14 Mart 2009, 16:57 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Çıkmaz BedenLere Giriyor Ruhum Sancısıdır gecenin yüreğim, kanadıkça açılan bir çift yara gibi gözlerinde şehirler ölür, şehirler yanar, sokaklar devrilir Tanrılar üstüne. Ve her yol, sol cebimdeki uçuruma çıkar... Kuşlar var; deniz kokusunu kendine huy edinmiş gözlerinde, mavi uykularımı bölen martı çığlıkları... Avcumdan melek kanatları sökülürken göğün şarabından kanım damlar. Düşlerden yaptığım limanlara rüzgarlar yelken umutları getirir. Baş harflerin kazınır ömrüme. Denizlerin dolanır. Boğulurum; dalga dalga saçlarından hiçbir evrende rastlamadığım kanat sesleri geçerken. Rıhtıma çıkmış ruhlar ağlar hırçınlığına. Fırtınamın kendine ait harfi bile olmayan bir dilde tüm okyanusların merhabası karşılar ilk gözyaşımı. Yaktığım denizlerin dumanında göz gözü görmez. Gözüm kimseyi görmez! Hatırla. Mevsim hep bahardı seninle. Hep sonbahar... Sen uyurken, günbatımının kızıllığını içimizdeki o derin siyah törpülerdi. Rüyalarının son konuğuydum belki de. Sözcüklere kaderin yazgısını giydirir işgal ederdik masalları, Tanrı uyanınca. Telaşlı renklerin karanlığıma tutsaklığındandı zindanlarının boyası. Her bileğim ayrı ayrı kelepçeli! Çıplaktı sırrı dökülen aynalara düşen yansımam. Ve satırbaşların tenimi kesebilecek kadar aksiydi. Yüzümde sevginin ıslaklığı gezinirken, mor merdivenlerden inen buz ikliminin ıssız bir kapı aralığında güneşi bulması kadar imkansızdı yağmurlarının gözlerimde devretmesi. Avuç çizgilerime basa basa vardığım bu satırlarda biriken tüm harfler tutsak. Yüreğime bir var bir yok dikilmiş gardiyanlar eşliğinde kaçarken duygularım, eşgali bozuk gecelerin kuytu yerlerinde gizlenen körebe oyunlarım da cehenneme akıtıyordu ateşini. Dudaklarım... Onlar canlı değildiler. Dirilmeyecektim! Seninle denkleşemediğimiz düşlerin matematiğinde kaybettim sonra ne denli bilinmez oluşunu. Unuttum. Küstüğüm çıkmazların kenarına çekilmiş kaldırımlarla süsledim yalnızlığımı. İçinden çıkılmaz akşamlara belki biraz daha doğarım umuduyla batan her gün sonu görülmez bir koridorda başrolüydü bu tatsız oyunun; sağda figüranlar, solda imlası bozuk vakitler cemiyeti... Yelkovanını zar zor yamadığım bir saatte akrep zehrinin, dakikalarca tutulmuş köşeleri kapmasının ardından ruhunu kundakladım! Gözlerimi yumduğum darağaçlarını yüzden geriye defalarca yitirdim üstelik. Affet, bu oyunda çocukluğum saklanacak bir yer bulamadı... alıntı | |
|
Etiketler |
bedenlere, cikmaz, Çıkmaz, giriyor, ruhum |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Bazı İnsanların 'Canavarımsı' Bedenlere Karşı Duyduğu Anormal Bir Cinsel İstek | CORDON BLEU | Kişisel Gelişim | 2 | 02 Ocak 2023 22:38 |
Ruhum Uçuyor.. | Hümaşah | Amatör Şairler | 6 | 21 Kasım 2019 14:23 |
Ruhum | HANDSOME | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 13 Şubat 2012 01:07 |
Ruhum değişmiş be.... | Frozen | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 15 Şubat 2011 16:01 |
Öyle Bir Dem Ki Ruhum | Sır | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 2 | 08 Şubat 2011 18:58 |