Pascal, Dominik dönüşü Atatürk Havalimanı'na indiğinde, Nihat Doğan hayranlarının pankartlarla kendisini karşılamasına çok güldüm...

Böyle bir şey herhalde dünyada bir tek bizim ülkemizde yaşanabilir.
Adada yaşanan son olaylar, Pascal ile Asena'nın duygusal olarak birbirlerine çok yaklaştıklarını da gösterdi.
Bu ikili, haziran sonunda İstanbul'da magazincilerin karşısına el ele çıkmazlarsa ben bir şey bilmiyorum...
Survivor'da ateş bacayı çoktan sarmış da kimsenin haberi olmamış...
Pascal Nouma, Asena'nın tabiriyle, 'Düz bi adam, koca yürekli adam...'
İyi futbolcuydu, iyi de oyuncuymuş...
Adadaki veda görüntüleri neydi öyle?
Ağlayan herkesi, "Tamam canım" diyerek tek tek göğsüne bastırıp kafasından, gözünden öptü.
Sonra da gözyaşları arasında kıyıdaki tekneye doğru yürüdü gitti.
Ve bindi.
İşte tam o sırada az önce vedalaştığı Asena peşinden bağırdı:
"Pascaaaalll."
Döndü koca adam, koştu geldi...
Asena'yı kucaklayıp havaya kaldırdı ve sımsıkı sarıldılar.
Öylece kalakaldılar.
Zannedersin erkek savaşa gidiyor, yavuklusu limandan uğurluyor.
Pascal bir de alnından öptü Asena'yı ve müthiş sahne tamamlandı.
Taner ile Nihat!
Nihat Doğan ile Kıbrıslı Taner'in, baş başa diyalogları müthişti...
Artık kızlarla kalmayacağını belirten Nihat, Taner'e, "Seninki gibi bir ev yapmak istiyorum, şunun planını çıkar bana" derken ciddiydi...
Taner'in birkaç ağaç dalı ve çalı çırpıdan yaptığı kulübe için Nihat Doğan aynen şu cümleyi kurdu:
"Donald Trump'ta yok böyle ev!"
Taner keyifle cevap verdi:
"Tabii ya; çatısı palmiye kaplı!"
Aynı Taner az sonra tek başınayken kameraya şöyle konuşuyordu:
"Hiç kimse 3T yani Taner Tolga Tarlacı olamaz...
Kızdırmasınlar valla Nihat'ı da yazarım!"
Galiba, adadakilerin hepsi biraz üşütük!