02 Nisan 2011, 17:44 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Denizin Ardı Özgürlük Ne demeli şimdi Bir çiğdemin toprağı yırtışını seyredişim Göğe mi dokunmalı, ucuna mı körpe filizin Öyleyse karanlık sokaklarda koştuğumu düşün Ay gene bir kadın gibi sarkıyorken denize ...Dirseklerimle böğrüme gömdüğüm titremeyi düşün Oradan göğsümü kaplayışını soğuk bir terin İlk sözcüğü anlamla birleştiren çocuğu düşün Onun kavradıkça derinleşen şarkısını Vay perçemle günün huysuzluğu dolaşan kısrak Vay acemi öpüşlerden gövdeme boşalan acımtırak haz Telaş, kıvranış parıltılı gözlerdeki atılganlık Ya görevin ne senin görevin Oynaşmak değil mi içimdeki savaşmak duygusuyla Ve benim nevresimim kararmışsa kirden, rutubetten Sarhoşsam gülümseyişlerden, ağlayışlardan Ve kaynak sularıyla üstüme yağan aydınlık hülyaları Senden gelen ısıyla koruyorsam Ne demeli şimdi Ey serçelerin sabahlarla bölüştüğü cıvıltı Ey bir romanın olur olmaz yerinde dikkati çeken hayal Kalbimi çevreleyen sevda gözeneyi Acıyış, şefkat, umursayış, hırçınlık seli Beni düşün öyleyse Beni hayretin ve karanlığın eşiğinde Beni fitillerde başlayan bir fısıltı Anında ilk satırı yazarken bir bildirinin Kulaktan kulağa dolaşan haberlerin bağrında Beni dar camlarda değil Bir bulutun seyrinde düşün Burada, ortasında sıçraya sıçraya kabaran alevlerin. |Söz: Nihat Behram ---------- Üç Dağa Ağıt Açlığın çıplaklığın acısı mı genişliyor dalları meyvaya çağıran rüzgâr mı Dalgın bir kuşun ötüşünden sevdiğinin kalbine düşen âşık mı yağmuru emen toprak mı derinleşiyor Yas mı tutmalıyım onurlu ölüme halkın gözlerini dolduran çizgilere umudu mu çağırmalıyım Ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre sıcak titreyişi varlığını hayata adamışların gidiyor öfkenin haykırışları yasalarıyla gidiyor kahredişin zulmün ve iğrençliğin buyruklarıyla gidiyor toprağa düşen bakımsız yapraklar gibi değil azarlanmış çocukların kederiyle değil doğuşun ve sevmenin feryadıyla gidiyor ölümü donatan arkadaşlarım Ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre durutarak gündüzleri geceleri durutarak adanmışlığı, mertliği, yüceliği damıtıp sevdalarına neferi toprağa aşılamaya gidiyor arkadaşlarım Bulutlar da hafif mi kar taneleri kadar özgürlüğün borcu mu ödeniyor yaralar mı açılıyor yoksulluğa ezilmişliğin isyanı mı sesleniyor Ah gidiyor işte gidiyor göz göre göre birer rüzgâr uğultusu bırakarak yanan ateşe Yazar : [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] | |
|
Etiketler |
Özgürlük |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Ahmet Kaya – Denizin Ardı Özgürlük | CORDON BLEU | A, B, C, Ç | 0 | 06 Eylül 2020 08:15 |
Dağın Ardı Aşkşehir | Sır | Kitap Tanıtımları | 0 | 25 Ağustos 2019 13:55 |
Samsung'tan ardı ardına yenilikler | Dilara | Samsung | 0 | 24 Mart 2009 19:13 |
Ardı Arkası KesiLmiyor :D | MeGaBytE | Komik Loglar | 5 | 08 Temmuz 2007 14:49 |