IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 16 Mart 2012, 01:27   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Çini Sanatı - Güzel Sanatlar




Çini Sanatı - Güzel Sanatlar

Çini süsleme sanatının geçmişi, ilk Müslüman Türk devletini kuran Karahanlılar dönemine ait yapılara uzanmaktadır ki bu da bizi neredeyse bin yıl öncesine götürmektedir. Karahanlılar’dan sonra Büyük Selçuklular ve Anadolu Selçukluları da çini süslemelerine yaşamlarında ve yapılarında yer vermişler, egemenliklerine giren yerlerde inşa ettikleri kervansaray, türbe, cami ve benzeri eserleri çinilerle süslemişlerdir. Osmanlı İmparatorluğu’na kadar olan döneme ait yapılardan örnek verilecek olursa;


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


I.İzzeddin Keykavus Türbesi


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Selçuklu sultanı I. İzzeddin Keykavus’un türbesi, kendi yaptırdığı Şifahiye Medresesi’nin girişinde sağ kısmında yer almaktadır. 1220 yılında vefat eden 1. İzzettin Kaykavus’ un sandukasından başka hanedanına mensup on iki mezar 6 sandukası daha vardır. Türbe cephesi Selçuklu sanatının zengin çini süslemelerine sahiptir. Geometrik geçmeler, yıldızlar, kufi yazılar mavi lacivert firuze ve beyaz renkleri ile şifaiyenin en önemli bölümünü oluşturmaktadır.

Malatya Ulu Camii

13. yüzyıldan kalma Eski kubbeli mekanı ile eyvan ve avlu revağındaki çinilerin yer aldığı, Cami-i Kebir olarak da anılan Ulu Camii, 1224 yılında Selçuklu Sultanı Aleaddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır. Mimarı Yakup Bin Ebubekir olan camide süsleme sanatının en güzel örnekleri bulunmaktadır. Kapı kemeri, büyük kubbe ve kasnağındaki işlemeli taş motifler, beyaz, siyah, lacivert, yeşil ve firuze renkli çini mozaikleriyle dikkat çeken Ulu Camii’nin ön sırasında 60 adet sütun yer almaktadır. Geçtiğimiz aylarda yaklaşık 2 milyon YTL’nin harcandığı restorasyonu tamamlanmıştır.

Alaeddin Cami


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Anadolu Selçuklu devri Konya’sının en büyük ve en eski camisidir. Şehrin merkezinde yüksekçe bir höyük olan Alaeddin Tepesi üzerine inşa edilmiştir. Selçuklu Sultanı I.Rükneddin Mesud’un son zamanlarında başlanılmış, I.Kılıçaslan (1156- 1192) devrinde inşaatına devam edilmiş, Sultan I. Alaeddin Keykubad tarafından 1221 yılında tamamlanarak hizmete açılmıştır. Cami, İslam mimarisi yapı tarzında inşa edilmiştir. Üzeri ağaç ve toprakla örtülmüştür. İçerisi Sütunlar ormanını andırmaktadır. Bizans ve klasik devirlere ait 41 taş mermer sütundan ibarettir. Caminin en ilginç taraflarından birisi de minberidir. Minber abanoz ağacından birbirine geçmiş olup, Anadolu Selçuklu ahşap işlemeciliğinin en güzel örnekleridir. Çinilerle süslü mihrabın önünde çini süslü kubbesiyle örtülmüş bir saha mevcuttur. Mihrap ve kubbelerin çinileri kısmen sökülmüştür.

Sırçalı Medrese


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Sırçalı Medrese 1242 yılında Bedreddin Muhlis tarafından Fıkıh ilmi okutturulmak için yaptırılmıştır. Açık Avlulu Medrese tipindedir. Sanat yönünden çok zengin Selçuklu, Beylikler ve Osmanlı devirlerine ait mezar taşları bulunmaktadır. Girişin karşısında, avlunun revaksız kenarında kare planlı baş eyvan bulunmaktadır. Bu bölüm açık dershane ve namaz kılmak için de kullanıldığından içerisine çini mihrap yerleştirilmiştir. Eyvanındaki mozaik çini süslemeler ile ünlüdür. Ancak eyvanı kaplayan dört renkli zengin çini süslemeleri ve mihrap çinilerinin çoğu dökülmüştür.

