Çevrimdışı

Eee...sey, konumuz tanri'nin varligi mi ? Yoksa olumden sonra yasam mi? Benim kafam cok cabuk karisiyor burada...

- bakkal amca olumden sonra hayat var mi?
- yok... Ama tadelle var istersen

Yalniz baslik cok eglenceli bir hale donusuyor :) tabi sadece izlerken...

__________________
You will naturally be submissive to a man that you trust to lead, even if you're a alpha female!

 

Çevrimdışı

Sevgili @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] öncelikle saygın ve seviyeli yorumun için teşekkür ederim. Şu an buradaki tartışma ölümden sonra yaşam olup olmamasından çıktı, ayetlerin doğruluğu ve yanlışlığına ya da Müslümanlığı ve dini sorgulamaya kadar gitti. O yüzden bu kargaşa da bir şeyler demek istemiyordum ama yazdığın için ben de bir şeyleri söyleyeyim. Kesinlikle yine birilerine saldırmak gibi bir düşüncem yoktur.
Ben böyle bir yaratıcıya inanmıyor olabilirim ama benim gibi düşünmeyen ve inanan milyonlarca insanı reddetmiyorum. Bu dünyada herkes inandığı şeyi yaşar ya da inanmak istediği şeyi. İnsanın kim tarafından ve nasıl donatıldığını bilmemizin ben mümkün olduğunu düşünmüyorum. Soyut bir dünyayı sizler kadar kabul etmediğimden kaynaklanıyor bu. Evet insan bir şeylerle donatılmış ama her insan aynı şekilde ya da aynı seviyede, aynı mükemmellikte donatılmamış. Burada o zaman yaratıcının birilerine daha en başında haksızlık yaptığını düşünürüm ben. İnsanlar bir oluşumdan geliyor bana göre, geçmişten bugüne gerçekleşen birçok olay sonucunda ya da bizim daha farkına varamadığımız bir şeyler sonucunda oluşuyoruz. Kendi düşüncelerim içinde de yineliyorum, farkında olmadığımız ve olamayacağımız birçok şey var ve insanlar farkında olmadığı bu şeyin adına Allah demiş. İnsanın yaratıldığına dair birimizin bir bilgisi var mı? Yok. Benimde yok, yani bunu reddederken biz böyle olduk, şöyle olduk demiyorum. Sadece benim açımdan bunun böyle olmadığını ifade ediyorum. Hayal gücümüz belki de bunun için vardır.
Ben çıkıp siz boşa çabalıyorsunuz dersem, size saygısızlık etmiş olurum ama ben kendim buna inanmadığım için böyle bir şeye çabalamıyorsam, bu çabanın da kendimce boş olduğunu görürsem fikrimi beyan etmiş olurum. Elbette inanan insanlar çabalarının karşılığını da alacaklarına inanırlar ama dinler çok fazla değişime uğramıştır. Kur'an bile günümüze gelene kadar birçok değişikliğe uğramıştır ki, @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]'ın da dediği gibi, insanların uydurduğu ve inanmak istediği çok şey vardır. Kendini Allah katında rahat hissetmek isteyerek, bunu layığıyla yapan insanlara da saygım vardır ama her konuşmanın sonunu dini bir olguya, ayete bağlamayı da yersiz buluyorum. Yersizlik inandıkları şeyin ne olduğunu anlayamamalarından kaynaklanıyor, bunu farklı şekilde kullanan birçok insanı gördüğümde de bunun bir yalan olduğunu düşünüyorum. Birisi 5 vakit namaz kılarak kendini iyi hisseder, ben 5 vakit farklı şeyler düşünerek kendimi iyi hissederim mesela ya da oruç tutar biri, kendince aç olanları anlamak ister ya da insanlar buna türlü türlü anlamlar yükleyebilir orası kendilerine kalmış. Ben tutmam ama aç insanları düşünerek onlara yardım ederim. Yani birçok şeklide örneklendirebiliriz bunu. Bu kadar farklı insanın bir yaratıcının eseri olduğuna inanmadığım için yorumlarımda bu yönde oldu. Bu farklılıkların, ayrılıkların altında yatan insanın oluşumundaki evrelerdir. Daha uzun yazarak, daha çok şeyden bahsetmek istiyorum ama o zaman da olay iyice büyüyor ve sıkıcılaşıyor.
İnan da inanmayan da aynı şekilde hayatını sürdürüyor, ne ben inanmıyorum diye çarpılacağım ne başkası inanıyor diye benden daha iyi bir hayatı olacak. Ötesini bilmemiz mümkün değil, önemli olan bugünde, şu anda, bulunduğumuz yerde nasıl yaşadığımızdır. Şu an somut olarak insanız, varlığımız var ve bu yüzden benim gibi düşünmeyenleri reddetme şansım yok, insan olarak ama düşünceler soyut olduğu için bunu reddedebilirim diyerek bitireyim.
Benim amacım buraya çıkıp '' Allah yok, din yalan ehehe '' diyerek, çocukça laflar etmek değildir, fikrimi sunmaktır. Yeterince net olduğumu düşünüyorum.
Tartışma platformu evet ama koca bir bilinmezliğin ortasındayken birbirimizi bu kadar hırpalamanın da bir manası yok, genel konuşuyorum burada. Herkes inandığını sonuna kadar savunabilir ama inanılan şeyler farklı olabilir. Bu farklılığa açık olmak gerekir, tahammül önemli.
Teşekkür ederim tekrardan.

