29 Haziran 2012, 03:25 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Yıllık Yazı Örnekleri Sevgili Canan, Benden yıllık için yazı yazmamı istediğinde hiç düşünmeden 'evet' dedim. Hatyattaki biricik dostumun böyle bir isteğini nasıl geri çevirebilirdim? İtiraf etmek gerekirse, kalemi elime aldığımda bu kadar zorlanacağımı hiç düşünmemiştim. Sanki yanımdaymışşın gibi, sevgiyle parlayan gözlerini bana dikip 'hadi Özge, bunca senedir beni tanıyan biri olarak, yazacak birşey nasıl bulamassın?' dedeğini duyar gibi oluyorum. Haklısın, belkide zorlanmamın nedeni, seni bu kadar iyi tanıyor olmamdır, belkide yazacaklarımın senin gibi bir dost için çok basit kalacağından korkmamdandır. Ne kadar hoş olduğundan, omuzlarından aşağıya dökülen o güzelim saçlarından, derslerdeki başarılarından bahsetmek istemiyorum. Kalbinin derinliklerindeki, insan sevgisiyle, yaşama sevinciyle dolu küçük sandığın anahtarını verip de, kapağını açıp içine girmem için ışık tuttuğun ben, orada öyle şeyler gördü ki, senin dışını görmez oldu. Neler mi gördüm orda? Öyle bir hazine ki, Sultan Süleyman'ınkisinden bile daha değerli. Hayır abartmıyorum. Bunu ancak sandığın anahtarını ele geçiren biri anlayabilir. Kimler bu şansı yakalayabilecek, bilmiyorum. Bildiğim tek birşey var o da anahtarı eline aldı mı bir daha hiç bırakmak istemeyeceğidir. Sevgili dostum. Bak seneler nasıl da biz anlamadan birbir ardına gelip geçmekte. Sen mühendis olmuşşun, ben de matematikçi olmak için uğraşmaktayım hala. Ne acılar ne seviçler paylaştık birlikte, daha paylaşacağız da. Üzüldüğünde başını omzuma dayaman, sevindiğinde bana mutlulukla sarılman için hep yanında olacağım; tıpkı senin de şimdiye kadar benim yanımda olduğun gibi. Seni birkez buldum, bırakacağımı sanıyorsan çok yanılıyorsun. Umarım okuldaki arkadaşların da derslerinden başlarını kaldırıp, seni yakından tanıma fırsatı bulmuşlardır. Eğer böyleyse ne mutlu onlara. Yok eğer tanıyamamışlarsa yazık onlara. Şimdilik yazacaklarım bu kadar. Hani böyle yazıların sonunda hayat boyu başarı ve mutluluklar dilenir ya, ben bununla da kalmıyor, hayat basamaklarını başarıyla çıkarken bunu seninle paylaşabilmeyi diliyorum. Sessiz Dostun Özge Canan'la ilk karşılaştığımda, onu içine kapanık birisi sanmıştım. Halbuki ne kadar yanılmışım!!! Sonraları onda birşey keşfettim. Doğrusunu söylemek gerekirse o şeyin ismini kendim bile hala koyamadım fakat şunu biliyorum ki bu, Canan'a has değişik birşey. Bence onu 'özel' yapan da bu. Canan'la olan arkadaşlığımız üstel olarak artan bir fonksiyona benzemektedir; her geçen gün hızla ğüçlenmektedir. Onunla olan arkadaşlığımızda değişen, görüşme ve sohbet etme sıklığımızdır, değişmeyen ise aramızdaki o görünmeyen sıkı bağdır. Bu yazıyı yazarken Canan'ı anlatmaya çalışıyorum çünkü kendisi gerçek bir bilmece gibidir. Onu tanıdıkça, onunla konuştukça hep yeni bir yönünü keşfedersiniz. Sanırım dört sene boyunca bu bilmecenin bir kısmını çözmeyi başardım ama hala almam gereken uzun bir yol var gibi görünüyor. Canan'ın İTÜ Radyosundaki özverili çalışmasından, okul dışındaki kitap ve sinema gibi yoğun kültürel etkinliklerden ve akademik başarılarından burada ayrıca sözetmek istemiyorum. Çünkü bunların hepsi herkes tarafından bilinen, Canan'ın 'modern insan' tanımına tam anlamıyla uyduğunu gösteren ve benim ona duyduğum hayranlığın nedenlerinden birkaçı olan somut kavramlardır. Burada