Konya Karatay Medresesi


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Karatay Medresesi, Sultan İzzeddin Keykavus II. Devrinde Emir Celaleddin Karatay tarafından, 649 Hicri (1251 Miladi) yılında yaptırılmıştır. Mimarı bilinmemektedir. Osmanlılar Devrinde de kullanılan Medrese XIX. Yüzyılın sonlarında terk edilmiştir. Anadolu Selçuklu devri çini işçiliğinde önemli yeri bulunan Karatay Medresesi 1955 Yılında “Çini Eserler Müzesi” olarak ziyarete açılmıştır. Karatay Müzesinde, Beyşehir Gölü kenarındaki Kubad-Âbad Sarayı kazı buluntuları arasında olan duvar çinileri, çini ve cam tabaklar ile Konya ve yöresinde bulunan Selçuklu ve Osmanlı Dönemlerine ait çini ve seramik tabaklar, kandiller ve alçı buluntuları sergilenmektedir.

Sahip Ata Camii ve Külliyesi


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Anadolu Selçuklu Devleti Vezirlerinden Sahip Ata tarafından 1258-1283 yılları arasında inşaa edilmiş olan mescid türbe, hanigâh ve hamamdan ibarettir. Mimarı Kölüg Bin Abdullah’tır. (Abdullah Bin Kellük) Türbenin kubbeyle örtülü iç mekanında Selçuklu çini sanatının inceliklerini gösteren çini kaplamalar göze çarpmaktadır. Altı lahitin içinde en yüksek ve tamamen çiniyle kaplı olanı Sahip Ata’ya aittir.

Gök Medrese


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Selçuklu çini sanatının 13. yüzyılın sonuna doğru vardığı noktayı gösteren Sivas’taki Gök Medrese, taç kapı üzerinde yükselen tuğla örgülü iki minaresindeki mavi çinilerden dolayı bu adı almıştır.

Osmanlı İmparatorluğu dönemine gelindiğinde çini sanatının başlangıcından beri çeşitli tekniklerin uygulanması ile büyük bir aşama ve zenginlik gösterdiği görülmüştür. Mozaik veya sırlı boya tekniği ile üretilmiş çinilerin; lacivert, mavi, turkuvaz, siyah, sarı gibi renkler ve rumi, kufi yazı, geometrik şekiller ve bitkisel kökenli stilize edilmiş motiflerin kullanıldığı ve ilk Osmanlı dönemine ait eserlerden bazıları ise şunlardır: İznik Yeşil Cami (minaresinde,1390), Bursa Yeşil Cami ve Türbesi (1421), Bursa Muradiye Cami (1426), Edirne Muradiye Cami (1433), İstanbul Mahmut Paşa Türbesi (1463), Çinili Köşk (1472) ve Edirne’deki Şah Melek Paşa Cami.

Zaman geçtikçe hem kalite de, hem de çini desen tekniğinde ve üretiminde değişmeler yaşandığı gözlenmiştir. İlk Osmanlı dönemini takip eden geçiş döneminde sırlı boya tekniği ile üretilmiş çinilerde Rumiler, bulutlar, hatai tarzında bitkisel kökenli motifler, fıstık yeşili, sarı, mavi, turkuvaz, lacivert ve kiremidi renkler kullanılmıştır. Sarı renk, üzerine altın varak yapıştırılmak üzere astar olarak düşünülmüştür.

Bu döneme ilişkin önemli eserlerden bazıları şunlardır: Yavuz Sultan Selim Camii ve Türbesi (1522), Şehzadeler Türbesi (1525), Haseki Medresesi (1539), Şehzade Mehmet Türbesi (1543), Topkapı’da Kara Ahmet Paşa Camii (1551). Geçiş dönemini takip eden dönem Klasik devir olarak adlandırılmıştır. Bu dönemin en büyük isimlerinden birisi Mimar Sinan olmuştur. Kendisinin yaptığı yapıların çoğunda çini sanatına çok büyük önem verdiği görülmüştür.

