IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 08 Mayıs 2011, 08:27   #1
Noyan
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
‘En büyük günah’ı işliyorlar! - Ruhat Mengi





[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Günlerdir iki liderin karşılıklı “Allah” konulu tartışmasını izliyoruz. Başbakan Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu’nun söylediği ‘statükocunun Allah’ı Ankara’da sözü üzerine başlattığı “Allah’a dil uzattı” sözü üzerine devam eden tartışma bu..Günler önce, daha bu suçlamanın yapıldığı gün; Türkiye’de kullanılan bu gibi deyişlerde “Allah” adının kendi anlamında değil, “en büyüğü” anlamında kullanıldığını, Allah’a hakaretle ilgisi olmadığını ve tam aksine asıl bu tür siyasi polemiklerin (seçim polemiği demek daha doğru) Allah’ın adını siyasete alet etmek olduğunu, zaten Başbakan’ın da benzer şekilde “Allah’ın kuruşu yok” dediğini yazımda anlatmıştım.

Ama mesele bununla da kalmıyor. Mesele genel anlamda ve mezhep ayırımıda yapılarak “dindarlık” tartışmasına dönüştürülüyor, bir liderin inancı ile ilgili konuşmalar “vatandaşa şikayet” şeklinde yapılıyor, ‘Alevilere kim daha şirin görünecek’ gayreti gibi görünen sözler o liderin kendi mezhebinin bile istismarını yaptığı iddiasıyla söyleniyor. Bir CHP’li kadın milletvekili adayının, daha önce çok kez konuşulmuş olan “Zincirlikuyu Mezarlığı’nın kapısındaki ‘Her canlı ölümü tadacaktır’ yazısıyla ilgili” sözü o ayete hakaret olarak anlatılıyor. O da yetmiyor, söyleyen aday “Dürüstsen vasiyetini öyle yaz, böyle yaz” diye tatsız bir duruma düşürülüyor. Neden ki, Türkiye’de her mezarlığın kapısında bu söz yazmıyor ve ayet de olsa “ölümün her an hatırlatılması” hiç de gerekmiyor, bu nedenle o kadar söz saydırmak da şart değil.

DİN-MEZHEP YARIŞI!

Uzun süredir “din üzerinden toplum kesimlerini bölme”ye ara verilmişti, vazgeçildi galiba diye sevinirken seçim yaklaştıkça başa döndük. Aynı tartışmalar yeniden açıldı. Ve bütün mesele seçmene “ben herkesten dindarım, hatta başka bir mezhebe bile ‘o mezhepten olanlardan’ daha yakınım” mesajı vermek. Özellikle diğer liderlerin “Müslümanlıkla sorunu olduğu” izlenimi yaratmak. Peki, özellikle yoksulluk-işsizlik konularında ülkeler arasında en kötü durumda göründüğümüze göre din-mezhep yarışı yapmadan seçmeni “iş-aş- yoksulluğu bitirme-birlik-beraberlik” gibi konularda vaadlerle etkilemek mümkün değil mi?

Tabii mümkün ama daha önceki seçimlerde görüldü ki bu halk “din kutuplaşması yaratılıp, kışkırtıldığında” oy kazandırıyor. Seçim propagandası hazırlayan “think-thank”çiler bunu unutur mu? Ama doğrusu, “AB’ye gireceğiz” iddiasında olan bir ülkede, üstelik “siyasete din karıştırılmaması gereken” laik bir ülkede (pardon, laikliği de ağza hiç almamak mı gerekiyordu) ve ayrıca “insanların din-inanç ölçüsüne sadece Allah’ın karar vereceğine inanılan” bir dinden söz ediliyorsa bu tartışma ilkeler bazında toptan çok çiğ ve yanlıştır.

YARATAN’A ŞİRK KOŞMAK!

Örneğin Başbakan Erdoğan “Allah’a şirk anlamına gelen, Yaratan’ı böyle edepsizce ağzına alana susmam” demiş. Ortada Yaratan’a edepsizlik yok zira o sözlerin hangi anlamda kullanıldığı açıklanıyor ve kendileri de benzerini kullanıyor. Ama “şirk” deyince.. Ortada önemli bir şirk koşma durumu hep var ve bu da defalarca anlatıldı, Kur’an’da var, din bilimciler kitaplarda da açıklıyor.

Allah kimseye “başkasının dinini inancını değerlendirme, ‘o yeteri kadar dindar değil’ deme hakkı” vermemiş. Böyle bir hakkı Hz. Peygamber’e bile vermemiş. Bu yalnızca Allah’a bırakılan bir değerlendirme, aksini yapmak açıkça “Allah’a şirk koşmak” anlamına geldiği için en büyük günah sayılıyor. Hele de bir başka Müslüman’ın dindarlığını, inancını kötülemek.

ULEMAYA SORUN!

Sorsunlar, hangi din uzmanına güveniyorlarsa, bakalım çıkıp bunun aksini ortaya söyleyebilen var mı?.. Bir de Müslümanlığın kesinlikle “aynı dinden olan insanların bölünmesini” de yasakladığını, bu nedenle de mezheplerin Hz Muhammed’den çok uzun süre sonra ortaya çıkarıldığını eklesinler.. Eğer “günah”tan, “daha iyi Müslüman olmak”tan söz ediyorsak yapılan konuşmaların tamamı günahtır, yasaktır.

Hem de “en büyük günah”, telafisi yok! Siyaset uğruna din istismarına son verilmeli artık.


*****

Bir Ayşe Paşalı olayı daha!

Bu kadar kıyamet koptu, devlet “kendisine sığınmasına rağmen” Ayşe Paşalı’yı korumadığı için o kadın üç çocuğunun gözü önünde öldürüldü diye aylarca tepki gösterildi, sonunda “bundan sonra devlet korunma isteyen kadınları şiddetten koruyacak” güvenceleri verildi ama hala eski tas, eski hamam!

Elazığ’da 15 yaşında bir çocuk ile babası, yaşının tam iki katı büyük bir cani tarafından öldürüldü. Tehdit aldıkları için “Cumhuriyet Savcılığı”na başvurmuşlar. Herhalde sohbet olsun diye başvurmadılar, korunmak istediler. Ama şüphesiz birileri onları “masal dinler gibi” dinleyip gönderdi ve unuttu. O çocuk acaba kendi yakınları olsa unuturlar mıydı, o katil işini görüp kaçabilir miydi?

Bu “katiller, tecavüzcüler için önlem almayan, ceza da vermeyen” savcılar, hakimler cezalandırılıncaya kadar Türkiye’deki adaletsizliği dünyaya duyurmayı sürdüreceğiz. Kadınlar ve çocuklar çeşit çeşit canavarca yolla yok edilirken hiçbir ülkenin parlamentosu “hiçbir sorun yokmuş gibi” kayıtsızca izlemez!


 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
günah’ı, işliyorlar, mengi, ruhat, ‘en


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Mahkemeden alkışlanacak karar! - Ruhat Mengi Noyan Makaleler 0 13 Mayıs 2011 09:27
Komutana ‘büyük komplo’ ortaya çıktı Angel Haber Arşivi 0 21 Mart 2009 14:52
Yeni Çılgınlık Kan Falı: ‘0’ Cesur, ‘A’ Sinirli Kralice Burçlar, Fallar ve Kehanetler 0 05 Aralık 2008 15:39