asıl dile getirmek istediğim başka şeyler var. Sevgili Canan, Asla, Dertlerinle beni sıkacağını ( ve sıktığını ), kafamı şişirdiğini ( ve şişireceğini ) Yalnız olduğunu , etrafında güvenebileceğin kimsenin olmadığını sanma. Kötü gün dostunun olmadığını aklına getirme. Dört seneni bazı yönlerden boşa geçip gittiği fikrine kapılma. Her zaman, Seni dinlemeye ve yardım etmeye hazır olan, kalelerin arkasında yaşayan birinin varlığını bil. Sana hep destek olacak, her konuda güvenebileceğin yakınında olan birini tanıdığını bil. Ağlayacağın zaman seninle ağlayacak, güleceğin zaman seninle gülecek birisinin burada olduğunu bil. Dört sene boyunca, varlığınla farkında olmasan da çok şey kazandırdığın birinin olduğunu bil. Seni çok seven arkadaşın, Çağrı Çağatay Tanrıöver. Canan'la önceleri tanıştık, çok önceleri. Bir iki kelime gitti. Bir selam gitti. Bir tebessüm 'yoktu'. Sonraları konuştuk, kaldı. Sarıldık, gitmedi ve hatta 'Hadi Gel' dedi. Soğuk damga için yollar tepti, dinledi anlattı. Ah! Bir de kek yaptı! Canan arkadaşlığın anlamını iyi algılamış zeki, çalışkan , sevecen, dost canlısı bir insandır. Onun arkadaşı olmak, onun tarafından sevilmek gerçekten çok güzeldir. Oldukça konuşkan biridir, o anlatırken herşey gözünüze farklı görünür, sizin düşünemediğiniz şeyleri o düşünür. Paylaşmayı iyi bilir, aynı zamanda çok iyi bir dinleyicidir. Ancak sevgisini kolay kolay göstermez, siz hissetmelisiniz. Canancım, seninle güzel ve özel şeyleri paylaştık. Birbirimize anlatacağımız çok şeyimiz olduğunu biliyorum. Bu anlamda sululuğum ve kabuga düşmanlığım ömrün boyunca seninle olacak. Seni başarı dolu, mutlu güzel günler bekliyor. Kendine güvendikten sonra bu yolda atacağın adımları kimse durduramaz. Cancağazını sıkan şeyler olursa unutma ben hep orda, yanındayım. Dostluklarla dolu güzel bir yaşam dileğiyle... * Mucuklandınız ( Olikay Gökçe Sevgili Canan, Seninle biraz geç de olsa yakınlaşabilmiş olmaktan gerçekten çok mutluyum. Kimseyle paylaşamadığım bazı konularda bana dert ortağı oldun. En üzgün anımda bana moral verdiğin, kendimi iyi hissetmemi sağladığın için teşekkürler. Seninle yakınlaştıktan sonra kendi yaşamımın tekdüzeliğini farkedip bunu değiştirmek monotonlıktan kurtulmak için atılımlarda bile bulundum. En çok hoşuma giden yönün sahip olduğun müthiş enerji. Hep çok konuştuğundan şikayet edersin ama emin ol sen boş konuşan, geveze insanlardan biri değilsin yani insanlarla maksat muhabbet olsun diye muhabbet yapan biri değilsin. İnan ki seni dinlemek çok hoşuma gidiyor. Umarım beni ileride de bu sohbetlerinden mahrum bırakmazsın. Senin insanlarla kolay kolay sırlarını paylaşmadığını biliyorum, bunların bir kısmına beni ortak etmen gözünde nasıl bir konumda bulunduğumu anlamama yetti. Senin çok yönlülüğünü taktir etmemek mümkün değil. Hem derslerde hem de sosyal hayatta bu kadar başarılı olabilmek herkesin yapabileceği birşey değil. Üzüntü duyduğum noktalardan biri seni radyoda canlı yayında dinleyememiş olmak. Ne kadar kızsan haklısın bu konuda. Radyonun senin gibi canlılığını ve neşesini çevresine yayan insanlara ihtiyacı var. Bilmem tiyatro dersini hatırlıyor musun? Hani şu kendimizin beğemmediğimiz yönlerini anlattığımız gün. O gün cesaretine de hayran olmuştum. Ama inan ki o beğenmediğin yönün hiç ama hiç dikkat çekmiyor ve bence sen bu halinle mükemmelsin. Son seneye birçok şey sığdırdık; basket maçları