Dönemin en seçme çinileriyle süslenmiş önemli eserler şunlardandır: Süleymaniye Cami (1560), Sokullu Mehmet Paşa Cami (Sultanahmet, 1571), Piyale Paşa Cami (Kasımpaşa, 1573), Rüstempaşa Cami (Eminönü,1560); Topkapı Sarayında yer alan Altınyol Panoları, III.Murat Kasrı, II. Selim ve III. Murat Türbeleri, Kılıçali Paşa Cami (Tophane, 1580), Eski Valide Cami (Üsküdar, Toptaşı, 1583), Fatih, Çarşamba ve Karagümrük dolaylarındaki 9 Mehmet Ağa, Ramazan Efendi, Edirne Selimiye Camileri, İstanbul’da Topkapı‘daki Takkeci İbrahim Ağa ve Kanuni’nin eşi Hürrem Sultan’ın türbeleri.

Çini denince akla gelen ilk ürünlerden biri de vazodur. Bu sebeple vazo şekilleri, çini formları arasında önemli bir yer tutar.

Bazı çiniciler,vazo yapımında hammadde olarak çiniye çok yakın olan seramik türünü tercih eder. Ama seramik altyapı kullanıldığında,renkler çinide olduğu gibi canlı görünmez. Seramik altyapı kullanıldığında vazolarda kalıp tercih edilir. Ama çini vazolar genellikle çark usuluyle yapılır.

Çark ustalarının belki de en çok yaptığı ürünlerdir vazolar. Çarkın sağladığı esneklik sayesinde birçok vazo modeli ortaya çıkmıştır. Bazıları bütün çevrelerce rağbet görmüş, bazıları da sadece belli vitrinlerde yer bulmuştur.

Gözyaşı Vazo

En eski devirlerden beri gözyaşı şişeler en bilinen tarihi eserlerden biridir. Kısaca değinecek olursak; eski çağlarda ölenlerin ardından yas tutanlar ”urganterium” adıyla bilinen bu şişlere gözyaşlarını doldurur, bunu saygı ifadesi olarak ölüyle birlikte gömeerlermiş. Hatta yüzyıllar sonra bile bu şişeler açıldığında gözyaşlarının kurumadığı görülmektedir.

Gözyaşı vazolar da bu şişelerden ilham alınarak oluşturulmuştur. şekilleri de bunlara benzer. Alt kısmı biraz geniş, üst kısmı ise uzun ve dardır. Burada İznik gözyaşı vazolar ve Kütahya gözyaşı vazolar biraz farklılık gösterir. İznik vazoları diğerine göre daha basık ve üst kısımları daha geniştir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Üst kısmın uzunluğuyla alt tarafının uzunluğu birbirine yakındır. Kütahya vazolarında ise alt taraf biraz daha kesik koniye benzerken, üst tarafı daha uzun ve daha incedir. Zaten çarkta yapıldıkları için bu şekillere yakın birçok şekil de ortaya çıkabilmektedir.

Gözyaşı vazolar genellikle 25cm-30 cm ve 40 cm gibi boyutlarda yapılmaktadır. Kütahya gözyaşı vazolarında daha küçük modeller de gözlenebilir. Bu küçük modellerde genellikle, kolay olan klasik Kütahya motifleri kullanılır.

Sümbül Vazo

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Sümbül olarak isimlendirilen bu vazolar ilkokulda rasim yaparken vazo olarak çizdiğimiz şekillerin gerçeğidir. Bu modelde de orta bölümler genişletilerek, boyun kısımları daha fazla inceltilerek ilginç formlar oluşturulur. Gözyaşı vazolar genelde, belki de tamamen ince çalışmalarda (samur,mavi-beyaz,haliç) kullanılırken, sümbül vazolara hemen her tür çalışmada rastlayabilirsiniz.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Bu kadar geniş bir yelpazede çalışıldığı için de boyularını sınıflandırmak pek mümkün değildir. Zaten şekillerinde dahi gruplandırma yapmak mümkün değildi
Firuze Çiniler..

