“Geçmiş acıtıyorsa henüz geçmemiş demektir…” Kadriye, hayatında asla ihtimal vermediği bir gerçekle daha yüzleşmek zorunda kalır. Bir kadın olarak en büyük hesaplaşmasını yaşarken, yıllar sonra kavuştuğu kız kardeşi ile yeniden yollarını ayırır... Oğuz, aldığı ihbarla birlikte Fırat’ın arabasını nehrin sularından çıkarır. Fırat’ın aracın içinde olmaması Şamverdiler ve Oğuz için yeni bir umut kapısı olmuştur. Konak halkı, yaşama ihtimaline karşı bu umuda tutunurlar. Ve herkes için zorlu bekleyiş başlar. Bu bekleyiş, tek dostu ve dayanağı Fırat olan Ebru için çok daha zordur. Narin, bütün bu olanlardan Ebru’yu sorumlu tutar ve ikili arasında büyük bir hesaplaşma yaşanır. Kendal işini sessiz sedasız hallettiğini düşünürken, gelen telefonla birlikte oğlundan ayrılma korkusu yeniden tetiklenir. Serdar, Ada’nın bir türlü anlam veremediği bu ayrılık hikayesine son noktayı koymaya karar verir ve dershaneyi basarak, Ada’yı kaçırır. Ancak bunu öğrenen Baran, sessiz kalmaz. Serdar ve Ada’nın tahmin edemeyeceği kadar büyük bir tepki verir. Bu sırada Sabri’nin kaçtığı haberi ile birlikte konakta yeniden bir gerilim süreci daha başlar.