IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

17Beğeni(ler)

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme: Değerlendirme: Toplam 1 oy almıştır,  ortalama Değerlendirmesi 5,00 puandır. Stil
Alt 11 Mart 2009, 01:00   #81
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Sana, Bana, Vatanıma

Sana, Bana, Vatanıma, Memleketimin İnsanlarına Dair
"Telgrafın tellerini kurşunlamalı"
Böyle değildi bu türkü bilirim
Bir de içime
-Her istasyonda duran sonra tekrar yürüyen-
Bir posta katarı gibi simsiyah dumanlar dökerek
Bazen gelmesi beklenen bazen ansızın çıkagelen
Haberler bilirim, mektuplar bilirim

Gamdan dağlar kurmalıyım
Kayaları kelimeler olan
Kırk ikindi saymalıyım
Kırk gün hüzün boşaltan omuzlarıma, saçlarıma
Saçlarının akışını anar anmaz omuzlarından
Baştan ayağa ıslanmalıyım
Gam dağlarına çıkıp, naralar atmalıyım

İçimde kaynayan bir mahşer var
Bu mahşer bir de annelerin kalbinde kaynar
Çünkü onlar, yün örerken pencere önlerinde
Ya da çamaşır sererken bahçelerde
Birden alıverirler kara haberini
Okul dönüşü bir trafik kazasında
Can veren oğullarının

Bir de gencecik aşıkların yüreklerini bilirim
Bir dolmuşta; yorgun şoförler için bestelenmiş
Bir şarkıdan bir kelime düşüverince içlerine
Karanlık sokaklarına dalarak şehirlerin
Beton apartmanların sağır duvarlarını yumruklayan
Ya da melal denizi parkların ıssız yerlerinde
Örneğin hint okyanusu gibi derin
İsyanın kapkara sularına dalan

Nice akşamlar bilirim ki
Karanlığını
Bir millet hastanesinde
Dokuz kişilik kadınlar koğuşu koridorunda
Başını kalorifer borularına gömmüş
Beyaz giysilerinden uykular dökülen tabiblerden
Haber sormaya korkan genç kızların yüreğinden almıştır

Bir de baharlar bilirim
Apartman odalarında büyüyen çocukların bilmediği
bilemeyeceği
Anadolu bozkırlarında
İstanbuldan çıkıp, Diyarbekire doğru
Tekerleri
Yamalı asfaltları bir ağustos susuzluğuyla içen
Cesur otobüs pencerelerinden
Bilinçsiz baş kaymasıyla görülen
Evrensel kadınların iki büklüm çapa yaptıkları
tarla kenarlarında
Çıplak ayakları yumuşak topraklara batmış
ırgat çocuklarının
Bir ellerinde bayat bir ekmeği kemirirken
Diğer ellerinde sarkan yemyeşil bir soğanla gelen

Yazlar bilirim, memleketime özgü
Yiğit köy delikanlılarının
İncir çekirdeği meselelerle birbirlerini kurşunladıkları
Birinin ölü dudaklarından sızan kan daha kurumadan
Üstüne cehennem güneşlerde mor sinekler
konup kalkan
Diğeri kan-ter içinde yayla yollarında
Mavzerinin demirini alnına dayamış
Yüreği susuzluktan bunalan
İçinden mapushane çeşmeleri akan
Ansızın parlayan keklikleri jandarma baskını sanıp
Apansız silahına davranan
Nice delikanlılarin figuranlık yaptığı
Yazlar bilirim memleketime özgü

Güzler bilirim, ülkeme dair
Karşılıksız kalmış bir sevda gibi gelir
Kalakalmış bir kıyıda melul ve tenha
Kalbim gibi
Kaybolmuş daracık ceplerinde elleri
Titreyen kenar mahalle çocukları
Bir sıcak somun için
Yalın kat bir don için
Dökülürler bulvarlara yapraklar gibi