__________________

If you can't measure it, it doesn't exist.

 

Çevrimdışı

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] o zaman sen de inancsızlıkla istediğini yapabileceğin, hayatı sınırsız yaşayabileceğin için dinden korkup, dini inkar edenlerdensin. Ha bir de artık deist, ateist, agnostik vs vs cok popülerlesti, havalı geldiği için de inkar ediyor olabilirsin. Senin varsayımın var ise benim de olabilir değil mi?

Valla eğer ben Allah'ı kandırıyorsam bunu tabiki görüyor, ama sen haksızsan senin hiç kurtulusun yok. Yazık sana, tutunacak bir dalın bile yok, bu dünyadaki tüm adaletsizliklerin kişiye kar kalacağına inandığın halde için rahat yaşayabiliyorsun. Korktuğunda, ya da üzüldüğünde sığınabileceğin hiçbir maneviyata sahip değilsin. Sarılabileceğin tek şey alkol şişeleri, ya da kadın bedenleri olur o anlarda sanırım. Yani geçici zevkler. Japonyada intiharlar neden çok biliyor musun? Maneviyatsızlıktan. Maneviyatsızlık hazımsızlık yaşatır bir süre sonra, bu dünyadaki çirkinliklere dayanamaz, yaşadıklarına katlanamaz ve ölmek ister korkusuzca insan. Sende o da yok.

Öyle posta böyle cevap verebilirim. Sakın bana saygısızlık ettin, hakaret ettin demeyin!! Sen kimsin de bana saçma sapan bir yakıştırma yaparsın. Ben ayeti çarptırdın dedim, sen benim inancımın boyutu ve sebebine kadar her şeye saldırdın, kendince yorumladın. Cidden yazma artık.

 

Çevrimdışı

İnkâr edenler: "Bu Kur'ân-ı dinlemeyin, okunurken gürültü yapın, belki üstün gelirsiniz" dediler. (FUSSİLET/26)

Ve kalblerinin üzerine, Kur'ân'ı anlamalarına engel perdeler geçiririz ve kulaklarına bir ağırlık veririz. Rabbini Kur'ân'da bir tek olarak andığın zaman da ürkerek arkalarına döner kaçarlar. (İSRA/46)

Onlar ki, Allah yolundan döndürmeye çalışırlar ve o yolu eğri büğrü yapmak isterler. Üstelik onlar, evet onlar ahirete de inanmazlar. (HUD/19)

Onlar, Allah'tan başka birtakım ilâhlar edindiler. Güya yardım olunacaklar. (YASİN/74)

Fakat Allah, kendilerine salih bir evlat verince, her ikisi de tuttular verdiği evlatlar üzerine ona ortak koşmaya başladılar. Allah, onların koştukları şirkten münezzehtir. (A'RAF/190)

O gün ki, hepsini mahşere toplayacağız, sonra da o şirk koşanlara "Haydi yerlerinize! Siz de, ortak koştuklarınız da!" diyeceğiz. Artık aralarını iyice açmışız. O ortak koştukları şeyler, "Siz bize tapmıyordunuz ki." diyecekler. (YUNUS/28)

