03 Eylül 2016, 11:46 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Çocukluk Çağı Ananeleri Doğumdan sonra çocuğun gelişimini izleyen onun anneyle babayla ve ailenin öteki azalarıyla ve toplumsal etrafıyla ilişkilerini tertip eden bir dizi kaide, adet, merasim, işlem ve pratik vardır. Çocuğun savunması, büyütülmesi, gittikçe bağlı bulunduğu grubun veyahut kültürel ortamın benimsediği belli kalıplara, değer yargılarına kısaca modele uyması için bir çok aşamadan geçmesi gerekmektedir. Bu işlem ve pratikler, töre ve törenler önem ve sıralarına göre kimi zaman katı kimi zaman da esnek biçimde uygulanmaktadır. Ad verme Bunların ilki çocuğa ad konulmasıdır. Ad: bir kişinin, bir nesnenin, bir durumun ya da bir olayın adını koymadan onu bir belirtiyle, bir sıfatla nitelendirmeden rahat edilemez. Adsız her hangi bir şey, bir olay, bir durum çevrede tedirginlik yaratmaktadır. Geleneksel kesimde çocuğa ad konması genellikle dinsel nitelikli bir törenle olmaktadır. Giderek etki gücünü yitirmekle beraber dinsel niteliğin yinede çoğu yerde etkinliğini sürdürdüğü görülmektedir. Çocuğa ad koyma sıradan bir işi olmadığı için bu iş küçük çapta da olsa kutlanarak ve kutsanarak yerine getirilmektedir. Daha önce saptanmış olan “ad” ad koyma amacıyla düzenlenen toplantı sırasında çocuğa verilmektedir. Bu amaçla çağrılan din görevlisi veya dinselliğiyle tanınan saygın bir kişi ezan okumakta ve çocuğun kulağına üç kere isminisöylemektedir. İsim hoca yoksa çocuğun babası ve dedesi tarafından da aynı uygulamalar yapılarak konulmaktadır. Halk arasında çocuğa göbek isimi koyma ananesi de yaygın bir uygulamadır. Çocuğun göbeği kesilirken konan ada “göbek isimi” denmektedir. Anadolu’da çocuğa göbek isimi konulması; – Çocuğun mezarda göbek isimiyle çağrılacağı, – Öte dünyada göbek isimiyle çağrılacağı, – Tövbe, talkın verilirken göbek isimiyle çağrılacağı gibi dinsel nedenlerle izah etmektedir. Kişinin asıl isiminin dışında bilhassa yakınları ve bağlı bulunduğu grubun azaları tarafından çocuğa verilen ve rahatlıkla kullanılan bir ad konulmaktadır. Buna “takma ad” denmektedir. Bu daha çok geleneksel kesimlerde özellikle köylerde görülmektedir. Süt verme Modern tıp ve geleneksel kültür çocuğun en sağlıklı beslenme biçiminin anne sütüyle beslenme olduğu konusunda birleşmektedir. Geleneksel kültürde çocuğa ilk süt üç ezan beklendikten sonra verilmektedir. Bu uygulamayla çocuğun ileriki yaşamında sabırlı olacağına inanılmaktadır. Kadının ilk sütüne “ağız” denmektedir. Ağız sütünü çocuk emmektedir. Ağız emmeyen çocuğun ileriki yaşamında zayıf ve güçsüz olacağına inanılmaktadır. Geleneksel kültürde erkek çocukları kız çocuklarına göre daha çok emzirilmektedir. Bu davranışın nedeni oğlan çocuğunun daha kuvvetli ve kuvvetli olması isteğinden kaynaklanmaktadır. Diş hediği Çocuğun biyolojik gelişiminin en ehemmiyetli belirtilerinden birisi olan diş çıkarma halkımız tarafından ekseriyetle bir merasimle kutlanmaktadır. Yiyeceklerin