IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  digitalpanel

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 21 Ekim 2012, 20:07   #1
Zen
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Osmanlı Kahire’sinden Bir Tüccarın İlginç Serüveni





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Mısır, tarihimizde her zaman için önemli bir konumda olmuştur. Osmanlı vesikalarında “eyâlet-i mümtâze” (seçkin eyalet) adıyla anılan Mısır, gerek ticarî bakımdan gerek siyasî bakımdan stratejik önemini -1517’den beri- sürekli muhafaza etmiştir.

Küre Yayınları, 2006′da klâsik dönem Osmanlı Kahire’sindeki ticarî hayatı ele alan bir kitap yayınladı. Kahire Amerikan Üniversitesi öğretim görevlilerinden Prof. Nelly Hanna’nın kaleme aldığı kitapta, 17. yüzyıl Kahire’sindeki tüccarlar ve faaliyetleri ele alınıyor.
Nelly Hanna, bu eserinde 1600’lerin Kahire’sini, İsmail Ebu Takiyye ismindeki bir tüccarın ardında bıraktığı kadı sicillerindeki bilgiler ışığında inceliyor. Ve gerçekten yeni bilgiler sunarak Mısır tarihinin, Napolyon gibi birisinin hareketlendirmesine ihtiyaç duyacak kadar durgun olmadığını gözler önüne seriyor


Kadı Sicillerinde Saklı Bir Hayat

Yedi kısım ve bir sonuçtan oluşan eser, Peter Gran’ın takdimiyle başlıyor ve ardından yazarın, eserin kaynaklarını ve izlediği metodu açıkladığı bölüm yer alıyor. Philadelphia Temple Üniversitesi, Tarih Bölümü’nden Peter Gran, takdim yazısında eserle ilgili oldukça önemli tespitlerde bulunuyor. Gran, bu çalışmada ortaya konulanların, dünya sistemleri araştırmalarında kullanılan hâkim paradigmadan yakasını kurtardığını belirtiyor.

Son 500 yılı araştıran çağdaş tarihçilerin izlediği paradigma, hala “Batı’nın Yükselişi” olarak tanımlanabilir. Bu tabir, Kuzeybatı Avrupa’nın dünyayı değiştirdiğini ve ilerlemesine neden olduğunu ileri sürmektedir. Bu paradigma ve takipçileri İtalyan Rönesansı’ndan itibaren Avrupa’nın rolünü vurgulamaktadırlar. Ancak yeni nesil tarihçilerden birçoğu, bu paradigmaya karşı çıkmaktadır. Bunlardan biri olan Hanna, eserinde Mısır tarihinin zaten oldukça hareketli olduğunu gözler önüne sermektedir



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Batı’nın yükselişi paradigmasını eleştirenlere göre, bu paradigma meşru olmayan ününün avantajıyla bazı bölgelere hoyratça davranmış ve kendi kusurlu varsayımları yüzünden gerçekleri örtbas etmiştir. Bu bölgelerden biri de Akdeniz ve Mısır’dır.

Nelly Hanna kitabın ilk bölümlerinde, İsmail Ebu Takiyye’nin yaşadığı dönemi ana hatlarıyla anlatarak, Ortadoğu’nun ve genel olarak da 17. asrın tarihi içerisinde değerlendiriyor. Daha sonra Ebu Takiyye’nin hayatı kronolojik olarak anlatılıyor. Çeşitli gruplar arasında yaptığı geçişler ele alınıyor. Ayrıca ailesiyle, ortaklarıyla, diğer tüccar gruplarıyla kurduğu temaslardan bahsediliyor.

Kitabı okurken özellikle ticarî hayatta mahkemelerin rolünün büyüklüğünü hissediyorsunuz. Bunun yanı sıra malî kaynak teminini ve ticarî bağlantıların tesisini görerek, aslında o devirde oldukça hareketli bir ticarî hayatın yaşandığına şahit oluyorsunuz.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

İsmail Ebu Takiyye’nin Ticaret Ağı


Kahire’den Dünyaya Karabiber ve Kahve Ticareti



Yazar kitabın dördüncü kısmında, ticarette sürekli bir hareketin ve değişikliliğin yaşandığı gözler önüne sermiş. Özellikle Kızıldeniz ticaretindeki (bilhassa karabiber) devlet tekelinin 1517’den itibaren Osmanlı tarafından sona erdirilmesi ve bunun neticesinde Kızıldeniz ticaretinin gelişmesi ele alınarak, tüccarların ekonomik koşullarını etkileyen büyük değişimler incelenmiş. Ebu Takiyye’nin ticaretten kazandığını tarıma yatırması ele alınarak, kahve ve şeker ticaretine girmesine de değinilmiş.
Tüm bu değişikliklerin ve gelişmelerin birtakım sosyal sonuçlar doğurması gayet doğaldır. Kahire’de de tüccarların devletle ilişkilerindeki konumlarının değiştiği görülüyor. Yönetenler ve yönetilenler arasındaki ilişkinin tek yönlü olduğu yönündeki yaygın kanaat sorgulanıyor ve artık tüccarların devletin veya yönetimdeki bürokrasinin temsilcileri olmak yerine, ciddiye alınacak bir grup halini aldıkları belirtiliyor. İktidardakilerle bazen menfaat ilişkisine girdikleri, bazen de ciddi rekabete tutuştuklarından bahsediliyor.