Onların çoğu şirk koşmadan Allah'a iman etmezler (imanlarına az çok bir şirk karıştırırlar). (YUSUF/106)

Allah'ın nurunu ağızlarıyla söndürmek istiyorlar, Allah da razı olmuyor. Fakat kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlamayı diliyor. (TEVBE/32)

Âyetlerimiz kendilerine apaçık olarak okunduğu zaman, o kâfirlerin yüzlerinden inkârlarını anlarsın. Neredeyse, kendilerine âyetlerimizi okuyanlara saldıracaklar. De ki: "Şimdi size ondan daha kötü olanını haber vereyim mi? O, ateştir. Allah bunu kâfir olanlara vaad buyurdu. O ne kötü bir dönüş yeridir." (HAC/72)

Onlar ki, beni hatırlatan âyetlerimden gözleri bir örtü içindeydi. İşitmeye de tahammül edemiyorlardı. (KEHF/101)

Kur'an hakkında şüphe içindedirler
İnkâr edenler de, kendilerine ansızın kıyamet gelinceye veya akîm (kısır) bir günün azabı gelinceye kadar, Kur'ân'dan şüphe etmekte devam edip giderler. (HAC/55)

Dini ve iman edenleri alaya alırlar
Bir mucize gördükleri zaman da eğlenceye alıyorlar. (SAFFAT/14)

Bir mümin hakkında ne bir yemin gözetirler, ne de bir antlaşma. Bunlar işte böyle haddi aşan kimselerdir. (TEVBE/10)

Onlara: " Allah'ın indirdiği (kitabı)ne ve peygamber'e gelin" dendiği zaman:" Atalarımızı üzerinde bulduğumuz şey bize yeter" derler. Ataları bir şey bilmeyen ve doğru yolu da bulamayan kimseler olsa da mı? (MAİDE/104)

Tehdit ederek, inananları Allah yolundan alıkoyarak ve o yolun eğriliğini arayarak öyle her yolun başında oturmayın. Düşünün ki siz az idiniz de O sizi çoğalttı. Bakın ki bozguncuların sonu nasıl olmuştur. (A'RAF/86)

Allah ve din hakkında bilgileri olmadığı Halde tartışırlar
Hem müşrikler dediler ki: "Hayat, ancak bu dünya hayatımızdan ibarettir. Ölürüz ve yaşarız. Bizi ancak geçen zaman yokluğa sürükler. Halbuki onların bu hususta hiçbir bilgileri yoktur. Onlar, sadece böyle zannederler. (CASİYE/24)

Görmediniz mi ki, Allah göklerde ve yerde ne varsa hepsini sizin hizmetinize vermiş, gizli ve açık olarak nimetlerini üzerinize yaymıştır. Bununla beraber insanlar içinde kimi de var ki, ne bir ilme, ne bir mürşide ve ne aydınlatıcı bir kitaba dayanmaksızın Allah hakkında mücadele ediyor. (LOKMAN/20)

İnsanlardan kimi de vardır ki ne bir bilgiye, ne bir delile, ne de aydınlatıcı bir kitaba dayanmaksızın Allah hakkında tartışır. (HAC/8)

Bayağı insanlardan kimi de vardır ki, bilgisizce Allah yolundan saptırmak ve onu eğlence yerine tutmak için laf eğlencesi (veya boş söz) satın alırlar. İşte onlar için aşağılayıcı bir azab vardır. (LOKMAN/6)

Onlara: "İnsanların (müslümanların) inandığı gibi inanın." denilince, "Biz de o beyinsizlerin inandığı gibi mi inanacağız?" derler. İyi bilin ki, asıl beyinsiz kendileridir fakat bilmezler. (BAKARA/13)

Allah kimi hidayete erdirmek isterse, onun gönlünü İslâm'a açar. Kimi de saptırmak isterse, sanki göğe yükseliyormuş gibi, göğsünü dar ve sıkıntılı yapar. Allah, inanmayanları işte böyle pislik içinde bırakır. (EN'AM/125)


Asırlar önce indirilen / inanmayanlar için araplar tarafından yazılan veya bir şekilde yazıldığına inanan insanlar görüyorsunuz ki bu kitapta apaçık iman etmeyenlerin kuracağı cümleler hal ve hareketleri yazıyor. Bende bu yazılan gibi yaşayan insanları gördükce imanım dahada kuvvetleniyor. Kurana daha çok inanıyorum. ALLAH ın delili olmak isteyen nede çok insan var.

