Çevrimdışı

Kaynakları artıracağız

Benim ya da bir başkasının başkan olmasının çok daha ötesinde, basketbolumuzda ciddi bir vizyon değişikliğine ihtiyaç var. Kıt kaynakları artırmak, doğru kaynağı, doğru yerlere aktarmak, tüm kaynak oluşturma ve dağıtma faaliyetlerini şeffaflaştırmak gerekiyor. Karar alma süreçlerini katılımcı ve paylaşımcı bir forma sokmayı hedefliyoruz. Lig birliklerinin kurulması, basketbol senatosunun oluşturulması gibi kurumsal hedeflerin dışında, her ligin ayrı ayrı markalaştırılması, teknolojik vasıtaların verimli kullanılması yoluyla yeni yayın kanallarının açılması, kulüp gelirlerinin artırılması konusunda çeşitli projeler geliştirdik. Daha büyük ama daha kenetlenmiş bir basketbol ailesi hedefliyoruz.

İletişim eksikliği

Başkanlık yoluna çıkmamda kulüplerin samimi çağrısı esas etken oldu. Uzun yıllardır dillendirilen problemler çözümlenmeyince üst üste yığılmış. En temel sorun ise iletişimsizlik. Orada bir yerlerde bir federasyon var; bir takım kararlar alıyor; kapalı süreçler içerisinde uyguluyor ve hiç bir eleştiri, talep ya da itiraz ilgi görmüyor. Federasyonun kendi kurumsal yapısıyla ilgili problemler de var, basketbolun paydaşları ile federasyon arasındaki ilişkilerde de.

Kapasite kullanılamıyor

Çok ciddi bir kapasitenin atıl kullanıldığını ve istikrarın bir türlü yakalanamadığını düşünüyorum. Esasen toplumumuz basketbolu sevmeye çok hazır. Ufacık bir başarıda bile çok ciddi bir destek ve dayanışma gösteriyor. Ancak süreçlerin şeffaf olmaması ve sosyal katılımın sınırlı olmasının bizatihi federasyon yönetiminin tercihi olması dolayısıyla basketbol sever kitle büyüyemiyor. Türkiye sadece Avrupa’nın değil dünyanın sayılı basketbol ülkelerinden birisi olabilir. Bu, ülke kimliğimizin ve itibarımızın en güçlü tamamlayıcı parçası olacaktır.

Vizyon değişecek

En önemli değişim kanımca idari vizyonumuzda olacak. Yönetim değil yönetişim diyoruz. Yani yukarıda tek merkezden karar alan ve zorla uygulatan bir otorite olmak yerine kararların tabandan başlayarak geliştiği, katılımcı etkileşime açık bir sistem öneriyoruz. Küçük olsun benim olsun değil, büyük olsun hepimizin olsun felsefesiyle hareket edeceğiz. Basketbol ailesini dayanışmacı, paylaşımcı ve kurumsal bir yaklaşımla yeniden örgütleyeceğiz.

Karara saygı duymalılar!

Fenerbahçe Kulübü ile benim bir sorunum yok. Ama önyargılar gerçeklerle buluşulduğunda ister istemez yıkılmak durumunda kalırlar. Ben Basketbol Federasyonu Başkanlığı’na adayım ve tüm takımlara eşit mesafede olacağımı taahhüt ediyorum. Tüm takımlar beni sevmek zorunda değil ama hepsi genel kurulun iradesine saygı duymakla mükellef. Seçimden sonra hiçbir kulübümüzle bir sorun yaşayacağımı sanmıyorum.

Gökhan German

__________________
Lucifer dediler bana, kötülüğü anlatmak için. Halbuki, ışık ve güzelliği anlatırdı Lucifer. Ben kötüyüm bu düzen için; ama değilim asla kötülük.