nasihatilmesinde, ezilmesinde, parçalanmasında birinci derecede rolü olan dişin ortaya çıkışı hasebiyle tertip eden bu merasim ve eğlencede yiyeceği kutsama, çocuğun rızkını artırma, bereketi çoğaltma gibi dilekler yatmaktadır. Bu merasimde çocuğun dişlerinin sağlam ve düzgün olmasına yönelik de bir dizi ananesel uygulama ve pratiklere de baş vurulmaktadır. Değişik bölgelerde değişik isimlerle hatıralan bu merasim ve eğlencenin halk arasındaki en yaygın isimi “diş hediği”dir. Değişik bölgelerde ise; “diş aşı”, “diş bulguru”, “diş buğdayı” olarak tanımlanmaktadır. Çocuğun yürümesi Çocukluk çağının biyolojik mertebelerinden çocuğun yürümesi konusunda olan dönemdir. Geçmişte normal zamanda yürümeyen, yürümesi geciken veyahut yürürken daimiolarak düşen çocuklar için bazı uygulama ve pratiklere baş vurulmaktaydı. Bunlara örnek olarak; – Çocuğun topuklarına yumurta sürmek, – Çocuğu ceviz yaprağı ve tuz atılmış suda yıkamak, – Çocuğu çeşitli ziyaretlere götürmek gibi uygulamalar örnek olarak verilebilir. Çocuğun konuşması Anadolu’da konuşamayan ve konuşması geciken çocuklar içinde bazı çarelere baş vurulmaktadır. Bu çareler ve işlemler başlıca üç grupta toplanmaktadır. Bunlar açma, kesme ve okuma işlemleri olarak sınıflandırılmaktadır. Bu uygulamalara örnek olarak; – Konuşmayan çocuk ziyaretlere götürülerek ağzı anahtar ile açılır, – Dil bağı kesilir, – Nefesi kuvvetli hocalara okutulur vb. pratikler verilebilir. Çocuğun tırnağının kesilmesi Anadolu’da çocuğun tırnaklarının öncelikle kesilmesiyle alakalı olarak yapılan uygulama ve pratikler de oldukça yaygındır. Buna en yaygın uygulama olarak; çocuğun ilk tırnakları kesildikten sonra eli, içinde paralar bulunan bir keseye sokturulmaktadır. Çocuğun oradan aldığı para erkekse büyüdüğü zaman kuracağı işin anaparasına, kız ise çeyizine kullanılacak ilk para olarak saklanmaktadır. Çocuğu nazardan savunma İslam ülkelerinde aynı zamanda Anadolu’da nazar inancı çok yaygındır. Her türlü canlı, cansız varlıkları tehdit ettiğine inanılan nazar daha çok çocuklar üzerinde tesirli olacağı inancı yaygındır. Bu nedenle çocukları nazardan savunmaya yönelik alınan tedbirler geçmişte olduğu gibi son zamanlarda de oldukça sık rastlanmaktadır. Bu uygulamalara örnek olarak; – Çocukların isteyerek pis gezdirilmesi, – Çocukların nefesi kuvvetli birisine okutulması, – Ziyaret yerlerine götürülmesi gibi örnekler verilebilir aLinti..
__________________ #MustafaKemaLAtatürkTorunuyum..ღ ❦ {22~02~`22..∞} {09~09~`22..ღ} | |
|
Etiketler |
çocukluk çağı ananeleri |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Çocukluk çağı göz hastalıkları | Lcia | Çocuk Sağlığı | 0 | 14 Ocak 2015 19:09 |
Çocukluk Çağı Psikozları | Zen | Ruh Sağlığı | 0 | 31 Ekim 2012 22:38 |
Çocukluk Çağı Obezitesi ve Etkileri | System | Çocuk Sağlığı | 0 | 09 Ekim 2011 20:55 |
Çocukluk çağı döküntülü hastalıkları | Sır | Çocuk Sağlığı | 0 | 10 Ocak 2011 18:38 |
Çocukluk çağı şizofrenisi | Aze | Çocuk Sağlığı | 0 | 06 Eylül 2010 20:04 |