IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet odaları

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 23 Kasım 2024, 20:03   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Postklasik Tarih: Muhammed Guri (1149 - 1206)




Şihabeddin Guri ve Müizzettin Muhammed gibi isimlerle de bilinen Muhammed Guri, Hindistan'da daha sonraları Babür İmparatorluğu ile zirveye ulaşacak olan Müslüman hakimiyetinin ilk adımını atan liderdi. Soyları Gazneliler döneminde küçük bir kabile reisi olan Şensebani'ye dayanması sebebiyle Şensebaniler adıyla da bilinen Gurlular 1011 senesinde Gazneli Mahmud tarafından Müslümanlığa geçirilmişti. Gurlular altın çağlarında Horasan'dan Bengal'e kadar toprak sahibi oldular.

19. yüzyıl Avrupalı tarihçileri Gurluların Paştun olduğunu ileri sürse de, zaman içerisinde birçok tarihçi Gurluların büyük ihtimalle Tacik kökenli olduğu konusunda hemfikir olmuştur. İslam ve Hindistan tarihinin en önemli generallerinden biri olan Muhammed Guri kardeşi Giyaseddin Guri ile birlikte Gurluları altın çağına taşımayı başarmıştır.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Yükselişi

Hindistan'da Müslüman varlığı 700'lü senelerde Muhammed bin Kasım'ın Emeviler tarafından bölgeye gönderilmesiyle başlamıştır. Muhammed bin Kasım Hindu kralı Raja Dahir'den Sindh ve Multan bölgelerini ele geçirmeyi başarmıştı. Daha sonraları Gaznelilerin yükselişiyle birlikte Gazneli Mahmud 11. yüzyılda Hindistan'ın içlerine kadar seferler düzenledi. Gurluların yükselişinde tıpkı Harzemşahlar gibi Selçukluların ve Samanilerin çöküşlerinin ve arkalarında bıraktıkları güç boşluğunun payı büyüktür.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Gurlular tarih sahnesine gerçek anlamda Gazneli Mahmud'un vasalı olarak girdiler. 1149 ila 1161 senelerinde hüküm süren Sultan Alaeddin Hüseyin Gaznevi hükümdarı tarafından öldürülen kardeşinin intikamını alarak Gazne şehrini yakmış, bu sebepten tarihte "Dünya'yı Yakan" anlamına gelen "Jahan-Soz" lakabıyla tanınmıştır. 1149 senesinde dünyaya gelen Muhammed Guri Sultan Alaeddin'in yeğeniydi. Alaeddin'in ve oğlu Seyfeddin'in erken ölümü üzerine ülkenin ileri gelenlerinin desteğiyle Muhammed'in abisi Giyaseddin tahta geçirildi. Zaman içerisinde Muhammed Guri'nin ülkedeki rolü artış gösterdi. 1173 senesinde Gazne kentini ele geçiren Muhammed Guri bu kenti daha sonraları yapacağı fetihler için bir üs olarak kullandı.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Hindistan Seferleri

Gomal Geçidini geçerek Hindistan'a giriş yapan Muhammed Guri ilk olarak Multan ve Uç bölgelerini ele geçirdi. 1178 senesinde tıpkı Gazneli Mahmud gibi Tar Çölünü aşarak Gucerat bölgesindeki Solankilere saldırı düzenledi ve büyük bir yenilgiye uğradı. Bu yenilgi sonrasında stratejisini değiştiren Muhammed Guri çölü aşarak seferler düzenlemektense bölgedeki Lahor kentini ele geçirmeye odaklandı ve 1190 senesinde Lahor'u fethetti.

Muhammed Guri'nin Hindistan'a girişi esnasında Çahamana isminde bir Rajput klanı 3. Prithviraj önderliğinde yükselişe geçmişti. Çahamanalar Tomar klanını yenilgiye uğratarak Delhi bölgesini fethetmeyi başardılar. 1191 senesinde Muhammed Guri Tabarhinda kalesine saldırı düzenledi. Prithviraj Delhi'ye 150 kilometre uzaklıkta yer alan Tarain bölgesinde Muhammed Guri'nin ordusuyla karşılaştı. Bazı kaynaklara göre savaşın seyrini Muhammed Guri ile Prithviraj'ın komutanlarından Govind Raja arasında yapılan düello belirlemiştir. Ağır bir biçimde yaralanan Guri Halaci bir askerin cesareti sayesinde ölümden kurtulmuştur.

