16 Kasım 2009, 21:09 | #1 | |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Satılık Ülke Türkiye Satılık ülke Türkiye ve Yeni Sevr Osmanlı İmparatorluğu’nun yıkım süreci onun kökleri üzerine bina olunan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yıkım süreci ile aynı kader çizgisinde buluşuyor. Zira bu yıkım süreci 1856 yılında Islahat Fermanı ile yabancılara gayrımenkul edinme hakkı vermekle başlamıştır. Daha sonra yapılan bir dizi yasal düzenleme ile Osmanlı arazilerinin küçümsenemeyecek bir kısmı yabancıların eline geçmiştir. 2 Ekim 1914 tarihinde çıkarılan “Kanun-i Mevcudede Uhudu Atikaya müstenit Ahkamın Lağvı” hakkındaki kanunla bütün eski anlaşmalara dayanan ve yabancılara tanınan mali, idari ve adli imtiyazlar kaldırılmıştır. 7 Ocak 1924 tarihinde yeni bir düzenleme yapılarak sonrasında 18 Mart 1924 tarihinde yürürlüğe giren “Köy Kanunu” ile yabancıların köy sınırları içinde taşınmaz mal edinmesi yasaklanmıştır. Ancak son 20 yıllık süreçte, özellikle AB hayalinin başını döndürdüğü şuur fukarası siyasal iktidarların Avrupa’dan gelen baskı ve dayatmalara direnemeyerek geri adım atmasıyla, bir çok yasanın yanında Köy Kanunu’nda yapılan yeni düzenlemeler ve değişikliklerle yabancıların köylerde de mülk edinmesinin önü açıldı. Yabancıların mülk edinmesi konusunda, Bakanlar Kurulu kararı ile bir yasa, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildi. İsrail devletinin de 1948 öncesinde bu şekilde toprak satın alma yolu izleyerek, temellerininin atıldığı bir gerçek. 19 Temmuz 2003’te AB’nin isteği ile çıkarılan 4916 sayılı yasa ile yabancıların mülk edinmesine izin verildi. Bu izin AKP HÜKÜMETİ TARAFINDAN VERİLMİŞTİR. Başlangıçta daha çok Güneydoğu’da (GAP bölgesinde) görülen bu satışların, giderek ülkenin hemen hemen tamamına yayıldığı görülüyor. Bu konuda yapılan gizli araştırmaların ayrıntısında GAP bölgesinde ahudi kökenli 60 Türk vatandaşının aracılığı ile adam başı 5 bin ile 10 bin dönüm büyüklüğünde arazi satın aldıklarının altı çiziliyor. Toplam 500 bin dönüm civarındaki bu arazilerin asıl sahiplerinin ise İsrailliler olduğuna işaret ediliyor. Arazi satın alma operasyonu rapordaki belirlemelere göre ağırlıklı olarak Fırat ve Dicle havzalarını kapsıyor. Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak hedefteki öncelikli iller. Anılan bu bölgelerde giderek görmeye alıştığımız parlak tenli ve renkli gözlü ecnebi güruhun babalarının hayrına buralarda dolaşmadığı ortada. Ancak ne yapılması noktasında, nereden geldik, nereye gidiyoruz(?) diyen yok. Bu hayra alamet olmayan halin sonunda kıyamet var. İzmir’de yayınlanan “Haber Ekspres” ile Aydın “Denge” gazetelerinin haberlerine göre İngilizler Didim’de 4 bin ev satın alırken, Muğla’nın Fethiye ilçesinde ise yine İngilizler’e satılan ev ve arsa sayısının 3 bini bulduğu haberleri geliyor. Alanya’da ev sahibi olan Alman sayısı ise 7 bini çoktan geçmiş. Akan bir başka bilgiye göre Kars’ın Digor ilçesi başta olmak üzere bazı ilçelerine çok fazla ziyaretçi geliyor. ABD’li ve İsrail’li oldukları iddia edilen yabancıların, yüksek miktar paralarla geldikleri köylerde, köylülere kimi belgeleri imzalattırarak para dağıttıkları, toprakların mülkiyetini kontrolleri altına alırken bu paralarla asıl mülk sahiplerini ise işçi statüsüne indirdikleri iddiaları var. Ortadoğu’da bu toprakların bu bölümü benim diyerek Filistin’i bir köşeye sıkıştıran İsrail’in bu kez çağın koşullarına ayak uydurarak 30-40 yıl içinde aynı tabloyu Türkiye’de de uygulayacağı gizli rapora yansıyan bir başka endişe. Suyla birlikte Güneydoğu’ya giren tarım tecrübesini paylaşmak istediğini söyleyen İsrail’in gerçekte suyun ve olası zengin petrol rezervlerinin kontrolünü ele geçirmek için arazi satın aldığı, aynı raporun temel kaygısını oluşturuyor. 