16 Aralık 2011, 21:24 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Osmanlı'nın Fatihten Sonrası.. Bir de şu insanı güldüren “imparatorluk, emperyalizm’den gelir lafı…” Bir kere “imparatorluk” Latinceden (“imperium”) gelir ve çok basit olarak “yönetmek, egemenlik, ilhanlık” anlamındadır. Emperyalizm ise günümüz Türkçesinde “Amerikan ya da Batı emperyalizmi “gibi kavramlarla bulunmakta, doğal olarak da olumsuz bir niteliktedir. Halbuki Osmanlı’ya imparatorluk demek, Osmanlı emperyalist demek değildir. Kaldı ki emperyalist olmak için imparatorluk da olmak gerekmez. Batı emperyalizmi dendiğinde örneğin, Batı İmparatorluğu mu vardır? Aynı örnek “Amerikan emperyalizmi” için de verilebilir. “İmparatorluk,” öz anlamı neticesiyle (çok ulusluluk, çok kültürlülük ve çok geniş sınırlar) “devlet” kelimesiyle kıyaslandırıldığında, devlet kavramı Osmanoğulları’nın Fatih’ten itibaren ulaştığı sınırları tanımlamada yetersiz kalır. Osmanlılar, ilk önce beylik, daha sonra devlet, daha sonra da Doğu Roma İmparatorluğu’nu ele geçirmeleriyle imparatorluk olmuşlardır. Bizzat Fatih, bu andan itibaren kendi tanımlamasına, o zamana kadar Doğu Roma İmparatorlarının kullandığı bir sıfat olan “Kayzer-i Rum” tamlamasını da eklettirmiştir ki, bunun Türkçesi “Roma İmparatoru”dur. Yani Fatih aslında bizzat kendisini İmparator olarak tanımlamıştır. Fatih’in madalyonlarında ve Osmanlı arşivlerinde bu kavram sık sık geçer. 3. Yerli ve yabancı, geçmiş ve çağdaş, cihanşümul bütün tarihçilerin, Osmanoğulları’nın kurdukları sistemi tarif ederken kabul ettikleri ve kullandıkları kavram “Osmanlı İmparatorluğu”dur. Yaşayan en değerli Osmanlı tarihçisi olarak kabul edilen Halil İnalcık’dan, şimdiki Topkapı Sarayı müdürü, ve neredeyse her ay yeni bir kitap çıkaran İlber Ortaylı’ya, rahmetli Süheyl Ünver Hoca’dan, Colin Imber’e, Osmanlılar üzerine bir ansiklopedi yazmayı başarmış İsmail Hakkı Uzunçarşılı’dan, günümüzün popüler tarihçisi Erhan Afyoncu’ya, Norman Itzkowiz’den, Franz Babinger’e ve ve Türk Tarih Kurumu eski müdürü Yusuf Halaçoğlu’na kadar kadar Osmanlı tarihi üzerine otorite kabul edilen isimlerin referans şekli hep “Osmanlı İmparatorluğu” olmuştur. Ki, burada Osmanlı’yı yanlış resmeden oryantalist tarihçileri, Bernard Lewis gibi işe siyaset karıştıranları hiç katmıyoruz bile. Osmanlılara devlet demek, Osmanlıların egemen oldukları kıtalar, uluslar ve sınırlar düşünüldüğünde eksik, ve pekçok tarihçiye göre de yakışıksız kalır. İşte bu tarihçilerin bazı kitapları: Devlet-i Aliyye & Osmanlı İmparatorluğu Üzerine Araştırmalar-1 TÜRKİYE İŞ BANKASI YAYINLARI Prof. Dr. Halil İnalcık Kuruluştan “Lale Devri”ne Osmanlı İmparatorluğu KAYNAK YAYINLARI Nejat Kaymaz Osmanlı İmparatorluğu’nda Alman Nüfuzu TİMAŞ YAYINLARI Prof. Dr. İlber Ortaylı Yayın Yılı: 2008; 