Kadınlar bilirim ülkeme ait
Yürekleri akdeniz gibi geniş
Soluğu afrika gibi sıcak
Göğüsleri çukurova gibi münbit
Dağ gibi otururlar evlerinde
Limanlar gemileri nasıl beklerse
Öyle beklerler erkeklerini
Yaslandınmı çınar gibidir onlar sardınmı umut gibi

İsyan şiirleri bilirim sonra
Kelimeler ki tank gibi geçer adamın yüreğinden
Harfler harp düzeni almıştır mısralarda
Kimi bir vurguncuyu gece rüyasında yakalamıştır
Kimi bir soygun sofrasında ışıklı salonlarda
Hırsızın gırtlağına tıkanmıştır

Müslüman yürekler bilirim daha
Kızdımı cehennem kesilir sevdimi cennet
Eller bilirim haşin, hoyrat, mert
Alınlar görmüşüm ki vatanımın coğrafyasıdır
Her kırışığı, sorulacak bir hesabı
Her çizgisi, tarihten bir yaprağı anlatır

Bütün bunların üstüne
Hepsinin üstüne sevda sözleri söylemeliyim
Vatanım milletim tüm insanlar kardeşlerim

Sonra sen gelmelisin dilimin ucuna adın gelmeli
Adın kurtuluştur ama söylememeliyim
Cankuşum umudum canım sevgilim.

Erdem Bayazıt

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Alt 11 Mart 2009, 01:02   #82
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Savaş ve Barış

Yamaçta bir ev evin üstünde
Kocaman bir tavuskuşu oturmuş
Dar pencerede ufacık bir kız
Elinde paket taşı kadar bir çikolata
Bir tüy ormanının ardında kalan
Güneş içindeki çin'e bakıyor

Bahçeye kurulmuş üç arsız keman
Renkli şeritlerin bayrağıyla
Çivi yazısından bir karıncayı
Tam iki saattir oynatıyor
Çaldıkları parça da Chopin

Mor renkli ispirto içtiği için
Çiroz olduğuna inanıyor dede
Merkezkaç gücüyle karadenizin
Balkonuna yaslanmış bıyık altından
Gülerek küçük kıza bakıyor
Dede çiroz değil bir hinoğlu hin

O anda duyuldu arka tarafta
Ovaya bakarak gözcülük eden
Arap oğlanın sesi ve bembeyaz
uğultusu pusudaki ölümün:

Tanklar geliyor


Onat Kutlar

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:08   #83
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Savrulup Dururken Hayat

Kekremsi bir hayat dilimindeyiz
Bakır tadında geçiyor günler
Tutmuş yolları bir sürü harami
Geleni geçeni sigaya çekmekte

Şüphesiz onlar ölüm getiricilerdir
Ve sevincin düşmanı olarak bilinirler
Yoktur gözlerinde sevgilerin ışıltısı
Aşk yoktur, duman bürümüştür büsbütün

Onlar yalnızca ölümü bağışlayabilir
Yalnız kederi, kahrı ve zulümleri
Ve tarih onlarla bizim kavgamızın
Sürüp duran hadisatından ibarettir.

Ne yazılmışsa bize ve onlara dair
Işıklı sularındadır bilincimizin
Hükmünü yerine getirse de acılar
Biz yine neşeli türküler söylemekteyiz

Savurulup duran bir zaman diliminde
Sarsarak ve sarsılarak geçiyor günler
Ama kalbimiz çatlayacak kadar duyarlı
Hayatı savunabilecek kadar güçlüdür.

Ahmet Telli

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:10   #84
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Sen Vurdun Da Ben Ölmedim Mi?

Yokluğunda ne ateşleri hasretimle yaktım da
Bir seni yakamadım, beni yaktığın gibi
Çölde su, mahpusta gün, oruçta ekmek gibi bekledim seni
Sense araya korkular koydun.
Yasaklar koydun...
Şimdi nerdesin diye sakın sorma
Sen çağırdın da ben gelmedim mi?

