Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
İşte Osmanlı : Esir İsveç Kralı Anlatıyor
17. yüzyılda Ruslarla yaptığı savaşı kaybederek Osmanlı Devleti’ne sığınan İsveç Kralı 12. Charles(Demirbaş Şarl) Türkler’den gördüğü alicenaplık karşısında "Poltava’da esir oluyordum. Bu benim için bir ölümdü. Kurtuldum Buğ nehri önünde tehlike daha kuvvetli olarak belirdi. Önümde su, ardımda düşman, tepemde ateşler püsküren güneş…. Su beni boğmak, düşman beni parçalamak, güneş beni eritmek istiyordu, yine kurtuldum. Fakat bugün esirim. Türklerin esiriyim. Demirin, ateşin ve suyun yapamadığını onlar yaptılar, beni esir ettiler. Ayağımda zincir yok, zindanda da değilim. Hürüm ve istediğimi yapıyorum. Lakin yine esirim asaletin nezaketin esiriyim. Türkler beni işte bu elmas bağa sardılar. Bu kadar şefkatli , bu kadar yüksek kalpli, bu kadar asil ve bu kadar nazik milletin arasında hür bir esir olarak yaşamak bilseniz ne kadar tatlı” demiştir, demesine ama Tarih kitaplarımızda bu satırları bulmak ne kadar zordur acaba. İşte İsveç Kralı Osmanlımızı böyle tanıtırken Tarih kitapları ise bu yılları -1700 ler- Damat İbrahim Paşanın sadrazam olduğu 3.Ahmed’in padişah bulunduğu saltanatımızı zevk-ü sefa devri olarak göstermeye gayret ediyor. Üstelik Karlofça’da kaybettiğimiz yerleri bir bir aldığımız Prut, Pasarofça zaferleri buna binaen İran zaferleri ile geçirdiğimiz o yılları resmen ayaklar altına alıyor bu Yalancı Tarih !