28 Şubat 2009, 22:31 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Duygudurum Bozuklukları * Depresyon İki haftalık bir dönem sırasında, hemen her gün, yaklaşık gün boyu süren depresif duygudurum, tüm etkinliklere karşı ya da bu etkinliklerin çoğuna karşı ilgide belirgin azalma ya da artık bunlardan eskisi gibi zevk alamıyor olma; kilo kaybı ya da kilo alımı; insomnia ya da hipersonmia olması; psikomotor ajitasyon ya da retardasyonun olması; yorgunluk-bitkinlik ya da enerji kaybını, değersizlik, suçluluk duyguları; düşünme ya da düşüncelerini belirli bir konu üzerinde yoğunlaştırma yetisinde azalma ya da kararsızlık yaşıyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız. * Bipolar Bozukluk Depresyon, mani ve karışık belirtilerin sürekli tekrarlandığı ciddi bir rahatsızlıktır. Türkçe’de “iki uçlu mizaç bozukluğu” veya “iki uçlu duygu durumu bozukluğu” terimleriyle karşılanan bu rahatsızlık, daha çok “manik depresif hastalık” adıyla ifade edilir. Kendinizi fazlasıyla iyi hissediyor, gücünüzün yetmediği işleri yapmaya yelteniyorsanız, fazla konuşuyor, fazla hareket ediyorsanız, libidonuz çok yükseldiyse, uykuya daha az ihtiyaç duyuyorsanız, taşkınlık, aşırı sinirlilik hissediyorsanız, saldırgansanız, çok para harcıyorsanız, cesur ve tehlikeli yatırımlar yapıyorsanız, uykunuzun azalmasına rağmen kendinizi dinç hissediyorsanız; bu dönemin ardından depresyonunuz yükseliyorsa, bir psikologa başvurmalısınız.. | |
|
28 Şubat 2009, 22:35 | #2 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Anksiyete Bozuklukları * Panik Bozukluk Kaygı ve korku, kendimizi korumamızı sağlayan duygusal tepkilerdir. Panik Bozukluğu bu doğal duygusal tepkilerimizin zamansız, kontrolsüz ve yoğun bir şekilde yaşanması durumudur. Herhangi bir neden olmadan ortaya çıkan, çarpıntı, nefes darlığı, titreme, kollarda ve bacaklarda uyuşma, soğuk terleme gibi fiziksel belirtilerin ve buna eşlik eden ölüm korkusu, bayılma, boğazda tıkanıklık hissi ve kontrolü yitirerek kendini kaybetme hissinin yaşandığı ve ölüm korkusunun eslik ediyorsa ve bu durum aniden başlayan ve zaman zaman tekrarlayan, insanı dehşet içinde bırakan yoğun sıkıntı ya da korku nöbetleri olarak kendisini gösteriyorsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Özgül Fobi Belirli bir obje ya da duruma karşı belirgin, sürekli ve mantıksız kontrol dışı korku hissediyorsanız; korkuya neden olan obje veya durumdan bir biçimde zarar görmeye yönelik bir korku duyuyorsanız (Örn; geminin batacağı korkusu ile gemiye binememe ya da temas edeceği korkusu ile kedilerden kaçınma vb.) gibi korkulan obje ile karşılaşınca kontrolünüzü kaybediyor, panikliyor ya da şuurunuz kapanıyorsa (Örn; asansörde kalarak kontrolünü kaybetme ya da yüksek katlara çıkma zorunluluğunda baş dönmesi, v.b.) ve bu durum ya da objeden bu kadar kuvvetle korkmanın anlamsız olduğunun bilincinde olmanıza rağmen, kontrol edemiyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız. Özgül fobiler hayvan (kedi,köpek, böcek, yılan, v.b.), doğal çevre (fırtına, yüksek yer, su, v.b), kan-enjeksiyon-yara (kan görme, invaziv bir tıbbi işlem, yara, enjeksiyon, v.b.), durumsal (toplu taşıma araçlarında bulunma, tünel, köprü, asansör, uçak, araba kullanma, kapalı yer, v.b.) ve diğer (boşluk fobisi, yüksek