ve seninle yaptığımız sohbetler çok hoştu. Umarım bu sohbetlerin hiç sonu gelmez ve biz seninle geç de olsa yakaladığımız bu güzel dostluğu bir ömür boyu sürdürürüz. Sevgiler Pelin Çorak Bilirsiniz insanlar yeni ortamlara girdiklerinde başlangıçta hep bir çekingenlik yaşar ve o ortamda kendilerine en yakın buldukları kişinin peşinden ayrılmazlar. Canan'da benim İTÜ ortamına alışmamı ve insanlarla tanışmamı sağlayan yegane insan ve buradaki en eski arkadaşım olmuştur. Etrafında daima o kadar çok kişi vardır ki onların da Canan'a benim gibi sarıldıklarını düşünmüşümdür hep. Belki okulun diğer dönemlerinde, daima yanyana olamamışızdır ama arada bir de olsa, kendimi köşeye sıkışmış hissettiğim zamanlarda bana verdiği soğuk kanlı öğütler benim gibi aşırı heyecanlı bir kişi için çok rahatlatıcı olmuş ve o bu durumdan kurtulmamı sağlamıştır. Sevgili Canan, bu soğuk kanlılığın, azmin ve kendine olan güvenin sayesinde eminim üstesinden gelemeyeceğin şey yoktur. Çoğu kişinin imrendiği bu özelliklerinin kıymetini bil ve asla kaybetme. Sana mutlu ve başarılı bir yaşam dilerim. Sevgilerimle Aysel Yıldız Yıllık yazısı yazmaya başlayınca insanın öncelikle aklına gelen 'ilk ne zaman görmüştüm?' sorusu oluyor. Seni ilk gördüğüm anı çok iyi hatırlıyorum Canan. Birinci sınıfın ilk günüydü ve ilk günden fizik dersini kaçıran ben, çok büyük bir kayba uğradığımı sanarak gözüme seni kestirip defterini istemiştim. Çünkü çok akıllı ve tecrübeli bir halin vardı. ( Nede olsa hazırlık okumuşşun İTÜ'de). Geçen zamanla sıcak dostluğunu keşfettim ve ortak sorunlarımızı paylaşmaya başladık seninle. Seni tam anlamıyla tanımam son sene içinde gerçekleşti aslında. Seni tanıyarak bir insanın hem başarılı, hem çok yönlü, hem yardımsever, hem de mütevazi olabileceğinin canlı bir örneğini gördüm. Umarım canlılığın ve başarıların ömür boyu sürer ve önümüzdeki yıllarda a tatlı sohbetlerini benden esirgemezsin. Sevgiler Alev Aydın Sessiz, her zaman ölçülü bir insan, giydiği şirin mi şirin kıyafetler gerçektende ona çok yakışıyordu. Düşünüyorum, nasıl oluyorda oluyor bilmiyorum ama galiba Canan bütün müzik parçalarının sözlerini biliyor. Canan'ın on parmağında on marifet vardır. Gözlemlediğim kadarıyla mümkün olduğunca sosyal faaliyetleri kaçırmıyor ve tabiki herkesin bildiği gibi Canan bizim İTÜ Radyosu'ndaki haklı gururumuz. İnanıyorumki yıllar sonra karşılaştığımızda bile seninle sıcak bir sohbeti paylaşabileceğiz. Çok ince düşünceli bir insansın ama bu kadar ince düşünmek seni yorabilir. Biraz daha rahat olabilirsen çok daha mutlu olursun. Aklına geldikçe beni ara. Her zaman mutlu olman dileğiyle... Sevgiler Bahar Özacar Harika saçların ve konuşmaya olan aşırı merakın ile hep sınıfımızın gözde kızı olmayı başardın. Bu özelliklerinle yaklaştığın insanların sendeki sıcak ve çocuksu sevgiyi yakalamalarına izin verdikçe mutluluklarla dolu bir yaşamın olacağına eminim. Eğlence, müzik, gezme ve sadece gerekli olduğu için gereklilikler. Hayat böylede yürüyomuş. Bunu bana öğretebilen insanlardan biri olduğun için teşekkürler. Sevgiler Anıl Şengezer Muhtelif radyolardan kazandığı hediyelerle yakında bir şirket açması beklenen Canan, baktı ki radyoevlerine gitmek yorucu, oda radyoyu ayağına getirdi ve İTÜ Radyosu'nun ( Suha Çalkıvık'ten fırsat kaldığı müddetçe!) değişmez üyelerinden biri oldu. Sınıfımızın fotokopi çekilecek defterler listesinin Top'unu zaman zaman Olikay'ın elinden alması ve gidip de dönmeyen, ya da geç dönen defterlerinde Türk hat sanatının tüm inceliklerini renk cümbüşü içerisinde sergilemesi onun sanata olan ilgisinin ufak bir göstergesidir. 