26 Mayıs 2012, 18:02 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Sizde Kaç Para Var - İclal Aydın Yurt dışında iki çocuğu ve güzel karısıyla yaşıyormuş. “Buraya dönmek istemiyorum artık. İstanbul’a gelirsem mutsuz olurum diye endişe ediyorum. Arada bir uğramak, eski arkadaşları görüp özlem gidermek yetiyor bana” dedi. Gerçekten huzurlu görünüyordu. “Üçüncü bir çocuk istiyorum ama eşim artık yeter diyor” diye devam etti. “Orada kurduğum yaşam buna çok uygun aslında ama sonuçta eşim istemediği için ısrar edemiyorum. İstanbul’da yaşamamak konusunda hemfikiriz. Burada insanların neredeyse tamamı mutsuz. Yeni evlenmiştik, İstanbul’daydık, bir gün bir yemekten sonra siz neden hep paradan konuşuyorsunuz, diye sordu eşim. Doğru söylüyordu. Sonra düşündüm, gerçekten İstanbul’da ne zaman sofraya otursak konu dönüp dolaşıp paraya geliyor. Oysa orada ne kadar kazandığımı düşünerek ya da anlatarak yemek yememe gerek yok. Sade vatandaş olduğum için hiç kaygı duymadan oturabilirim bir masada” diyerek güldü. *** Kız kardeşim ve çok eski bir kız arkadaşıma bu konuşmayı anlatırken her ikisi de hak verdi. Uzun yıllar yurt dışında okumuş ve yaşamış olan kız arkadaşım da geçen yıl Düsseldorf’ta yaşadığı bir olayı anlattı. Ayağı kırıldığında gittiği fizik tedavi merkezinin sahibi olan doktor, tedavi sırasında hafta sonu bir seminere katılacağını söylemiş. Arkadaşım seminerin konusunu sorunca “para” diye yanıt vermiş doktor. “Nasıl yani?” diye sormuş arkadaşım. “Bizim kültürümüzde parayla ilgili konuşmak kabul edilir bir davranış değildir. Bu alışkanlığı yıkabilmek için, kazandığımız para ile ilgili rahat konuşabilmek, doğru ifade edebilmek için düzenlenen bir seminer” demiş doktor. “Doğrudan Ali Ağaoğlu gitmeli seminer vermeye, altüst eder Almanların dünyasını” dedim. İkisi de kahkahalar attı... Kültür farkı böyle bir şey işte... Bir topluluk para ile igili konuşabilmek için ders alırken bir başka topluluk parasının miktarı ile reklam yapan bir iş adamına “toplumsal güvenini” emanet edebiliyor. *** Yıllar önce bir Alman yayın yönetmenine danggadanak “siz ayda kaç para alıyorsunuz, sorması ayıptır” diyerek kafadan “samimiyetin” sarığını sardığım bir anım var... Kadının irkilmesini hiç unutmayacağım. Suratının ortasına hiç ummmadığı anda bir tane çakmışım gibi şoka girmişti toplantının ortasında. Mavi gözlerini devire devire bana bakarken yanımdaki arkadaşım devreye girmek zorunda hissetmişti kendini. Uzun zaman Türkiye’de yaşamış olan bir gazeteciydi. “Türkler bu konuları çok rahat konuşurlar. Herkes bir diğerinin kazancını bilmek, kendine ona göre bir değer biçmek ister. Sadece bütçesel anlamda bir fikir edinebilmek için sordu sanırım” demişti. Bu açıklama içinde bir cümleye fena takılmıştı kafam: “Herkes bir diğerinin kazancını bilmek, kendine ona göre değer biçmek ister!” Al sana yalın, net, kocaman bir gerçek! Bizi dışarıdan gözleyenin gözünde böyleyiz... Biz böyleyiz... Onlar da haksız değil, ne dersiniz? İclal Aydın | |
|
Etiketler |
kac |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
S u s t u m . . . - İclal Aydın | Sevda | Şairler ve Şiirleri | 1 | 05 Aralık 2012 17:35 |
Yağmur - İclal Aydın | Sevda | Resimli Şiirler | 0 | 23 Eylül 2012 03:42 |
Konuşamıyoruz Biz - İclal Aydın | Liaaa | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 24 Mart 2012 14:34 |
Kar - İclal Aydın | Sevda | Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler | 0 | 26 Aralık 2011 04:37 |
Umutsuz Aşk.. | İclal Aydın | Hesna | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 14 Temmuz 2009 00:20 |