ses, özel giysili masal kahramanlarından korkma, v.b.) tip olmak üzere 5 ana sınıfta toplanır. * Sosyal Fobi Başkalarının yanında küçük düşeceğinizi, sıkıntı yada utanç duyacağınız bir davranışta bulunacağınızdan korkuyorsanız; bu korkunuzun aşırı ya da anlamsız olduğunu bilmenize rağmen, kontrol edemiyorsanız, bu korkuyu yaşamamak için bu tür sosyal ortamlarda girmekten kaçınıyorsanız, kaçınmanız nedeniyle sosyal, mesleki ve/veya aile yaşamınız olumsuz etkileniyorsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Obsesif Kompulsif Bozukluk Kontrolünüzün dışında, yineleyici, ısrarlı,zorlayıcı, genellikle hoş olmayan düşünceler, istenmeden gelen benliğe yabancı düşünce, dürtü ya da düşlem (obsesyon – saplantı, takıntı) ve bu düşüncelerin oluşturduğu kuvvetli sıkıntıları ortadan kaldırmak, kovmak için törensel olarak bazı uygunsuz, kendinizi yapmaktan alıkoyamadığınız ve hatta saçma bulduğunuz yineleyici hareketleri ya da zihinsel eylemleri (kompulsiyon – zorlantı) yapıyorsanız, saplantı-takıntılarınızı zihninizin bir ürünü olarak görüyorsanız, mantıksız ya da saçma olduğunu biliyorsanız; bu durum zamanınızın harcanmasına, günlük işlerinizin aksamasına, toplumsal ve mesleki işlevselliğinizin bozulmasına yol açıyorsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Travma Sonrası Stres Bozukluğu Bir ölüm ya da ölüm tehdidi, ağır yaralanma, fiziksel bütünlüğünüzü tehdit eden bir durumla karşılaşma, böyle bir duruma tanık olma gibi ağır travmatik bir olay yaşadıktan sonra, özgül semptomlar kendini gösteriyorsa, maruz kalınan olay ile ilgili kabuslar, travmanın yaşandığı yer, yıldönümü ve travmayı hatırlatan uyaranlardan kaçış ve travma ile ilgili korkular, uyku bozuklukları, depresif düşünceler, kaygı belirtileri, travmanın aniden tekrar yaşanıyor gibi olması, travmayla ilgili duygu ve konuşmalardan kaçınma, ilintili kişiler, etkinlik ve yerlerden uzak durma çabası; travmanın önemli bir yönünü anımsamama, eskiden önemsenen etkinliklere karşı ilgi ve katılımda azalma; insanlardan uzaklaşma, yabancılaşma, sevememe, bir geleceği kalmadığı duyguları yaşıyorsanız; bunlara ek olarak uykuya dalma ve uykuyu sürdürmede güçlük, öfke patlamaları, odaklanmada zorluk, huzursuzluk ve kuvvetle irkilme tepkileri gibi şikayetleriniz varsa ve bu belirtileri 1 aydan uzun sürdüyse, bir psikologa başvurmalısınız. * Akut Stres Bozukluğu Travma yaratan bir olaydan sonra (şiddet eylemleri, doğal felaketler, ölüm ya da yaralanmalarla neticelenin travmatik olaylar) 4 hafta içinde gelişen ve 2 gün – 4 hafta devam eden uyuşukluk, dalgınlık, tepkisizlik, yabancılaşma gibi semptomlar varsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Yaygın Anksiyete Bozukluğu Bir çok olay ya da etkinlik hakkında aşırı anksiyete ve kaygı duyuyorsanız, tehlikenin ne olduğu, nereden geleceğini bilmemenize rağmen, kan basıncı yükseliyor, kalp atışları hızlanıyor, kaslarda gerginlik, ağız kuruluğu, soluk almada güçlük gibi otonom sinir sisteminin aşırı etkinliği sonucu reaksiyonlar oluşuyorsa, elleriniz terliyorsa, mide-bağırsak şikayetleriniz oluyorsa, solunuma ait yakınmalarınız varsa, sese karşı irkilme, bulanık görme şikayetleriniz oluyorsa, bir psikologa başvurmalısınız.. |
|