240sayfa Osmanlı İmparatorluğu’nda Eğitim ve Bilgi Üretim Sisteminin Oluşumu ve Dönüşümü TÜRK TARİH KURUMU Prof. Dr. İlhan Tekeli/ Selim İlkin Osmanlı İmparatorluğu’ndan Günümüze Denizlerimizin Amirleri DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI / DENİZ MÜZESİ İbrahim Akkaya/ Fahri Ayanoğlu Sorularla Osmanlı İmparatorluğu 3 YEDİTEPE YAYINEVİ Erhan Afyoncu XVIII. Yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu’nun İskan Siyaseti ve Aşiretlerin Yerleştirilmesi TÜRK TARİH KURUMU Yusuf Halaçoğlu 4. Tarihçiler gibi, bizzat Osmanlı kültürünün içinden damıtılıp da çıkmış şairler ve yazarlarımız da Osmanoğullarına hep imparatorluk demişlerdir. İşte Yahya Kemal ve Ahmet Hamdi: “Hakikatte Türklüğün Anadolu’ya, Rumeli’ye ve İstanbul’a yerleşmesiyle ve Osmanlı İmparatorluğunu kurmasıyla…” Yahya Kemal Beyatlı, Aziz İstanbul’dan “Sinan geldiği zaman imparatorluk mimarlığının başlıca iki meselesi vardı.” Ahmet Hamdi, Beş Şehir’den 5. Atatürk de konuşmalarında ve eserlerinde bahsi geçen sistemi pekçok kereler imparatorluk olarak açıklamıştır: “Milletimiz ufak bir aşiretten; anavatanda müstakil bir devlet tesis ettikten başka garp âlemine, düşman içine girdi ve orada azîm müşkülât içinde bir imparatorluk vücuda getirdi. Ve bunu, bu imparatorluğu altı yüz seneden beri tam bir heybet ve azametle idame eyledi.” 6.Amerikalılar bile Sezar’ın Roma İmparatorluğu’nun asıl varisi olduklarını iddia edip, imparatorluk mirasını sahiplenmeye çalışırlarken, bizim altı asırlık bir “imparatorluk” kültürünü elimizin tersiyle itmemiz anlaşılır bir şey değildir. İlber Ortaylı’nın deyimiyle, tarihi reddi miras hakkımız yoktur. -Bizim tam da ihtiyacımız olan da budur; romanın arka kapak yazısını bile okumadan, sayfaya saldıranlar kendilerini Halil İnalcık’tan, İlber Ortaylı’dan, Franz Babinger’den, Sühel Ünver’den, Yahya Kemal’dan, Ahmet Hamdi’den ve Atatürk’den daha akıllı sanıyorlarsa eğer onlar bizim sayfamıza yazı yazmakla meşgul olmak yerine hemen bir kitap yazmaya başlasınlar.Çünkü biz Fatih kendisine imparator derken, ona “devlet adamı” dememekte ısrarcı olacağız. Alıntı | |
|
Etiketler |
fatihten, osmanlının, sonrası |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Osmanlı Koxp 2066 ? Osmanlı Bot ? Hapisten Kurtulma ? Multiclient 2066 sürüm | kOntrOLsuz | Knight Online | 0 | 08 Nisan 2015 02:03 |
Osmanlı Koxp 2063 ? Osmanlı Bot ? Hapisten Kurtulma ? Multiclient 2063 sürüm | kOntrOLsuz | Knight Online | 0 | 08 Mart 2015 15:34 |
Osmanlı Koxp 2062 ? Osmanlı Bot ? Hapisten Kurtulma ? Multiclient 2062 sürüm | kOntrOLsuz | Knight Online | 0 | 03 Mart 2015 13:51 |
Bakan Ala: Biz Osmanlı sonrası bir devletiz | AngeL | Haber Arşivi | 0 | 04 Ekim 2014 10:43 |
Osmanlı'da Müzik - Osmanlı Mûsikîsi | Zen | Tarih | 0 | 21 Mayıs 2014 00:23 |