'Hangi film, ne zaman, kim?' sorularının cevaplarının yanısıra çantasında taşıdığı bilimum gazete, kitap dergi gibi malzemeler kültürel açıdan onun ne kadar zengin olduğunun ispatıdır. Canan cici giyinir, doğaldır ve çok hoştur. Umarım beni senelerden beri, her defasında unutup dalgalı saçlarına perma muamelesi yaptığım için affeder. Bütün günlerin birbirinden güzel olsun. Hatice Orbay Canan iyi kızdır Acaip çok konuşur ve hiç yorulmaz Nasılyapabildiğini bilmiyorum Allah vergisi bir özellik herhalde Neyse konumuza dönelim , Acaip sıkıntılı bir gün Yanıma gelip ona bir yıllık yazısı yazıp yazamayacağımı sordu İlk tepkim "nasıl yaa" oldu haliyle Levent'ten başka adam mı kalmadı okulda Layıkıyla yazı yazmak hünerdir bir kere , yazdıktan sonra İğğğ bu ne biçim yazı da diyebilirdi (Herhalde demiştir artık) Kalemi alınca elime Yaza yaza bu satırları yazdım Acaip pişmandır sorduğuna herhal Zaten onu uyarmıştım İllaki yaz diye Sıkıştırırsan adamı, çıka çıka İlk harflerine bak yazısı çıkar Şakayı bir yana bırakırsak Canan benim okulda tanıdığım en iyi insanlardan biridir (yalaaan). Okuldaki çoğu çömeze " Bakın işte böyle olun " diyerek hayatlarını mahvetmek işten bile değildir. İyi defter tutar, çokça (bu kelime için Bkz. M.E.B. Coğrafya kitabı ) kafa ütüler ama genelde iyidir. Hatta kayıtlara göre kendisine "Ben bu kızı seviyom yaa" bile denmiştir. Görgü tanıklarının bu olayın Canan'ın defterlerinden bana fotokopi çektirmesinden sonra vukuu bulduğu şeklindeki iftiralarına rağmen çok içten söylendiği gerçektir. Sinema ve kültürel faaliyet manyağı olduğu zannımca herkes tarafından yıllık yazılarında belirtilecektir. Bu durumun ilkokul öğretmeninin kendisini başından savmak için "Kültürel faaliyetler özellikle de sinemaya ağırlık vermelisin" sözlerinden kaynaklandığını düşünmemek elde değil. Neyse sözü bağlıyorum: Canan umarım çok mutlu olusun, çünkü bunu hakediyorsun. Hiç kimse seni sevmese bile " Ben seni seviyom!!". Öptüm!!! ( Ödemeyi banka hesabıma nakit mi yatıracağını söylemiştin? ) Levent A. Tanyel Sevgili Canan, Senin her zaman canlılığına ve enerjine hayran olmuşumdur. Hem bu kadar gezmeyi seven ve de gezen, hem de dersleri götürebilen bir kişi olarak takdir edilecek bir insansın. Okulda ilk olarak tanışıp kaynaştığım insanların başında geliyorsun. Umarım hayatın boyunca sıcaklığından ve konuşkanlığından hiçbirşey kaybetmezsin. Eğlenmeyi sevmenle,tatlılığınla hep kalbimde yer alacaksın. Görüşmek üzere. Umarım hayatta hakkettiğin tüm mutluluk ve güzellikler seninle olur. Daima mutlu olman ve daima yüzünün gülmesi dileğiyle. Kendine iyi bak. Dilâra TAVUKÇU | |
|
Etiketler |
mezuniyet yıllık yazıları, yazı, yillik yazi ornekleri, yıllık, yıllık yazı örneği, yıllık yazıları, Örnekleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Düz Yazı Türleri - Düz Yazı Çeşitleri Nelerdir -Yazı Çeşitleri Hakkında Bilgi | PySSyCaT | Türkçe | 0 | 28 Ekim 2014 00:36 |
Resmi yazı örnekleri | Burce | Ödev ve Tezler | 0 | 05 Haziran 2014 14:52 |
Kırk yıllık yazı.. | Amelia | İslamiyet | 0 | 20 Şubat 2014 18:45 |
Yazı,Tura Nedir? / Yazı,Tura Atmanın Tarihçesi. | Sevda | Merak Ettikleriniz | 0 | 11 Ağustos 2011 22:37 |