28 Şubat 2009, 22:38 | #3 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Somatoform Bozuklukları * Konversiyon Bozuklukları Organik bir neden olmaksızın genellikle hareket duyu ve nörovejetatif sistem organlarınızda ortaya çıkan işlev yitimi, azalması ya da çoğalması varsa, koordinasyon ya da denge bozukluğu, felç ya da bölgesel güçsüzlük, yutma güçlüğü ya da “boğazda yumru”, konuşma zorlukları ve idrar yapamama, dokunma ya da ağrı duyumu kaybı, çift görme, körlük, sağırlık gibi şikayetleriniz varsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Ağrı Bozukluğu Bedeninizin bir ya da daha fazla bölgesinde fiziksel bir bulgu olmamasına rağmen sürekli ve şiddetli ağrılarınız varsa ve bu ağrılar özel, iş ve sosyal yaşamınızı etkileyecek boyuttaysa, bir psikologa başvurmalısınız. * Hipokondriazis Herhangi bir geçerli fiziksel hastalığınız olmamasına rağmen, fiziksel semptomlar ile yüksek oranda ilgiliyseniz; sağlığınız ile ilgili kaygılarınız yaşamınızı yönlendiriyor, aktivitelerinizi kısıtlıyor, çevre ilişkilerinizi bozuyorsa, bir psikologa başvurmalısınız. * Somatizasyon Bozukluğu Fiziksel bir dayanağı olmamasına rağmen, yaşanan psikolojik problemler nedeniyle oluşan fiziksel şikayetleriniz varsa, bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:40 | #4 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Vajinismus Vajinanızın dış 1/3’lük kısmında yer alan kaslarınız cinsel birleşme esnasında istemsiz kasılarak cinsel birleşmeyi engelliyorsa, bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:42 | #5 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Yeme Bozuklukları * Anorexia Nervosa Beden algınız bozularak kendinizi şişman algılamanız neticesinde beslenmeyi reddederek aşırı kilo kaybı yaşıyorsanız, yemek yemiyor, az uyuyor olmanıza rağmen çok aktifseniz; çok şişmanladığınız kanısı ile abartılı bir biçimde rejim uygulamaya başladıysanız; kendinizi kusturmanın yanı sıra abartılı gıda rejimi ile birlikte aşırı hareket, laksatif, diüretik ve iştah baskılayıcı ilaç da kullanıyorsanız, yemek yememenize rağmen sürekli yemek ile ilgiliyseniz, yemek tarifleri okuyor, asla pişirmeyeceğiniz yemek tariflerini topluyor ve arkadaşlarınız ile ailenize büyük bir özenle yemek hazırlayıp kendiniz yemiyorsanız, biran önce bir psikologa başvurmalısınız. * Blumia Nervosa Tıkınırcasına çok yemek yedikten sonra bu yiyeceklerin şişmanlatıcı etkisinden kurtulmak için kendinizi kusturuyorsanız, biran önce bir psikologa başvurmalısınız. * Tıkınırcasına Yemek Yeme Acıkmanızı kontrol edemeyip tıkınırcasına yemek yiyiyor ve sonrasında da pişmanlık duyuyorsanız, bu nedenle oluşan kilo alımınızın önüne geçemiyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:44 | #6 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Uyum Bozuklukları Stres etkeniyle karşı karşıya kalma sonucu ortaya çıkması beklenene göre çok daha aşırı belirgin sıkıntı, toplumsal ya da mesleki (eğitimle ilgili) işlevsellikte belirgin bozulma yaşıyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:45 | #7 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Ergenlik Sorunları Ergenlik yaşamın büyük değişimler içeren en zorlu dönemidir. Bu süreçte ebeveynlere düşen önemli bir görev de, gençler için akıl danışabilecekleri, ilgi, sevgi ve rahatlık bulabilecekleri kişiler olmaktır. Bu ancak genç, ailesinin kendisini her fırsatta eleştirmeyeceğine, ceza vermeyeceğine, bağırmayacağına ve nasihat etmeyeceğine emin olursa gerçekleşir. Bu dönemde bir çok genç ve ailesi psikolojik desteğe ihtiyaç duyarlar. |