 

Çevrimdışı

@[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] herşeyi kendi ağzında söylediğin halde hiç birşeyin farkında değilsin,

Sen çıkarlar üzerine kurulmuş bir dünyada yaşıyorsun, sen bu dünyada iyilik yaparak cennete gitme vaadi işe yaşıyorsun.

Ben ise, hiç bir çıkar beklemeden bir cennet vaadine inanmadan karşılıksız ve hiç bir kar amacı gütmeden iyilik yapıyorum.

Başka insanların yaptığı kötülüklere mani olamasam dahi, yaptığım iyilikler benim için yeterince rahatlatıcı ve çok büyük bir maneviyata sahip olmamı yeterince sağlıyor. Sen olmayan bir varlığa inanıyorsun, ben olan şeylere inanıyorum, merak etme tutunacak çok fazla dalım var benim. arkadaşlarım, dostlarım, ailem, köpeğim kedim, deniz, kum, taş, sopa, ağaç herşey bak tutunup sarılabilecek çok şeyim var kısacası.

Senin bana var olduğunu kanıtlayamadığın birşeyin, benim yok olduğunu kanıtlamama hiç gerek yok zaten.

Ben hiç bir dine inanmıyorum, yaratıcıya inanmıyorum ama her ay maaşımın bir kısmını düzenli olarak körler derneğine bağışta bulunuyorum. Hiç bir kar ve çıkarım yok, sadece onların karanlık dünyalarına biraz aydınlık katabilmek için.

Günde beş defa eğilip kalkıyorsun, zekat veriyorsun fitre veriyorsun, sana bir vaat olmasa verir misin ? ben sana söyliyeyim babayı verirsin.

Sevap istemiyorum, karşılığında birşey istemiyorum, cennette akan sular, nehirler, huriler istemiyorum.

öldüğüm zaman yok olmam bana yetiyor. sizin gibi çıkarlar üzerine kurulmuş bir dünyam yok benim!

Bu arada ben alkol almıyorum. Hem içerim de kadın bedenine de sarılırım sanane ? terbiyesiz.

 

Çevrimdışı

Yazın Çizin Mahşer Günü Söz Zaten Bizde Olacak Bol Bol Tartışırız : )

 

Çevrimdışı

Bence başka tartışma konusu açılsın da, arkadaşlar ayetleri tek tek incelesin, içleri rahat etmeyecek. Nerden nereye geldi olay, düşünceleri ifade edene de saldırılıyor.
Kimse sizden hangi ayette ne anlatıyor, hangi ayet ne anlama geliyor diye bir bilgi istemedi ki, tartışma konusu belli, 2-3 insan konuda fikrini beyan etti diye olana bak. Dinin hoşgörü kısmını da öğrenebilseymiş insanlar iyi olacakmış, orayı atlamışlar.

__________________

If you can't measure it, it doesn't exist.

 

Çevrimdışı

Konu 'tartismadan ziyade, kavga konusu' olarak devam ediyor. Bu hos bir durum degil. Zaten yazmak gibi bir dusuncem yoktu sadece yazdiklarina harfiyen katildigim ve bunu belirtmek icin tekrar konuya mudahil oldugum @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...], @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ve sevgili asabiyet seli, @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] yazdiklarinizin altina imzami atiyor, sevgiyle selamliyor ve de gidiyorum.
NOT: Herkes kendi inanciyla yalniz kalsin, o inanc gelecegini belirlemeye yeter. Fazlasi var mi? YOK.
+ Herkesin dusuncesine saygimiz sonsuz, bilin istedi(k)

__________________
Exy..

 

Çevrimdışı

aaaa Pragmatist dedi arkadas :) ben birsey belirtmeden gecemiycem Japonya'daki eylemler intihar degil "harakiri"dir ve dusundugunuzun aksine maneviyatsizliktan degil, zira manevi duygularindan ve onurlarindan oturu seciyolar "harakiri" yi... yani orneklemek gerekirse... Japonya birinci dereceden deprem bolgesi olmasina ragmen deprem oldugunda olen elli kisi icin, sorumluluk duyan diplomatik insanlar bu yola basvurabiliyolar... bundan paha bicerseniz eger, japonlarin manevi degerlerini anlayabilirsiniz... Lutfen japonlari karistirmadan devam edelim :)

imza
Fahri japon atesesi :)

