Çevrimdışı

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


İstanbul'da soğuk hava, hafta içi trafiği, yoğun yağmur vardı. Ancak Dolmabahçe'de Dişi Kartallar takımlarını yalnız bırakmadı, 90 dakika tezahüratlarıyla İnönü Stadı'nı ısıttı

Beşiktaş’ın dünkü Gaziantep Büyükşehir Belediye karşılaşması, ‘tribün’ farkıyla diğer maçları gerisinde bırakmasını bildi. Siyah-Beyazlılar’ın cezası nedeniyle sadece kadın ve çocukların statta izleyebildiği 90 dakika renkli görüntülere sahne oldu. İstanbul’daki soğuk hava, yoğun yağmur ve hafta içi trafiği olmasına rağmen yaklaşık 3 bin kadın ve çocuk Beşiktaşlı, Fiyapı İnönü Stadı’ndaki yerlerini aldı. Hakem Özgüç Türkalp’in ilk düdüğüyle birlikte takımlarına coşkulu bir destek veren Siyah-Beyazlı futbolseverler, zaman zaman ezeli rakiplere de esprili göndermelerde bulundu.

Takım tribünleri alkışladı

Özellikle ikinci yarıyla birlikte, ‘beleştepe’ olarak adlandırılan stat dışındaki bölümde toplanan erkeklerle karşılıklı tezahüratta bulunan kadın taraftarlar, Beşiktaş’a destek verdiler. Maçın son bulmasıyla birlikte galibiyet sevincini yaşayan tribünleri, Beşiktaşlı futbolcular da selamladılar. İsmail Köybaşı başta olmak üzere oyuncular da formalarını tribünlere attı.

KADIN GÖZÜYLE FUTBOL

Beşiktaş’ın maçlarını elimden geldiğince stattan takip etmeye çalışırım. Dün de Dolmabahçe’deydim. Türkiye Futbol Federasyonu’nun bu uygulamasının takımlara bir ceza olmadığını söylemek isterim... Çünkü Fiyapı İnönü Stadı’nın tribünlerini dolduran tüm kadınlar ve çocuklar, ellerinden geldiğince takımlarına destek
olmaya çalıştılar.
Gözüme ilk çarpan, 15-16 yaşlarındaki bir çocuğun tribün liderliği yapmasıydı! Tezahüratları tamamen bilen Beşiktaşlı taraftar, neredeyse tüm kadınları yönlendirmeyi bildi. Küfürden dolayı ceza alan kulübün bir kez daha ceza almaması için gayret gösterildi. Ama tezahüratların gelişinden kaynaklı ufak-tefek bazı kaçaklar oldu.
Kadın taraftarların gayreti takdiri haketti aslında. Çoğu besteleri sonradan öğrenerek şarkılara katıldılar. Doğrusu Beşiktaş sahada Quaresma’yı ne kadar arıyorsa, tribünde de biz erkekleri aradık! Ama onların yokluğunu hissettirmemek için elimizden geleni de yaptık!
Çarşı’nın görevlerini de yerine getirmek için çaba sarfedildi. Örneğin ciddi bir hastalıkla boğuşan Beşiktaşlı taraftar Ahmet Bali’ye geçmiş olsun mesajları gönderildi. Tezahüratlarla Serdal Adalı’ya destek verildi, Tayfur Havutçu alkışlandı.
Maçın hafta içi olması, inanılmaz soğuk bir havada oynanması ve bir kupa karşılaşması olması engeldi. Ama “Engelleri aş, saldır Beşiktaş” parolasıyla elimizden geldiğinde tribündeki yerimizi aldık. Beleştepe’de eşlerini bekleyenlerle karşılıklı tezahürat ise, sınır tanımadığımızı kanıtladı.
Gecenin en komik anı ise stat çıkışında yaşandı. İnönü’nün önünde Fenerbahçe şapkalı bir amcayı, şemsiyesiyle dürten Beşiktaşlı teyze, “Burası Beşiktaş” uyarısında bulundu. Bu sempatik uyarıyı dikkate alan Fenerbahçeli amca da şapkasını cebine koyarak yoluna devam etti...
Sözün özü; soğuk, yağmurlu bir geceydi. Ama Beşiktaş’ın galibiyeti içimizi ısıtmaya yetti.
Not: Kapalı tribüne bir ayna koysalar fena olmaz!

__________________
Make it real, Make me feel it.