|
28 Şubat 2009, 22:47 | #8 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Öfke Yönetimi Aslında öfke tamamen normal ve sağlıklı bir duygudur. Öfke içsel ve dışsal nedenlerden kaynaklanıyor olabilir. İnsanlar öfkeleriyle başa çıkmak için bilinçli ve bilinçdışı süreçlerin her ikisini de kullanırlar. Üç ana yaklaşım; ifade etmek, bastırmak veya sakinleşmektir. Öfkenizi saldırgan olarak değil de savunucu bir biçimde ifade etmek en sağlıklı yoldur. Bunu yapmak için ihtiyaçlarınızın neler olduğunu net olarak bilmeli ve diğerlerini incitmeden bunları nasıl karşılayacağınıza karar vermelisiniz. Savunucu olmak; talepkar veya ısrarcı olmak değil, kendinize ve başkalarına karşı saygı duymak anlamına gelmektedir. Öfke bastırılabilir, sonra da dönüştürülür ve yönlendirilir. Bu durum, öfkenizi içinizde tuttuğunuz, üzerinde düşünmediğiniz ve olumlu bir şeye odaklandığınız zamanlarda gerçekleşir. Amaç, öfkenizi yatıştırmak veya bastırmak ve onu daha yapıcı bir davranışa dönüştürmektir. Bu tür bir tepkinin tehlikesi, öfkenin dışarıya çıkmadığında içeri yani size yönelebileceğidir. İçe yönelen öfke hipertansiyona, yüksek kan basıncına veya depresyona sebep olabilir. İfade edilmemiş öfke başka sorunlar da doğurabilir. Pasif agresif davranış (onlarla yüzleşmeden veya sebebini açıklamadan insanlara dolaylı yollarla saldırmak) ya da devamlı alaycı ve kaba davranan bir kişilik yapısı gibi öfkenin patolojik sayılan ifadelerine de yol açar. Sürekli başkalarını kıran, her şeyi eleştiren ve alaycı fikirler öne süren kimseler, öfkelerini yapıcı bir biçimde ifade etmeyi öğrenememişlerdir. Şaşırtıcı olmayan bir biçimde, başkalarıyla çok başarılı ilişkiler kuramazlar. Öfkenizi ifade edemiyor, bastırıyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:48 | #9 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Özgüven Eksikliği Yaşamınızın en az bir alanında eksiklik duygusu yaşıyor ve becerilerinizi verimli olarak ortaya koyamıyorsanız; kedinizden ve becerilerinizden şüphe duyuyorsanız, boyun eğiyor, aşırı uyum gösteriyorsanız, eleştirilere karşı çok kırılgansanız, eksiklik duygularınız kuvvetliyse ve kendinizi sevilmiyor, istenmiyor hissediyorsanız, yaşadığız özgüven eksikliğinin üstesinden gelmek için bir psikologa başvurmalısınız. |
|
28 Şubat 2009, 22:50 | #10 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ruh SağLığı Kendine Zarar Verme Yaşadığınız öfke ve kırgınlıklar neticesinde kendinizi sevmiyor, korkuyor, suçluluk duyuyor, çaresizlik hissediyorsanız, kendinize, bedeninize zarar veriyorsanız, bir psikologa başvurmalısınız.. |
|
Etiketler |
ruh, sağlığı, sagligi |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Kadın sağlığı : ruh sağlığı | Chen | Kadın Sağlığı | 0 | 09 Temmuz 2019 00:59 |
Ruh sağlığı nedir? Ruh sağlığı nasıl bozulur? | Chen | Ruh Sağlığı | 0 | 09 Temmuz 2019 00:55 |
Ağız Sağlığı İçin Yapılması Gerekenler - Ağız Sağlığı Hakkında | Zen | Ağız ve Diş Sağlığı | 0 | 05 Şubat 2013 16:19 |
Ruh Sağlığı Nedir? | Lucifer | Ruh Sağlığı | 0 | 02 Aralık 2011 16:54 |
Ruh sağlığı | Sır | Ruh Sağlığı | 0 | 01 Kasım 2010 19:13 |