Gündem maddeleri sıkça değişse de kadına yönelik şiddet üst sıralardaki yerini koruyor. İşte bu nedenle Kadın Dayanışma Vakfı, şiddete maruz kaldığımızda yapmamız gerekenleri ve haklarımızı adım adım anlatıyor.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Şiddete maruz kaldığımızda
- Bulunduğumuz yerdeki en yakın polis merkezine ya da jandarmaya başvurarak yaşadığımız olayla ilgili tutanak tutturmalıyız.
- Şahsen başvurunun yanı sıra telefon ile de şikâyette bulunabiliriz.
- Olaya ve duruma tanık olan kişiler de, mesela komşu veya akrabalarımız da şikâyette bulunabilirler.
- Fiziksel şiddete uğramışsak en yakın sağlık ocağı ya da hastaneye başvurarak rapor almalıyız. Polis merkezlerinde ya da jandarmada tutanak yazılmadan önce Adli Tıp Kurumu’na sevkimizin yapılması ve başvuru yapılan kurumun alınan raporla birlikte evrakı Cumhuriyet Savcılığı’na göndermesi zorunludur. Vücudumuzdaki izler kaybolmadan muayene olmamız önemlidir.
- Polis tarafından tutanak hazırlanırken yaşadığımız olayı ayrıntılı bir şekilde anlatmalıyız. Yazılan tutanağı okumadan asla imzalamamalıyız.
- Eğer anlatımlarımız polis tarafından tutanağa farklı veya eksik geçirilmişse düzeltilmesini istemeliyiz ve ondan sonra imza atmalıyız. Tutanağın polis memuru tarafından imzalı bir örneğini mutlaka istemeliyiz.
- Bir avukatımız yoksa barodan bir avukat atanmasını isteyebiliriz. Avukat atanması için yapılacak olan başvuruda gerekli belgeler; nüfus cüzdanı fotokopisi, ikametgâh belgesi, muhtardan alınacak fakirlik belgesidir. Avukatımızın olması işlemlerin usulüne uygun ve eksiksiz yapılmasını sağlar.
- Karakol yerine bir dilekçe ile doğrudan Cumhuriyet Savcılığına başvurmak da mümkündür. Ayrıca şiddet uygulayan kişi eşimiz veya başka bir aile ferdiyse evden uzaklaştırılması için Ailenin Korunması Hakkındaki Kanun’un (4320 Sayılı Yasa) uygulanmasıyla ilgili bir dilekçe ile Aile Mahkemesi’ne başvurabiliriz.
- Durumu öğrenen Cumhuriyet Savcısının da gerekli tedbirlerin alınması için kendiliğinden Aile Mahkemesi’ne başvurması gerekir.
- İlk önce hastaneye gitmiş isek şikâyetimiz hastane polisine iletmemiz mümkündür. Şikâyetçi olmak konusunda henüz karar vermemiş bile olsak, bir hastaneye başvurarak durumu hekimimizle paylaşabilir, muayenemizin yapılıp durumumuzun kayıt altına alınmasını sağlayabiliriz.
Bir sığınağa gitmek istiyorsak
- Bulunduğumuz ildeki Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne başvurarak yaşadıklarımızı anlatıp sığınak talebimiz dile getirmeliyiz. Ayrıca bulunduğumuz ilde bazı belediyelerin de sığınağı olabilir. Kadın da(ya)nışma merkezlerinden sığınakların danışma merkezlerinin adres ve telefonlarını isteyebilir ayrıca kadın da(ya)nışma merkezlerinden hem kendimiz hem de çocuğumuz için destek alabiliriz. Birçok merkez hukuksal ve psikolojik destek verebilir. Yapacağımız görüşmeler bizi güçlendirerek yalnız olmadığımızı hissettirir.
Bir avukata ihtiyaç duyuyorsak
- Bulunduğumuz ilin barosuna başvurabiliriz. Birçok baro bu konularda ücretsiz danışmanlık sağlar ve adli yardım büroları ücretsiz avukat tayini yapar.
4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Yasa nedir?
- Kadına yönelik şiddetin görünür hale gelmesi, tanımlanması ve şiddetin önlenmesi konusunda hükümetlere sorumluluklar yüklenmesi, aile içi şiddet konusunda özel yasaların çıkarılması gerekli kılınmıştır. 4320 sayılı yasa aile içi şiddeti önleme/koruma sağlama amacına yönelik olarak 1998 yılında yürürlüğe girmiştir ve yaklaşık dokuz yıllık bir uygulama sonrasında eleştiriler de dikkate alınarak 2007 yılında bazı değişiklikler yapılmıştır.
- Evli, evli olmalarına rağmen ayrı yaşayan kadınlar, boşanma davası nedeniyle ayrı yaşayan ya da mahkemece ayrılık kararı verilen kadınlar 4320 sayılı yasadan yararlanma hakkına sahiptir.
