09 Eylül 2010, 10:49 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Nazım Hikmet / Bayram Gecesi. Yalan… Bir yalan kadar gerçek herşey. Ya da bir yalan kadar hiçbir şey. ...Yıllar önce para kazanmak için burdan gidişim. Ve para dışında herşeyi kaybetmek kadar yalan. Babamın öldüğü yalan! Ve senden arda kalan bomboş bir ev kadar yalan. Yalan, yalan… Bayram sabahı ailece yapılan sabah kahvaltılarına özlemdi. Kapıyı çalacak çocuklara bir gün evvelden hazırlanırdı hediye mendiller ve lokumlar. Mahalle arasına kurulan seyyar lunaparklar, macunlar ve pamuk helvalar. El öpenlere el öpenlerin çok olsun derdi büyükler. Ama onların çok olmayacaktı el öpenleri. Çünkü her geçen bayram biraz daha azalacaktı öpülen eller. Ve her geçen bayram biraz daha azalacaktı biten dargınlıklar. Bayram gelmiş kime ne anam garibem diye bir türkü duyulacaktı memleketten. Ve bayram bile bayram olduğuna pişman olacaktı belki… Ama yine de o türküyü dinleyerek eriyecekti yollar. Gurbetten sılaya bir yolculuk değildi bizimkisi. Bir ömürdü iki şehir arası, bir ömürdü iki ülke hatta iki dünya arası. Hep bir gün bu hasret bitecek ve herkes köyüne geri dönecek diye süren, Ama kimsenin hiçbir zaman köyüne dönemediği bir yolculuktu bizimkisi. Ha bu gece bayram gecesi, Ha her gece bayram gecesi. Bu gece bayram gecesi. Her taraf mavi, pembe, mor… Bu gece bayram gecesi. İçim içime sığmıyor. Görünüyor suyun dibi, Mahalle, komşular falan… Her şey bıraktığım gibi. Babamın öldüğü yalan! Dilini ve dinini bilmediğimiz sabahlara uyanırım. Yabancı yüzler görürüm yabancı sokaklarda. Tanıdık acılar çeker, tanıdık sevdalar ararım. Buralar hep soğuk, oralar değişmekte sanırım. Hasret, acı ve sevda iki ülke arası. Kapıkule’den sonrası düğün, bayram havası. Yıllardır söyleyip durduğum hep, Ben gurbette değilim anam, gurbet benim içimde şarkısı. Düğünler ve bayramlar memlekete taşındı önce. Sonra taşınmazlar arasına girdiler birer birer. Ne düğünler ne bayramlar ne çocuklar ne de torunlar taşınır oldu. Günden güne, yavaş yavaş eridi birgün memlekete dönebilme derdi. Ve yıllar geçti aradan, Adamın biri yıllar önce çocukluğunda bırakıp gittiği memlekete geri geldi. Ama hali garipti. Dönüp de bulmamak vardı seni. Buralardan gitmiş olacağın aklımdaki son ihtimaldi. Son ihtimaldi adresinin değişikliği. Şaka mıydı, kader miydi? Neden bomboş evimiz şimdi? Bu gece bayram gecesi. Her taraf mavi, pembe, mor… Bu gece bayram gecesi. İçim içime sığmıyor. Görünüyor suyun dibi, Mahalle, komşular falan…
__________________ Büyümeden yaşlandım ben.Hayat; ilk gördüğüm insanların,ilk gördüğüm gibi olmadıklarını öğretti. Kahraman Tazeoğlu | |
|
Etiketler |
bayram, gecesi, hikmet, nazım |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Nazım Hikmet’in hiç bilinmeyen şiiri '120. Yaş Gününde Bilinmeyen Yönleriyle Basın Nazım' sergisinde | CyBeR | Kültür ve Sanat | 2 | 03 Şubat 2022 19:19 |
Nazım Hikmet | yeSa | Şairler / Yazarlar | 1 | 20 Aralık 2020 12:58 |
Nazım Hikmet Ran / SEN! | Olina | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 1 | 29 Ekim 2011 18:48 |
SeN... ( Nazım Hikmet Ran) | Sevda | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 1 | 28 Kasım 2010 04:58 |
Nazım Hikmet / Sen | Candy | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 30 Eylül 2010 18:23 |