Firuze tekniği kabartmaya benzer. Turkuvaz,yeşil,mor yüzeyin üstüne kabartma desenler işlenir. İşlenen desenin inceliğine göre de fiyatları değişir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


En çok uygulanan türü turkuvaz üzerine lacivert işleme ve lacivert üzerine turkuvaz işlemedir. Bazı modellerde yeşil üzerine siyah çalışma da tercih edilir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Çalışılan formlar genellikle tabak,vazo, likörlük, ibrik gibi formlardır.
Normal piyasa malı olarak sınıflandırabileceğimiz modeller yaklaşık olarak kabartma ve milenyum fiyatında iken, çok ince işlenen desenlerin fiyatları samur çinilerden bile daha pahalı olabilmektedir.

Haliç İşi Çiniler.. Haliç çiniler samur çinilere benzer. Ama samur çiniler, beyaz zemin üzerine işlenirken, haliç çiniler, mavi renkte küçük desenlerin üzerine yapılır.
Çalışmadaki desenin yoğunluğuna göre zeminden veya üzerindeki şekilden çizime başlanır.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Arka plandaki küçük desenler mavi tahrir boyasıyla yapılır.
Haliç çalışmalar, özellikle büyük formlarda çok dikkat çekmekte ve sanat yönü oldukça ağır basmaktadır. Örneğin 90 cm yüksekliğindeki bir vazonun bütün yüzeyinin desenle kaplı olduğunu düşünün. Seri üretimde bile en az bir aylık bir çalışma.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Haliç çinilerin fiyatları ile samur çinileri fiyatları arasında pek fark yoktur. Ama haliç çalışmalar özellikle büyük hacimli ürünlerde tercih edilir.
Haliç ürünlerin tercih edildiği formlar genellikle; tabaklar, panolar, sümbül ve gözyaşı vazolar, likörlükler, ibrikler gibi formlardır.
Aile deseni samur tabaklara arkaplan çalışması yapılmasıyla elde edilir. Bu tarifle haliç tekniğiyle aynı olduğu düşünülebilir. Ama Aynı değildir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Haliç tekniğinde arka plan mavi-beyazdır. Ama aile deseninde renklidir. Genellikle kırmızı, yeşil, kahverengi tonlarında arkaplan çalışmaları görülmektedir.
Aile deseni ile yapılmış çini bir ürüne baktığınızda, ürünün heryerinin desenle dolu olduğunu görürsünüz. Üründe hiç boşluk yoktur. Desenin dışında kalan bütün alanlar doldurulur.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Aile tekniğinde, tahmin edilebileceği gibi yoğun bir çalışma vardır. Haliçte sadece mavi tahrir boyasıyla arkaplan yapılıyordu. Ama aile de çizilen desenler ayrıca boyanır. Bu da aile desenin fiyatına oldukça etki eder.

Aile deseni uygulanan formlar genellikle düz yüzeye sahip formlardır. Yani aile deseni tabak ve pano gibi formlara uygulanır. Büyüklükleri 25 cm den başlar ve 50 cm ye kadar devam eder. Her teknikte olduğu gibi bu teknikte de özel siparişle kalıpların dışına çıkılabilir.

Aile deseninde yapılmış tabakların fiyatları, aynı ebattaki samur tabakların yaklaşık iki katıdır. Ürüne bakıldığında da bu fiyatı hakettiği açıkça görülebilir.

Kaynak: Alıntılar

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
cini, sanatlar


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Cam Sanatı - Vitray Tekniği - Güzel Sanatlar Sevda Ödev ve Tezler 0 16 Mart 2012 02:34
İnternet Sanatı (Net Art) Güzel Sanatlar Sevda Ödev ve Tezler 0 16 Mart 2012 02:09
Yazılım Sanatı (Software Art) Güzel Sanatlar Sevda Ödev ve Tezler 0 16 Mart 2012 01:55