17 Mayıs 2014, 16:09 | #1 | |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Ermeni Sorununun Siyaset Sahnesine Çıkması Bunun 1878′den sonra olduğu doğrudur. Bununla beraber, bazı Ermeniler çok daha önceleri Osmanlı idaresinden kurtulmanın yollarını aramışlar, kendilerine destek bulmak için çabalamışlardır. Mesela 1562′de aslen Tokatlı olan Abgar adlı bir Ermeni, aralarında oğlunun da bulunduğu üç kişilik bir heyet halinde Roma’ya Papa’yı ziyarete gider. Roma’nın teklifi, dönüşünde Abgar’ın Ermeni Kralı ilan edilmesi, fakat Ermeni Kilisesi’nin Roma’nın hakimiyetini tanıması karşılığı kendisine yardım edilebileceğidir. Bu girişim sonuçsuz kalır. 1566′da Van’da bin kadar Hıristiyan toplanırlar, üç gün bir arada kalır, fesat çıkartırlar. Olay Van Beylerbeyi tarafından Divan-ı Humayun’a bildirilir. Bunlar da Ermenilerdir. Zeytun isyanları 1780′de başlar, uzun süre aralıklı olarak devam eder. Bu itibarle, bir ülke bütünlüğünü bozmaya çalışanların memleket içinde birilerini bulacaklarını, her zaman kendilerine yardakçılar temin edeceklerini unutmamak lazımdır. Fırsatı düştüğünde de siyasi mahiyet alır. Ermeni tehcirini diline dolayanlar, 1828-1829 Osmanlı-Rus Harbi’nde Doğu Anadolu’dan ve İran’dan da 1828′de Rusya’ya türlü vaadlerle göçürülen, sonra da orada perişan edilen Ermenilerden neden bahsetmezler? Bunların sayısı tahmini yüzbini bulmaktadır. 17 Mayıs 1915′te de Ruslar Van’ı işgal ederler, şehirdeki Ermeniler onların tarafına geçmişlerdir. Müslümanları katletmeye başlarlar. 80.000 Müslüman Bitlis istikametine kaçmaya başlar. İşgalden önce de Van Ermenilerinin ayaklandıkları, kaledeki zayıf Türk garnizonuna ağır kayıplar verdirdikleri, şehrin de asilerin eline geçtiği Alman Dışişleri Arşivleri’ndeki belgelerle sabittir. Belgeler de İstanbul’daki Alman Büyükelçisi Wangenheim’in raporlarıdır ve yayınlanmışlardır. Bu tür belgeler, yayınlar nedense gözardı edilmektedir. Ermeniler Osmanlı idaresinde geniş imkanlara sahip olmuşlardır. XVI. yüzyılda Vezir Mehmet Paşa, XVII. yüzyılda Kaptan-ı derya ve Sadrazam olan Halil Paşa Ermeni asıllıdırlar, Müslüman olmuşlardır. 1523′te Toroslarda Gülek kalesinde oturan 165 hane, 50 bekar yaklaşık 875 kişi Ermenidir, kale hizmetlerinde çalıştıklarından olağanüstü vergilerden (avarız) muaftırlar. Karaisalı’da En-Nahşa kalesinde oturan Ermeniler de öşür, cizye ve bad-i hava gibi vergileri vermemektedirler, muaf tutulmuşlardır. Belli ki bazı hizmetleri karşılığında bu bağışıklığı kazanmışlardır. XVIII. yüzyılda Divrikli Düzyan ailesinden saray kuyumcuları, Darphane nazırları, Şaşyan ailesinden saray hekimleri, XIX. yüzyılda Bezciyan ailesinden Darphane müdürleri, Dadyan ailesinden Baruthane nazırları, Balyan ailesinden mimarbaşılar, II. Abdülhamid devrinde Ermeni hariciyeciler, Balkan harbi sırasında Hariciye Nazırı (Gabriel Noradonghian Efendi) vardır. Midhat Paşa’nın kahyası, yani en önemli yardımcısı Kirkor Odyan Efendi’dir. Kasım 1879′da Osmanlı Dahiliye Nezareti Genel Sekreteri Artin Dadyan Efendi”dir. Doğu Anadolu’da oturan Ermeni nüfusun Osmanlı yönetimi buralarda güçlenince kırsal alanlardan büyük ticari şehirlere göçtükleri belgelerle sabittir. Osmanlı Tahrir defterleri verilerine göre, şehirlerde toplandıklarından kaza ölçeğinde Hıristiyan nüfus %5 ile 20 arasında değişmektedir. Bunların da ne kadarı Ermenidir, belli değildir, çünkü aralarında Süryaniler de vardır. XIX. Yüzyılda Rusların ve Anadolu’daki misyoner okulları mensuplarının tahriki ile bir kısım Ermeniler ülkelerini terk ederek başka yerlere giderler. Rusya’ya göçürülenler dışında, Amerika’ya da 1890-1900 arasında 12.000 Ermeninin göç ettiği, XX. yüzyılın başlangıcında daha da hızlandığı anlaşılmaktadır . 1885′ten sonra üç Ermeni İhtilal Örgütü kurulur. Bunlardan birisi Armenakan Partisi’dir. Kurucularından elebaşı Mıgırdıç Portakalyan’ın babası Mikael Portakalyan, gençliğinde Paris’e tahsile gönderilmiş, dönüşte 1858′de Bab-ı Ali Tercüme Odası’nda çalışmış, 1886′da Maliye Nezareti danışmanı, sonra da Ziraat Bankası müdürü olmuştur. Mıgırdıç İstanbul’da Ermeni okullarından biriside öğrenim görmüş, genç yaşta siyasi faaliyetlere girişmiş, zaman zaman yurt içinde, bazen de yurt dışında Ermeni ayrılıkçı çabalarına katılmıştır. 1885′te Marsilya’da Armenia gazetesini çıkartmış, öğrencilerinden dokuzu da Armenaka Partisi’ni kurmuşlardır. Mıgırdıç Portakalyan’ın yayınlandığı Armenia gazetesi ve kendi matbaasında bastırdığı beyannameler Maraş’a gönderilerek dağıtılır. Çukurova’ dan ve başka yerlerden Ermeni delikanlılarından ıayık olanlarının seçilerek Avrupa’ya gönderilmeleri, orada eğitildikten sonra tekrar memleketlerine geriye yollanmaları istenmektedir. Gaye Ermenilerin kendilerini idare etmeleri, diğer bir deyimle bir Ermeni Devleti kurulmasıdır. İkinci bir örgüt de Hınçak (Çan) Partisi’dir. 1887′de Cenevre’de Rusya’dan Avrupa üniversitelerine giderek tahsillerine başlayan iyi aile çocuğu yedi genç Ermenidir. Hepsi Marksisttir. Mıgırdıç Portakalyan ile yakın ilişkileri vardır. Anadolu’da Bafra, Merzifon, Arnasya, Tokat, Yozgat, Eğin (Kemaliye), Arapkir ve Trabzon’da örgütlenirler. İstanbul’da da teşkilatları vardır. 15 Temmuz 1890′da Kumkapı nümayişini, Ağustos 1894′te Sasun isyanının, 30 Eylül 1895′te Bab-ı Ali yürüyüşünü, 24 Ekim 1895 Zeytun isyanını bunlar başlatır, yönetirler. Bahis konusu olayların mahiyeti nedir, bunlara da değinmek gerekir. | |
|
Etiketler |
çıkması, ermeni, sahnesine, siyaset, sorununun |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Aydınlanmacı Siyaset - Siyaset Bilimi | Liaaa | Ödev ve Tezler | 0 | 09 Haziran 2012 16:33 |
Sözleşmeyle Ve Doğal Hukukla Siyaset - Siyaset Bilimi | Liaaa | Ödev ve Tezler | 0 | 09 Haziran 2012 16:32 |