1192 senesinde tekrardan taarruza geçen Muhammed Guri'nin yaklaşık 120 bin kişiden oluşan bir ordu topladığı söylenir. İkinci Tarain Muharebesi Hindistan tarihinde büyük bir öneme sahiptir. 200 bin askeriyle sayı üstünlüğüne sahip olan Prithviraj'ın ordusu Guri'nin ordusuna nazaran ciddi organizasyon sorunları yaşıyordu. Hazırlıksız Rajput birliklerini sürpriz saldırı düzenleyerek bozguna uğratan Muhammed Guri düşman birliklerinin etrafını sararak geri çekilmelerini engellemeyi başardı. Savaşın ardından Prithviraj da yakalanıp infaz edildi.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Muhammed Guri'nin savaşlarında Orta Asya'dan gelen hızlı atlı birliklerle Hindistan'ın filli birlikleri karşı karşıya geliyordu. Rajput ordusuna oranla ekipmanları çok daha hafifti ve emir komuta zinciri çok daha temiz bir biçimde işliyordu. Guri ordusunun sürekli savaşa hazır olması düşman henüz reaksiyon veremeden öldürücü darbenin yapılabilmesini sağlıyordu.

İkinci Tarain Muharebesi Rajput hükümdarı Prithviraj'ın bozguna uğramasıyla birlikte Kuzey Hindistan'da Gurlu hakimiyetini başlattı. Bölgedeki Türki generaller Meerut, Ajmer gibi önemli yerleşim birimlerini ele geçirirken Muhammed Guri Harzemşahlara karşı kardeşine yardım etmek için batıya döndü. Delhi'nin kontrolünü generallerinden Aybek'e bırakan Guri'nin bir diğer generali Muhammed Bahtiyar Halaci Bengal'i fethetmeyi başardı. 1194 senesinde Aybek'in komutası altında Guri güçleri Gahadavala Hanedanından gelen son bağımsız hükümdar olan Jayachand'ı yendi.

Generalleri Kuzey Hindistan'a boyun eğdirirken Muhammed Guri batıda Harzemşahlarla mücadele ediyordu. 1202 senesinde Gıyaseddin Guri'nin ölümü üzerine Gur'a dönerek soylular tarafından sultan ilan edildi. Tahta çıktıktan sonra Harzemşahlarla savaşmaya devam etti. 1203 senesinde Harzemşahlara karşı aldığı yenilgi bazı Hint hükümdarlarını cesaretlendirdi. 1204 senesinde Punjab'ta büyük bir Hint isyanı bastırıldı. 1206 senesinde isyan eden Hint sülalelerinden gelen biri tarafından İndus Nehri kıyısındaki kampında öldürüldü.

Muhammed Guri'nin çocuğu yoktu ve öldüğünde toprakları generalleri tarafından paylaşıldı. Kutbiddin Aybek Delhi Türk Sultanlığını kurdu ve topraklarını genişletti. Kendisinin köle olması sebebiyle hanedanına Hindistan Memlük Sultanlığı adı da verilmektedir. Bir diğer general Muhammed Bahtiyar Halaci Bengal'in kontrolünü ele geçirdi. Çok fazla bir direnişle karşılaşmadan dörtnala koşan atlılarla yaptığı fetihlerin hikayesi günümüzde bile anlatılır. Kendisi daha sonraları Tibet seferi esnasında yenilmiş, hastalanmış ve nihayetinde öldürülmüştür.

__________________
The devil begs us to obey her, but is it because we are such good people that we cannot break her?
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Postklasik Tarih: Herakleios (610 - 641) Pinkfloyd Tarih Ansiklopedisi 0 23 Kasım 2024 17:37
Postklasik Tarih: Saicho (767 - 822) Pinkfloyd Tarih Ansiklopedisi 0 20 Kasım 2024 06:41
Postklasik Tarih: Ioannes Tzimiskes (925 - 976) Pinkfloyd Tarih Ansiklopedisi 0 19 Kasım 2024 04:32
Postklasik Tarih: Şarlman (742 - 814) Pinkfloyd Tarih Ansiklopedisi 0 09 Kasım 2024 11:04
Postklasik Tarih: Flavius Belisarius (505 - 565) Pinkfloyd Tarih Ansiklopedisi 0 09 Kasım 2024 10:47