IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 21 Mayıs 2014, 07:01   #1
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Kalyon




Yelken ile hareket eden Osmanlı gemilerinin en büyüğüne kalyon (gallion) denir. XI.yy.’dan itibaren dünya denizlerinde kullanılmış olup Kolomb ve Vasco de Gamma birer kalyon kaptanı idiler.

Osmanlılarda ilk yelkenli gemileri, Sultan II. Bayezid devrinde yapılan gökeler idi. Kalyon, Osmanlı’da bu gemilerin devamı olarak buharlı gemiler çağına kadar kullanılmıştır.

Kalyonun mutlaka 3 direği ve mükemmel bir yelken donanımı olurdu. Güvertesi kat kat olup sırasıyla açık güverte, palavra, orta kat, top ambarı, tavlon ve kontra tavlon güverte adlarıyla anılır. En altta sintine bulunur ve bir kalyon en az 60-100 topa sahip olurdu. Kalyonlar bu katlara göre isim alırlardı (Üç ambarlı... gibi). Ateş kudretleri bir bordadan yapabildikleri atışla ölçülen kalyonlarda, topların namluları atış esnasında lumbarlardan dışarı uzanır ve lumbarlar su girmemesi için kapaklı olurdu. XVIII. yy.’da bilhassa Girit savaşlarında kalyonlar ve teşkilatı önemli gelişmeler gösterdi. Viyana bozgunundan (1863) sonraki savaşlarda daima kalyon kullanıldı. Mezamorta Hüseyin Paşa, kalyon teşkilat ve kanunlarını hazırlayarak Osmanlı denizciliğine büyük katkılar sağladı.

Kalyon, kat adedi ve donanımına göre kapak (kaypak), fırkateyn, korvet gibi isimlerle anılmıştır.

1, 2. Kapudan-ı Derya (Kaptan-ı Derya):
Bugünkü Deniz Kuvvetleri Komutanı yerine kullanılır. Önceleri derya beyi adıyla anılan ve reis tabir olunan bu makam, teşkilatın büyümesiyle reisin İtalyanca karşılığı olan capitona’dan bozma olarak kaptan kelimesiyle karşılandı. Kaptan-ı Derya vezirlerden atanırsa Kaptan Paşa adını alırdı. Tanzimattan sonra Bahriye Nazırı diye anılmışlardır.

İlk tersane Gelibolu’da bulunduğu için Gelibolu sancağının Kaptan-ı Derya mutasarrıflığına verilmesi Osmanlı’da gelenek olmuş ve donanma böylece gelişmiştir.

3. Riyale-i Hümayun Kaptanı : Osmanlı donanmasında 1682’den Tanzimat’a kadar kullanılmış bir rütbedir. Bugünkü Tümamiral rütbesi karşılığıdır. Riyale, miri kalyonların üçüncü kaptanıdır. Bindiği gemiye Riyale-i Hümayun denir.

4. Kapudane Bey: 1682’den Tanzimat’a kadar kullanılmış bir rütbedir. Bugünkü Oramiral rütbesi karşılığıdır. Miri kalyonların baş kaptanıdır. Kendisinden sonra Patrona ve Riyale gelirdi.

5. Paşa Başçavuşu: Küçük Hüseyin Paşa’nın Kaptan-ı Deryalığı (1792-1803) zamanında ihdas edilen Paşa çıplağı kadrosunun başçavuşudur. Paşanın emir astsubayı gibi olup yanından hiç ayrılmaz, aynı zamanda koruma görevini yürütürdü. 1872 yılında lağvedilmişlerdir.

6. Kalyoncu : Levendlerin XVII. yy.da aldıkları isimdir. Sefer sırasında donanmaya alınıp, sefer sonunda serbest kalan paralı denizciler bunlardandır. Genellikle Rumeli yakası ile Ege sahillerinden toplanırlardı. Disiplinden mahrum kabadayılar bunlardan çıkardı. Cezayirli Hasan Paşa bunlar için Kasımpaşa’da bir kışla yaptırmıştır. (Bugünkü Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Karargah Binası). Kalyoncu rütbesi 1872 yılında lağvedilmiştir.

7. Paşa Çıplağı: Küçük Hüseyin Paşa’nın Kaptan-ı Deryalığı (1792-1803) zamanında paşanın koruma görevlisi olarak istihdam edilmiş olan çıplaklarının seçkinlerine denirdi. Endamı düzgün babayiğitlerden seçilirlerdi. Kollarında döğme bulunurdu. 1827 yılında lağvedilmiştir.

8. Tersane Başçavuşu : Tersanenin içişlerinden sorumlu kimsedir. Emrinde divanhane çavuşları denilen çavuşlar bulunurdu. Tanzimat döneminde teşkilat ve kadroları değiştirilmiştir.

9. Baratalı Levend: Barata çuhadan yapılan bir çeşit ser****ur. Barata giyen levendler genellikle kapıcılık hizmeti görürlerdi. Barata, mukavva üzerine tutkalla kırmızı çuha yapıştırılarak yapılırdı. Hüsnü Tengüz resmi, Mahmud Şevket Paşa’nın “Osmanlı Teşkilat ve Kıyafat-ı Askeriyyesi” adlı eserinden kopya etmiştir.

10. Levend-i Rumi: Adalardaki Rum halkından alınıp donanmada görevlendirilen denizcilerdir. XVIII. yy.’a kadar bu usule devam edilmişse de hemen daima ihanetleri görülmüştür. Kıyafetleri Türk levendlerinden farklı olurdu. Daha sonra bunlara kalyoncu adı verilmiştir.

11. Çıplak: Küçük Hüseyin Paşa’nın Kaptan-ı Deryalığı (1792-1803) zamanında koruma görevlisi olarak istihdam edilen bahriye neferidir. Tamamı 1 bölük olup merasim kıtası görevini yürütmüşlerdir. Endamı düzgün babayiğitlerden seçilirlerdi.

12. Galata Çavuşu : Tersane askerinden olup Galata tarafının inzibat işlerinden sorumlu bahriye amiridir. Voyvoda Karakolhanesi’nde otururdu. 1827 ‘den Sultan II.Abdüllhamit dönemine kadar görev yapmışlardır.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
kalyon


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık