07 Mayıs 2014, 21:36 | #1 | |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Mü’mine Rahmet, Kafire Zahmet Orhan Bey çevresindeki ulema, gazi ve silah arkadaşları tarafından oy birliğiyle reisliğe getirilen, gerek siyaset gerekse savaşta tükenmeyen bir enerji ve ustalığa sahip bir hükümdardı. Babası gibi güçlü ve büyük bir hükümdar oldugunu isbatlayan Orhan, tahta çıkar çıkmaz topraklarını genişletmek ve tebasının varlığını çoğaltmak için fetihlere başladı. Aslında, onun askerî yeteneklerinin üstünlügünü gören babası, daha ölümünden önce onun kendi yerine geçmesini istemişti. Bununla beraber o, yine de tahti kardesine teklif etmekten çekinmemisti. Okundan kaza, kılıcından ölüm ders alırdı. Mü'mine rahmet, kâfire zahmetti. Toprak genişliğini altı kat arttırarak 95 bin kilometrekareye çıkarmış, devletin nüfusunu 3 binden 3 milyona vardırmış, binlerce kişilik bir ordu beslemiş ve bu ordusunu sefer anında 100 bine ulaştırmış, ilim adamlarıyla el ele vererek devleti imar ettirmiş büyük bir devlet adamıdır Orhan Bey. Hristiyan halkın, idarecilerin zulmünden bıkarak Orhan Gazinin adaletine sığınmaları Osmanlının dünyadaki yüzyıllar sürecek hakimiyetlerinin bir göstergesi sayılabilir. Babası Osman Gazi, ölmeden önce, oğlu Orhan Gaziye aradan yüzyıllar geçmesine rağmen şu an bile çok önemli değer taşıyan öğütlerler verir. Oğluna her zaman adaletli ve insaflı olmasını, zulmü kaldırmaya devam ile her bir işe teşebbüs de Allah'ın yardımına güvenmesi gerektiğini, halkını düşman istilasından ve zulme uğratılmaktan korumasını, haksız yere hiç bir ferde layık olmayan muamelede bulunmamasını, halkın rızasını kazanmasını öğütler. Orhan gazi döneminin bir özelliği de günümüzde de hâlâ devam eden Kırkpınar güreşlerinin isminin ortaya çıkışıdır. Osmanlılardan ilk kez Rumeli kıyısına çıkan Orhan Gazinin oğlu Süleyman Paşa'nın yanında bulunan ve hepsi de bu bölgenin fethinde şehit olan Kırk yiğidin adından Kırk pınara gelindiği ileri sürülmektedir. Rivayete göre Süleyman Paşa'nın öncüleri olan Kırk yiğit Rumeli içindeki ilerlemelerinin her molasında silahlarını bir kenara bırakıyor, kısbetlerini giyiyor ve güreş tutuyorlardı. Bunlardan Anadolu yakasındayken güreşini tamamlayamamış iki kişi bir gün Edirne civarında bir çayırda tekrar tutuşurlar. Ancak bütün gün güreştikleri halde bir türlü yenişemezler. Ay ışığında da gece yarısına kadar güreşen pehlivanlar sonunda son nefeslerini verirler ve bir incir ağacının altına gömülürler. Bir süre sonra o bölgeye dönen ve arkadaşlannın mezarına' bir taş dikmek isteyen diğer kahramanlar incir ağacının altında billur gibi suların kaynadığını ve kırk tane pınarın aktığını görürler. Böylece günümüzde gelenekleşen Kırkpınar güreşleri, ismini almış olur. Orhan Gazinin bir diğer özelliği ise Bizans imparatorunun kızı Prenses Theodora ile evlenmiş olmasıdır. Orhan Gazi Osmanlı Devleti’nin gerçek kurucusu olarak da anılmaktadır. Çünkü devletteki teşkilatlanmalar, ordu, yeniçeri ocağı, divan gibi birimler ilk bu dönemde oluşmaya başlamıştır.Ayrıca eğitim tarihinde ilk yüksek eğitim müessesesi de Orhan Bey zamanında İznik’te açılmıştır. | |
|
Etiketler |
kâfire, mü’mine, rahmet, zahmet |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Ah Mine'l-Aşk | Amelia | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 04 Mayıs 2014 20:51 |
Rahmet melekleri | Ecrin | Genel İslami Konular | 0 | 02 Temmuz 2013 10:27 |
Rahmet Durağı | Liaaa | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 11 Şubat 2012 12:59 |
Rahmet | Satuk | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 05 Mart 2010 03:18 |
Kâfire ücretle iş yapmak | Metin | İslamiyet | 0 | 21 Ocak 2009 09:36 |