- 4320 sayılı yasa sadece fiziksel durumda değil cinsel, ekonomik, psikolojik şiddet yaşandığında veya bu yöndeki tehdit ve baskı içeren her türlü davranışa karşı uygulanır. Aynı çatı altında yaşayan aile bireylerinden her biri şiddet uygulayan olabilir.
4320 Sayılı Ailenin Korunmasına Dair Yasa′dan kimler yararlanır?
- Aynı çatı altında yaşadığımız kocamız, kocamızın ana-babası, kardeşleri, bize veya çocuklarımıza sözlü, fiziksel, duygusal, cinsel veya ekonomik şiddet uyguluyorsa bu yasadan yararlanabiliriz.
Yasa ne sağlıyor?
- Bu yasa ile eğer istiyorsak şiddet uygulayan koca evden belli bir süre uzaklaştırılır, bizim evden ayrılmamız gerekmez.Ayrıca mahkeme koca hakkında başka tedbir kararları da verebilir. Mesela;
Evden uzaklaştırılarak eve ve iş yerine yaklaşmaması,
Telefonla rahatsız etmemesi,
Şiddete ve korkuya yönelik davranışlarda bulunmaması,
Alkol veya uyuşturucu madde kullanıyorsa bunları kullanarak eve gelmemesi, bunları evde kullanmaması,
Eşyalara zarar vermemesi
Silahı varsa polise teslim etmesi sağlanır.
Koca mahkeme kararına uymazsa ne olur?
- Üç aydan altı aya kadar hapis ile cezalandırılır. Kocamız hakkındaki tedbirler geçicidir, en fazla 6 ay için uygulanabilir. Gerekiyorsa tedbir kararı tekrar verilebilir.
Nafaka alabilir miyiz?
- Mahkeme tedbir kararı süresince tedbir nafakası bağlanmasına da karar verebilir. Tedbir nafakasıyla ilgili detaylı bilgi almak için tıklayın.
Karar ne zaman uygulanır?
- Bu tedbir kararı mahkeme tarafından derhal verilir ve bunun için harç veya başkaca bir masraf ödememiz gerekmez. Tanık veya doktor raporu göstermemize de gerek yoktur.
Şikayetimizi nereye yapmalıyız? / Yasayı nasıl uygulatabiliriz?
- Şikayetimizi sözlü olarak karakola, dilekçe ile savcılığa veya aile mahkemesine yapabiliriz. Ulaşılması kolay, güvenlik açısından uygun bulduğunuz herhangi bir karakol, savcılık veya aile mahkemesine başvurabiliriz.
Şikayeti kim yapmalıdır?
- Şikayetin mutlaka bizim tarafımızdan yapılması gerekmiyor. Bizim yerimize komşumuz, arkadaşımız veya akrabamız da şikayette bulunabilir. Biz de şiddete uğrayan komşumuz, arkadaşımız veya akrabamız için şikayette bulunabiliriz.
4320 sayılı yasanın uygulanması için başvuruda nelere dikkat etmeliyiz?
- Şikayetimizi bulunduğumuz yerdeki karakola, savcılığa, aile mahkemesine yapabiliriz. Yasa bize istediğimiz yere başvurma hakkını tanımıştır. Ancak bazen karakol, savcılık ve mahkeme görevlileri, çeşitli nedenlerden ötürü, başvurumuzu almaya yetkili olmadığını söyleyebilirler. Yasada belirtilen hakkımızı hatırlatmak ve ısrar etmek gerekir.
- Karakola yaptığımız şikayetin tarih ve numarasını not etmeliyiz veya tutanağın bir kopyasını istemeliyiz.
- Savcılık veya mahkemeye verdiğimiz dilekçenin bir kopyasını saklamalıyız ve başvuru tarih ve numarasını not etmeliyiz.
- Mahkeme acele ve duruşma yapmadan karar vermelidir.
- Başvurumuzu takip etmeliyiz.
- İlgili kurumlara başvururken kimliğinizi (nüfus kâğıdı, evlenme cüzdanı, pasaport, ehliyet) yanımızda bulundurmalıyız.
- 4320 sayılı yasa ile bize sağlanan haklar ve olanaklar geçicidir, tedbir niteliğindedir. Kocamızın ya da diğer aile bireylerinden birinin bize ve çocuklarımıza şiddet uygulaması nedeniyle ayrılmak veya boşanmak istiyorsak, ayrıca cezalandırılmasını istiyorsak başkaca davalar açmamız gerekir.
- Daha önce boşanma veya ceza davası açmış olmamız, bu yasadan yararlanmamıza engel değildir. Diğer dava veya davalar devam ederken de bu yasadaki tedbirlerin uygulanması için başvuruda bulunabiliriz.
- Şikayet ve davalarımızı kendimiz takip edebilir ya da bir avukat tutabiliriz. Avukat tutacak maddi gücümüz yoksa bulunduğumuz ildeki Baro’dan bizim için bir avukat tayin edilmesini isteyebiliriz.
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]