bu sorunların yanında işin güzel yanı nedir? Bir daha asla yalnız olmayacak olmanız. Bebeğiniz, her zaman sizin yanınızda olacak, sizin öğrettiklerinizi öğrenecek, sizin sağ kolunuz, küçük kopyanız, en yakın arkadaşınız olacak. Bütün bu bıkkınlıkların yanında sık sık mutluluk gözyaşları da dökeceksiniz.

Yeni bebek sahibi olan bütün annelere söylenen şey ''Zamanla her şey düzelecek.'' 'tir. Bu, gerçekten de doğrudur. Eğer doğru olmasaydı kimse ikinci çocuğunu dünyaya getirmezdi!



istanbella

 

Benim şahsi düşüncem; çiftlerin çocuk sahibi olmadan önce belirli şeyleri aşmış olması, birbirlerine uyum ile bağlı olmaları, anne baba olma bilincinin tam olarak oturacağı yaş seviyesine gelmeleri ve sahip olacakları çocuğu gönülden istemeleri çocuk yetiştirmeleri için çok daha sağlıklı olacaktır.