08 Ekim 2010, 01:46 | #1 | |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| On dört asırdır okunan bir şiir Bir şiir daha başlıyor. Ama bu, asırlık bir şiirdir. Hiç birbirimizden sevgi görmemiş gibi…”<BR>On dört asırlık bir şiir. Peygamber sohbetinin Şiirleşmiş ifadesidir. Şimdi o güne gidiyoruz. Yine bir yolculuğa çıkıyoruz. Yeni bir yolculuğa… Zaman ötesi zamanda Ulvi bir vakitteyiz Ve sanki biz, şimdi Asr-ı Saadetteyiz. İzhir ve celil otlarının o hoş kokusu yayılır. Mecenne sularının sesi gelir uzaktan Şame ve tufeyl dağları ninni söyler sahraya. Herşey uysaldır. Herşeyde nazlı bir gül edası. O’nun edası… Ve O’nun sohbeti.Dinleyenler sahabe topluluğu. Sanki başlarında bir kuş var, Ve sanki o uçmasın diye pür dikkât O’nu dinliyorlar. Aileden, maldan ve amelden bahsediyor. Sohbet bitince Abdullah b. Kürz izin istiyor; “Ya Rasulallah! Anlattıklarınızı şiir halinde söyleyeyim mi? İzin verir misiniz?” Hz. Peygamber; “Olur.” Buyuruyor. Ve Abdullah b. Kürz şiirine başlıyor. Ailem, yaptıklarım ve ben sanki üç kardeşiz. Ölüm yaklaştığında onları çağırıp konuşan biri gibiyiz. Adam kardeşlerine der ki; “Ölüm kapımı çaldı! Bana yardım edin. Geri dönülmez bir yolculuk başlıyor. Uzun ve güvenilmez. Bu hal karşısında bana nasıl yardım edebilirsiniz?” Malı der ki; “Benden ayrılmadığın sürece Her isteğini yerine getiririm İstediğini benden şimdi al. Çünkü yakında ben, savrulan kumlar arasına katılacağım.Başka insanların olacağım. Beni sonraya bırakma, harca. Hızla yaklaşan ölüm gelmeden, Elini çabuk tut, hayır yap.” Ailesi de şöyle der; “Ben seni cidden sever, Gücümü kuvvetimi senin için harcar, iyiliğini isterim. Ama iş ciddileştiğinde senin için ölemem! Ardından göz yaşı dökerim, Yüksek sesle ağlarım, Seni hayırla yâdederim. Cenazende bulunur, Gireceğin kabre kadar, O son durağına kadar, Hasretle tabutunu taşır, Sanki aramızda hiç bir şey yokmuş gibi, Hiç birbirimizi sevmemiş gibi, İşte insanın ailesi! İşte desteği. Ve işte gerçek yüzü. Sonra ameli konuşur insana; “Ben, senin kardeşinim” der “Sarsıntıların dehşetli anında benim gibi bir kardeş bulamazsın. Benimle mezarda karşılaşacaksın. Orda seni savunacağım. Hesap günü, ağır gelmesi için gayret gösterdiğin kefeye oturacağım. Beni unutma, değerimi bil! Ben üzerine titreyen merhametli bir öğütçüyüm. Seni hiç bir zaman yalnız bırakmam. İşte senin amelin! Vuslat günü kavuşacağın güzel amellerin!” Abdullah bu şiiri okuyunca, Rasulullah ve arkadaşları ağladılar. İşte o günden sonra, Hz. Abdullah, Ne zaman ki bir topluluğun yanından geçse Kendisini çağırır, şiirini okumasını rica ederlerdi. O da okurdu. Ve yine göz yaşı. Yine çağlayan sahabe yürekleri! Bu şiir asırlık bir şiirdi. On dört asırdır okunan bir şiirdi. Peygamber sohbetinin, Şiirleşmiş ifadesiydi Dursun Ali Erzincanlı | |
|
Etiketler |
asırdır, bir, dört, okunan, şiir |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
14 asırdır süren düğün | yaSmin | Haber Arşivi | 0 | 31 Mart 2018 09:08 |
9 asırdır çürümeyen beden artık görülemeyecek | Desmont | Haber Arşivi | 0 | 18 Aralık 2014 18:32 |
Namaz, Dört Şeyi Dört Şekilde Bize Yeniden Kazandırır: | Sır | İslamiyet | 0 | 01 Kasım 2010 17:51 |
Asırlardır Bozulmayan Ceset (14 Asırdır Sağlam) | Candy | Esrarengiz Olaylar | 0 | 08 Mayıs 2010 13:36 |