Sen varken darılmazdım çiçeksiz baharlara,
Yağmurlu havalara... Bu kasvetli akşamlara
Sen varken
Bakıp içlenmezdim tren istasyonlarına
Otobüs duraklarına...
Sen varken ayrılanlara ağlamazdım...
Yıkılmazdım biten sevdaların ardından
Gidenlere küsmezdim
Kalanlara acımazdım...
Sen varken böyle üşümezdim, titremezdim
Masumdum, çocuklar gibi
Böyle delirmezdim, küfretmezdim...
Hele ölmeyi hiç düşünmezdim.
Şimdi soruyorum sana
Adı sevdaysa bu cehennemin
Sen yaktın da ben yanmadım mı?

Biliyorsun
Bütün acılarına 'yeşil ışık' yaktım olmadı
Bütün korkularına 'arka çıktım' olmadı
Dağlara merdiven dayadım olmadı
Haziranda kar oldum yağdım avuçlarına olmadı
Sevdim olmadı, yandım olmadı, taptım olmadı
Artık benden pes
Bu aşkın biletini istediğin gibi kes
Nasılsa gidiyorsun
Biliyorum git...
Ama ardında
Ağlayan bir çift göz
Paramparça bir yürek
Ve yıkılmış bir dağ görmek istemiyorsan
Çek silahını, daya sırtıma
Titrersem namerdim...
Sen vurdun da ben ölmedim mi?


Ahmet Selçuk ilkan

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:13   #85
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Söyleyemediklerimi İşitin Lütfen

Bana aldanmayın!
Yüzüm bir maskedir,
Sizi aldatmasın.
Binlerce maskem var.
Çıkarmaya korktuğum.
Ve, hiç biri ben değilim...
Olmadığımı göstermek
İkinci doğam oldu.
'kendinden emin biri' dersiniz,
sanki güllük gülistanlık
benim için herşey...
adım güven belirtir.
Ve,
Oyunumun adı
Ağırbaşlılıktır.
İçimde ve dışımda denizler sakin,
Herşeyin kumandanı ben...
Fakat, inanmayın bana,
Lütfen!..
Herşey dışta düzgün ve cilalı,
Hiç yıpranmayan, her zaman saklayan
O maske!..
Altta ne güven, ne de rahatlık...
Altta,
Karışıklık, korku ve yalnızlık içinde bocalayan
Gerçek ben!..
Ama saklarım bu gerçeği savunuculukla
Kimsenin bilmesini istemem
Zayıf taraflarımı düşündükçe,
Titrer ve sararırım...
Ve başkaları görürse iç dünyamı...
Gerçek beni ve yalnızlığımı!
İşte, maskelerimi onun için takarım...
Onun için, arkalarına saklanacak maskelerim var.
Onlar, gösterişle kullanabileceğim
Parlatılmış yüzlerim.
Bana,
'sen değerlisin' diyecek,
'maskesizken daha bir insansın'
'daha bir bendensin'
'daha yakın, daha bir dostsun'
diyecek bir bakışa
muhtacım...
benim yanıma sokulman kolay olmayacaktır!..
uyarırım seni dost!..
uzun yıllar kendini yetersiz hissetmiş ben,
sana kendini kolayca açmayacaktır...
bütün gücümle tutunacağım maskelerime
ne kadar sokulursan yakınıma
o denli şiddetli geri iteceğim seni...
kim olduğumu merak ediyor musun?
Hiç merak etme...
Ben çevrendeki
Her erkek ve kadınım...
Maske takan her insanım.


Doğan Cüceloğlu

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:14   #86
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Sorular

Bir susmayı bakışlarda seslendiren,
Hüzünlü yangınsal aşka döndüren nedir.

Beklemeyi özlemlere süsleyen,
Yalnızlığın kara-ışığını söndüren nedir.

Duyanı ısıtan, kulağını kestiren, güneşe baktıran,
Korkusuzluk denizlerinde yüzdüren nedir.