__________________
You will naturally be submissive to a man that you trust to lead, even if you're a alpha female!

 

Çevrimdışı

Rahmetinin önünde müjdeci olarak rüzgarları gönderen O'dur. O rüzgarlar, yağmur yüklü bulutları yüklenince, onu kurak bir memlekete gönderir, sonra onunla yağmur yağdırır ve onunla her çeşit ürünü yetiştiririz. İşte Biz, ölüleri de böyle diriltiriz. Gerekir ki düşünür, ibret alırsınız. (A'RAF/57)

O, ölüden diri çıkarır, diriden ölü çıkarır ve toprağa ölümünden sonra hayat verir. Sizler de işte öyle çıkarılacaksınız. (RUM/19)

Allah, kendisine mülk verdi, diye Rabbi konusunda İbrahim'le tartışmaya gireni görmedin mi? Hani İbrahim: "Benim Rabbim diriltir ve öldürür" demişti; o da: "Ben de öldürür ve diriltirim" demişti. (O zaman) İbrahim: "Şüphe yok, Allah Güneş'i doğudan getirir, (hadi) sen de onu batıdan getir" deyince, o inkarcı böylece afallayıp kalmıştı. Allah, zalimler topluluğunu hidayete erdirmez. (Bakara Suresi, 258)

Sizi geceleyin öldüren (uyutan) ve gündüzün 'güç yetirip etkilemekte (yapıp kazanmakta) olduklarınızı' bilen, sonra adı konulmuş ecel doluncaya kadar onda sizi dirilten (uyandıran) O'dur. Sonra 'en son dönüşünüz' O'nadır. Sonra yapmakta olduklarınızı size O haber verecektir. (En'am Suresi, 60)

O'nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Andolsun onlara: "Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz" dersen, inkar edenler mutlaka: "Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" derler. (Hud Suresi, 7)

Ölüdürler, diri değildirler; ne zaman dirileceklerinin şuuruna varamazlar. (Nahl Suresi, 21)

Olanca yeminleriyle: "Öleni Allah diriltmez" diye yemin ettiler. Hayır; bu, O'nun üzerinde hak olan bir vaidtir, ancak insanların çoğu bilmezler. (Nahl Suresi, 38)

Hakkında ihtilafa düştükleri şeyi onlara açıklaması ve inkar edenlerin kendilerinin yalancı olduklarını bilmesi için (diriltecektir). (Nahl Suresi, 39)

Allah gökten su indirdi, ölümünden sonra yeri onunla diriltti; işitebilen bir topluluk için bunda gerçekten bir ayet vardır. (Nahl Suresi, 65)

Yoksa onlar, yerden birtakım ilahlar edindiler de, onlar mı (ölüleri) diriltecekler? (Enbiya Suresi, 21)

Ey insanlar, eğer dirilişten yana bir kuşku içindeyseniz, gerçek şu ki, Biz sizi topraktan yarattık, sonra bir damla sudan, sonra bir alak'tan (embriyo), sonra yaratılış biçimi belli belirsiz bir çiğnem et parçasından; size (kudretimizi) açıkça göstermek için. Dilediğimizi, adı konulmuş bir süreye kadar rahimlerde tutuyoruz. Sonra sizi bebek olarak çıkarıyoruz, sonra da erginlik çağına erişmeniz için (sizi büyütüyoruz). Sizden kiminizin hayatına son verilmekte, kiminiz de, bildikten sonra hiçbir şey bilmeme durumuna gelmesi için ömrün en aşağı ucuna (yaşlılığa) geri çevrilmektedir. Yeryüzünü kupkuru ölü gibi görürsün, fakat Biz onun üzerine suyu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her güzel çiftten (ürünler) bitirir. (Hac Suresi, 5)

Gerçekten okuyup anlamak isteyen herkes kendisinden bir parça bulacaktır kuran-ı kerimde. O ALLAH ki ölümden sonra mahşere inanmayanların kurdukları cümleleri bile anlatmıştır bizlere. Inanmak kendi tercihimiz, inanmamak kendi tercihleriniz.