19 Temmuz 2003’te AB’nin emir ve dayatmalarının gereği olarak çıkartılan 4916 sayılı yasa ile yabancılara her türlü mülkün satışı sağlanmış, bu bağlamda 27 Mayıs 2004 tarihi itibariyle yabancıların eline geçen salt arazilerin toprak olarak toplam büyüklüğü ise 323 milyon 737 bin 215 metrekare. Yabancıların kontrolüne geçen ve bilinen mülk toplamı ise şöyle; Adana 264, Adıyaman 2, Afyon 6, Aksaray 27, Amasya 18, Ankara 705, Antalya 6849, Ardahan 1, Artvin 2, Aydın 1787, Balıkesir 828, Bartın 15, Batman 4, Bilecik 1, Bolu 3, Burdur 5, Bursa 4355, Çanakkale 95, Çankırı 75, Çorum 31, Denizli 16, Diyarbakır 14, Düzce 17, Edirne 136, Elazığ 60, Eskişehir 55, Gaziantep 972, Giresun 30, Iğdır 6, Isparta 27, İstanbul 9522, İzmir 3930, Kahramanmaraş 64, Karabük 1, Karaman 9, Kars 2, Kastamonu 5, Kayseri 34, Kilis 610, Kırıkkale 2, Kırklareli 37, Kırşehir 6, Kocaeli 539, Konya 62, Kütahya 3, Malatya 3, Manisa 616, Mardin 359, Mersin 1 065, Muğla 6 479, Nevşehir 169, Niğde 2, Ordu 9, Osmaniye 1, Rize 5, Sakarya 185, Samsun 125, Sinop 23, Sivas 9, Şanlıurfa 2, Şırnak 5, Tekirdağ 247, Tokat 10, Trabzon 52, Tunceli 52, Uşak 10,Yalova 528, Yozgat 61, Zonguldak 21. Bütün gelişmelere karşın 1 Mayıs 2004’te AB’ye yeni katılan ülkelerin hemen hepsi ülkelerinde yabancılara toprak satışını yasakladılar. AB ise bu yeni ülkelerini bu ayrıcalıkları, (delegasyonlar) ile birlikte kabul etti. Ancak şaşkın bir şekilde bütün emirleri yerine getiren Türkiye neden direnmiyor? GAP bölgesinde aracılar vasıtasıyla İsrail’in eline geçen arazilerin toplamı İstanbul’un yarısından daha büyük. Her vatan köşesinde açılan bu gedikler yarın daha da büyüyecek ve yabancılara Türkiye üzerinde söz sahibi olabilmeleri için birer neden teşkil edecektir. Büyük Ortadoğu planında zaten var olan Batılı emperyalistlerin ve siyonistlerin bu bölgeye yerleşme politikalarının gereği olarak, İsrail’den getirilen 250 bin yahudi kürdün Kuzey Irak’taki varlığı tescilli. Irak’taki fiili durum Arap ve Türkmen hakimiyetinden kurtarılacak bölgelerin kürtleştirilmesini, akabinde ise kürtlerin sırtından yahudileştirilmesini öngörüyor. Türkiye’nin doğu ve güneydoğusunda 20 yıldan bu yana tırmandırılan bölücü terörün hizmet edeceği ana gaye ise yine aynıdır. Bu yolla PKK, emperyalizmin silahlı taşeron örgütü, siyonizmin istikbaldeki planlarının ise acımasız ve kanlı bin piyonudur. Türkiye’yi parçalama planlarının en orijinal ve en farklı ayaklarından biri olan yabancıların gayrımenkul edinebilmelerine olanak tanıyan yasal düzenleme tamamıyla geleceği görmekten aciz ve infazı gerektirecek bir vatan hainliğidir. 80 yıl önce bütün baskı, şiddet ve askeri gücün üstün teknolojisi ile ele geçirilemeyen Türk topraklarının Batılı emperyalistlerin banknot matbaalarında basılan boyalı kağıt parçalarıyla ele geçirmeye çalıştığı bu sinsi gidişata dur demek zorundayız. Zira vatan toprakları ve çocuklarımızın istikballeri, doların ve euronun cazibesinden daha kutsaldır. | |
|
16 Kasım 2009, 21:53 | #2 |
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Satılık Ülke Türkiye birşey diyemiyceğim bu konuda ben konuştugum zaman suçlu ben çıkıyorum...
__________________ Hilalin gölgesinde adalet ol, merhamet ol, derman ol. Gazi ol, DEVLET OL. |
|
Etiketler |
satilik, satılık, türkiye, ulke, Ülke |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
En mutsuz ülke Türkiye | yaSmin | Haber Arşivi | 0 | 07 Mayıs 2014 09:27 |
Türkiye Ülke Bayrağı | Zen | Merak Ettikleriniz | 0 | 26 Kasım 2012 13:50 |
En Romantik Ülke: Türkiye! | Düş | Ah Kadınlar | 0 | 28 Kasım 2011 14:18 |
En tehlikeli ülke Türkiye! | Slipknot | Ağ, Network ve Networking | 1 | 01 Eylül 2010 22:01 |
1'inci ülke Türkiye | Feronia | IF Ekstra | 1 | 07 Mart 2010 14:20 |