Saraylarda çılgın eden, kentlerde tek bırakan,
Direklere astırıp üzdüren nedir.

Ne varsa yeryüzünde, ne yoksa
Onunla paylaştıran, böldüren nedir.

Her şeyi, ama her şeyi olağan dışında,
Örneğin bir gülü yeşil gördüren nedir.

Gözlere ışıltılı anlamlar bağlayan,
Yaşamı ölüme güldüren nedir.

Kalabalıklar, kalabalıklar içinden
Kişiyi yüceye sürdüren nedir.

Parça-parça büyümüş bir çocukluğu
Olgunluk aşamalarında yaşatırca öldüren nedir...

Özdemir Asaf

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:16   #87
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Şafakta

Dönsek mi bu aşkın şafağından
Gitsek mi ekaalîm-i leyâle?
Bizden daha evvel erişenler
Ağlar bugün evvelki hayâle.

Dönmek mi? Ne mümkün geri dönmek
Düştüyse gönüller bu melâle?
Bir eldir ufuklardan uzanmış
Zulmet bizi çekmekte visale...

Ahmet Haşim

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:17   #88
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Şair, Dünya Sana Küsmüş Diyorlar

Şair, dünya sana küsmüş diyorlar
Sen barışamazken kendinle bile
Her varlık beyninin bir uzantısı olsa, neye yarar
Çığrından çıkmış bu evrende?

Doğanın bir anlık dalgınlığından doğdun
Suyun, toprağın yalnızlığından
Hep kendi içinde yürür durursun
Tanrıların gücenik kalması bundan

Kumdan kaleler yapıp, bozmakta üstüne yoktur
Beş duyunu yüzle çarptığın görülmüştür
Şimdilik yirmidört bilinmeyenli bir denklem
yaşamın
Bir gün elbet aylara, günlere de bölünür

Şair, dünya sana küsmüş diyorlar
Enlemleri, boylamları birbirine karıştırdığın için
Bizimle uzlaşmadı, diye bağırıyor dinibütün olanlar
Sonun kötüye varacak, bildiririm...


Ahmet Erhan

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:18   #89
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Şehitler Abidesi İçin

Gökkubbenin altında yatar, al kan içinde,
Ey yolcu, şu toprak için can veren erler.
Hakk'ın bu veli kulları taş türbeye girmez,
Gufrana bürünmüş, yalınız Fatiha bekler.

Mehmet Akif Ersoy

 
Alıntı ile Cevapla

Alt 11 Mart 2009, 01:19   #90
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Şairlerimizden Seçme Şiirler




Şehitler

Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir!
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
Sakarya'da, İnönü'nde, Afyon'dakiler
Dumlupınar'dakiler de elbet
ve de Aydın'da, Antep'te vurulup düşenler,
siz toprak altında ulu köklerimizsiniz
yatarsınız al kanlar içinde.
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
siz toprak altında derin uykudayken
düşmanı çağırdılar,
satıldık, uyanın!
Biz toprak üstünde derin uykulardayız,
kalkıp uyandırın bizi!
uyandırın bizi!
Şehitler, Kuvâyi Milliye şehitleri,
mezardan çıkmanın vaktidir!

Nazım Hikmet Ran

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
sairlerimizden, secme, siirler, Şairlerimizden, şiirler


Konuyu Toplam 6 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 6 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Tek Resimli Şiirler -Romantik -Duygusal -Aşk Şiirleri.(En Güzel Resimli Şiirler) Sevda Resimli Şiirler 422 22 Ekim 2019 19:26
Top 20 Şiir (Şairlerimizden) YapraK Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 20 07 Şubat 2016 00:47
Mustafa Kemal ATATÜRK \ Şiirler (Kendi Yazdığı Şiirler) Sevda Atatürk Köşesi 1 17 Nisan 2010 09:16
Seçme şiirler Feod4L Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 4 14 Şubat 2008 00:18
Seçme Şiirler Mlock Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 10 16 Ekim 2006 00:03