Tüccarların bu şekilde ortaya çıkışının en önemli sonuçlarından biri olarak şehir coğrafyasının şekillenmesinde de önemli roller aldıkları gözlenmektedir. Ebu Takiyye ve onun gibi varlıklı tüccarların şehirde önemli izler bırakan devasa inşaat projelerini yerine getirmeleri ve daha önceki dönemlerde yönetici sınıfın üstlendiği bu görevi, artık tüccarların ele almaya başlamaları açıkça ifade edilmiş.

Mahkeme Sicillerine Yansıyan Özel Hayat



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

17. yüzyıl Kahire’sinde Bir Ev


Kitapta Ebu Takiyye’nin evi de anlatılıyor, ailesi ile özel hayatı inceleniyor. Ebu Takiyye’nin evliliği, çocukları, ev içi yaşayışı anlatılıyor. Burada bir tüccar evinde hayatın nasıl yaşandığını görülüyor ve sosyoekonomik gelişmelerin aile yapısını ve aile üyeleri arasındaki ilişkileri nasıl etkilendiğini gözlemleniyor. Ebu Takiyye’nin hayatının son devresinde iş hayatındaki en yüksek noktaya ulaşması ve Ebu Takiyye’nin ölümünden sonra ailesinin durumu, burada ayrıca ele alınıyor. Ölümden sonra çeşitli sebeplerden dolayı ailesinin evlerini bir yabancıya kiraya vermek zorunda kalması ve ailenin dağılıp ayrı yerlerde hayatlarını sürdürmeleri ele alınıyor.

Orta Doğu Tarihi Ne Kadar Durağandı?

Kitabın sonuna Ebu Takiyye’nin şeceresinin eklenmiş olması, ayrıca kaynakça ve dizin bölümlerinin eklenmiş olması, eserin araştırmacılar tarafından rahatlıkla kullanılabilir olmasını sağlamaktadır. Ayrıca haritaların eserde yer yer kullanılması da eserin anlaşılmasına katkıda bulunuyor. Mesela Ebu Takiyye’nin ticaret güzergâhının haritada gösterilmesi çok önemli…


Nelly Hanna, eserde “Batı’nın yükselişi” olarak lanse edilen tarih anlayışı gibi, umumiyetle doğru kabul edilen birtakım şeyleri tahlil ediyor. Bu tahliller neticesinde Batılı tarihçilerin kendi tezlerini su götürmez doğrular olarak bugüne kadar öne sürdüklerini, ama bu konularda farklı pencerelerden bakmanın, bakış açısını değiştirmenin öneminden bahsediyor ve sağlam argümanlarla okuyucunun ufkunu genişletiyor. Mısır tarihinin ve genel olarak da Orta Doğu tarihinin hiç de durağan bir yapı arz etmediğini, “Mısır tarihinin Napolyon’un hareketlendirmesine ihtiyaç duyacak kadar durgun olmadığını” gözler önüne seriyor.

Kitabı okuduğunuzda, kadı sicillerinin kudretini -verdiği bilgiler açısından- açık şekilde gözlemleme fırsatı elde ediyorsunuz. Hanna, burada sicillerle adeta bir biyografi yazmış. Eserde sadece Ebu Takiyye hakkında değil; ailesi, iş çevresi, evi, ticarî malları hakkında da oldukça detaylı bilgiler yer almaktadır.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet sohbet
Cevapla

Etiketler
bir, kahire’sinden, osmanlı, serüveni, tüccarın, İlginç


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Tüccarın Sandığı Tanem Öykü Masal ve Hikayeleri 0 05 Kasım 2021 08:34
Tüccarın mertebesi Lcia İslamiyet 0 14 Mart 2015 15:23
Osmanlı Kahire’sinden Bir Tüccarın İlginç Serüveni Zen Tarih 0 17 Mayıs 2014 02:58
Osmanlı Padişahları İle İlgili İlginç Bilgiler AsiLaz Tarih 0 18 Haziran 2013 13:13
"Yaşanmış İlginç Hikâyelerle Osmanlı Padişahları" Thetis Kültür ve Sanat 0 05 Temmuz 2012 16:42