[MeftuN]

Dünya ve Türkiye gündemine dair kısa bir bakış...

Aslında tüm mesele küresel sermayenin Çinin başarılı ekonomik kalkınma yapabilmiş halk hareketinden korkmasından kaynaklanmakta.. Sovyetler Birliğini yıkarken Suudi arabistana petrol arzı uygulama baskısı yapıp bunda başarılı olup Sovyetlerin nefes borusunu tıkayınca nasıl ki Sovyetleri yıktılarsa ise, aynısını şimdi değişik yolla Çine yapmaya çalışıyorlar. Çinin enerji tedarik yollarını kesip üretimini azaltma ve sistemi işler olmaktan çıkarmaya çalışıyorlar. Küresel sermaye ve emperyal güçler böylece dünyanın başka yerinde doğacak halk hareketinin önünü kesmeye çalışıyor.. Küresel sermaye emperyal ülkelerin güç olarak hareket etmesi noktasında bu devlet aygıtları ile güç mücadelesine girerken normalde kavga ederken, bu çin ve diğer ülkelerin ezilen halklarının birleşmesi noktasında birleşip bunun gerçekleşmesini istemiyor. Böyle olursa kendi saltanatları riske gireceğinden çin ve diğer yerlerdeki bu birleşik ve güçlü halk hareketlerini yıkmaya sekteye uğratmaya çalışıyorlar... Bahaneleri Çinde insan hakları ve demokrasinin olmadığı bireysel hak ve özgürlüklerin yansıtılmadığı totaliter rejim olduğu yönünde. Oysa kendisinin yani amerikanın kendisinin dünyanın geri kalmış bıraktırılmış ülkelerde darbe yaparak bu ülkelerde insan hak ve özgürlüğü bırakmadığı kabarık kötü sicili ile hafızalarda... Bu darbeleri yaparken sarıldığı kimyasal silah veya atom bombası üretiyorlar yalanını artık dünya insanları yutmuyor ve ne amerika nede diğer batılı ülke vatandaşları bu ülkelerde rahat hareket edip yatırım yapamaz duruma geldiler.. Afrikada halklar batı yerine yeni emperyal ülke Türkiye ye hem dini yönden hemde daha önce Türkiyenin Sivil toplum kuruluşlarının gelip buralarda sondaj vurup halklara su çıkarması sayasinde yeşil ışık yaktı. Bir kaç yıl öncesine kadar afrikada 10 adet olan büyük elçilik sayısı şimdilerde 50 den fazla.. Lakin Türkiye her gelişmemiş kapitalist ve totaliter rejimlerde olduğu gibi yolsuzluk sarmalına girmiş durumda. Yolsuzluk ve saray harcamaları öğle seviyelere geldi ki ülke ekonomisini tehdit eder hale geldi bu durum. Tüm stratejistlerin hem fikir olduğu "eğer emperyal bir güç olacaksan savunma sanayi ve ordu gücünün yanında ekonominin de sağlam temele oturmuş olma koşulu" ne yazık ki ekonomi ayağı türkiyede yok. Buda ülkeyi kaosa ve sürükleyecek nedenleri beraberinde getiriyor. Ekonominin kötüye gitmesinin nedeni güven sorunun yanında adaletinde siyasallaşmış olmasından kaynaklanıyor... Tüm bunlar Türkiyeyi haiti gibi ceberrut bir ülke durumuna sokarken bu ülkede güven ve adalet duygusunun kaybolmasının faturasını tüm ülke birlikte ödüyor.. Ülke adalet ve insan haklarında dünyada artık ilk 100 de bile değil. Tüm bunlar olurken ülkeyi yönetenler sandalyelerini korumak için her türlü hileye başvuruyor demokrasiyi katlediyorlar. Siyasi tutuklu insanlar bu duruma tuz biber ekiyorlar... Hele hele içişleri bakanlığının İBB ile gerilen ipleri imam oğlunun da çıkıp bu işin altında başka kokular var demesi akla İstanbul belediyesine kayyum atama ihtimalini getiriyor. Böyle olursa zaten yüksek istimal iç savaş olur. Gezide kürtlerin vermediği destek bu sefer alınırsa ortada kazanını olmayacak bir ortam hasıl olacaktır.. Zira kim kazanırsa kazansın Türkiye kaybedecek. Neden istanbulda ki kayyum ataması büyük riskler taşıyora gelirsek şimdiye kadar süte düşen kurbağa örneğinde olduğu gibi CHP kendisinin ve ülkenin yanıp haşlanmasına seyirci kalmaz. Bu kayyum işi adaların imar yetkisinin alınması gibi sesiz karşılanmayacağı kanaatindeyim. Şayet CHP bu büyük zokayıda hazmedip yutarsa Büyük seçimde iktidarın her türlü oyununu kabul edeceği anlamını taşır. Yalnız Chp bunu sineye çekse bile, bu sefer dolar 50 tl yi geçip ekonomi öğle tepe taklak olur ki bu sefer Akp'li seçmen de büyük oyuna dahil olur ve iktidar bunun altında kalır. İki ucu değil her tarafı pis bir oyun. Derhal iç işleri bakanlığının soruşturmayı çekip, sakinleşmesi için morfin verilen ekonomiye soluk aldırmalıdır Ekonomideki. iyi beklenti, iktidarın bu soruşturmayla kendi ayağına sıkması ile eşdeğerde bir etki yaratacaktır. Umarım Sihayı ürettirten ve "şimdilik" olsada ekonomiyi rahatlatan beyin bu işe girişmez...