24 Ocak 2022, 06:35 | #278 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | BU GÜNÜN DUASI 24-01-2022 BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM “Rabbimiz Bizi dogru yola ilettikten sonra kalplerimizi egriltme. Bize tarafindan rahmet bagisla. Eminiz ki, lutfu en bol olan sensin.” (Ali Imran- “Rabbimiz Gelmesinde suphe edilmeyen bir gunde insanlari mutlaka toplayacak olan Sen’sin. Allah asla sozunden donmez.” ( Ali Imran -9 ) “Ey Rabbimiz Iman ettik, oyleyse bizim gunahlarimizi bagisla, bizi ates azabindan koru.” ( Ali Imran -l6 ) |
|
24 Ocak 2022, 06:41 | #279 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | BAŞKASININ SÖZÜNE İTİRAZ VE MÜCADELE ETMEK(DİLİMİZE HAKİM OL MESELELERİ) BAŞKASININ SÖZÜNE İTİRAZ VE MÜCADELE ETMEK Kimisi doğru olsun olmasın söylenen her sözü itiraz etmeyi adet haline getirmişler. Bu dinimizde yasaktır. Peygamberimiz buyuruyor ki: “Kardeşine itiraz etme. Onunla çirkin konuşma ve şaka yapma, ona söz hakkı verip de sonradan cayma.“ Peygamberimiz buyuruyor ki: ” İtiraz etmeyi terkedin. Zira onun hikmeti anlaşılmaz ve fitnes inden emin olunmaz.” Peygamberimiz buyuruyor ki: “Haklı olduğu halde mücadeleyi terkeden kimse için cennetin ortasında bir köşk yapılır. Haksız olduğu halde mücadeleyi terkeden için de cennetin kenarından bir ev yapılır.“ Peygamberimiz buyuruyor ki: “Putperestlik ve içkiden sonra Rabbimin bana yasakladığı ve benden söz aldığı ilk şey dedikodu ve mücadeleden kaçınmaktır.“ Peygamberimiz buyuruyor ki: “Allah’ın hidayetinden sonraki sapıtanlar ve mücadele edenlerden başka hiçbir kavim yoldan çıkmamıştır.” Peygamberimiz buyuruyor ki: “Kul, haklı da olsa mücadeleyi terk etmedikçe, imanını olgunluğa kavuşturmuş olamaz.“ Peygamberimiz buyuruyor ki: “Şu altı hasleti kendisinde bulunduran kimse imanın hakikatine ermiştir: a) Yaz aylarında oruç tutmak. b) Düşmanla savaşmak. c) Bulutlu günde akşam namazını vaktinde ve erken kılmak. d) Belalara karşı sabretmek. e) Sıkışık zamanlarda abdesti tam olarak almak. f) Haklı olduğu halde itiraz ve münakaşayı terk etmek.” Müslim b. Yesar diyor ki: “Mücadeleden sakının. Zira mücadele, âlimin cahilleştiği, şeytanın onun dil sürçmesini beklediği andır.“ Malik b. Dinar diyor ki: “Mücadelenin dinde yeri yoktur.” Diğer bir sözünde de şöyle diyor: “Mücadele kalbi katılaştırır ve kini uyandırır.“ Süfyan-i Sevri diyor ki: “Dilediğin kadar samimi olduğun birisiyle birkaç defa mücadele et , senin aleyhinde öyle konuşurki, bir daha geçinemezsiniz.” İbn-i Ebi Leyla diyor ki: “Ben arkadaşımla mücadele etmem. Zira mücadelede ya o beni yalancı çıkaracak veya ben onu kızdırmış olacağım.” Peygamberimiz buyuruyor ki: “Her mücadelenin kefareti iki rekât namazdır.“ Hz. ömer (R.A.) diyor ki: “Üç şey için ilim öğrenmeyin: Mücadele, övünmek ve gösteriş . Üç şey içinde ilmi terk etmeyin: Öğrenmekten utanmak, lüzumsuz görmek ve bilmesem olur demek.“ İsa (A.S.) diyor ki: “Çok yalan söyleyenin güzelliği, insanlarla mücadele edenin de cana yakınlığı kalmaz. Fazla şeyle uğraşan hastalanır. Kötü ahlaklı olanda daima sıkıntılı olur.“ İnsanlara mücadele etmekten başka birde söylenen her şeyde bir kusur bulma ve ona itiraz etme hastalığı var ki buna Mira denir. Böyle huyu olan kimseler, cümlenin tarzında, anlamında veya gayesinde “şu kusur var, bu öyle değil, böyledir” şeklinde itiraz ederler. Bu huy, her çeşit itirazı ve inkar etmeyi terk etmekle düzelebilir. Duyulan söz doğru ise kabul edilir, doğru değilse sorulur. |
|
24 Ocak 2022, 06:46 | #280 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | EMİR SULTAN HAZRETLERİ VE OSMANLI SARAYINA DAMAT OLMASI(HİKAYE) FATIMA SULTAN’IN RÜYASI Yıldırım o yıl Edirne’de konaklar. Ailesi Bursa’dadır. Bâyezid’in Hundi Fatıma adında hâya ve takva sahibi bir kerimesi vardır. Bu kızcağız bir gece rüyasında Efendimiz’i görür. Ondan Muhammed Buhari ile evlenmesi istenir. Ama kızcağız edebinden kimseye bir şey söyleyemez. Ertesi gün Server-i Kainat yine rüyasını şereflendirir ve ‘Eğer’ buyururlar, ‘Ahirette şefaatime kavuşmak istiyorsan dinle beni!’ Hundi Fatıma Sultan’ın talibi çoktur. Adı büyük paşalarla, namlı beyler sıradadır. Görünüşte Emir Sultan gibi fakir ve garip biri onlarla aşık atamaz. Ancak Hundi Sultan kararlıdır. Bedeli ne olursa olsun Emir Sultan’la evlenecektir. Ama sırrını kimselere açamaz. Hem Emir Sultan’ın Efendimizin emrinden haberi var mıdır acaba? Çok geçmez. Bir gün Emir Sultan dünür yollar saraya. Valide sultan dudak büker. Açıktan açığa ‘olmaz!’ demez; ama öyle demeye getirir. ‘Söyleyin ona’ der, ‘kırk deve yükü altın getirsin, alsın kızımı!’ Emir Sultan sakindir, ‘Öyleyse!’ der, ‘göndersin develeri!’ Mübarek, devecibaşını karanlıkta karşılar, onları hiç dolandırmadan Nilüfer çayına götürür. Su yatağındaki çakılları göstererek ‘Doldurun!’ der, ‘Hatta kendi keselerinizi de.’ Devecilerden bazıları ‘bunda bir hikmet olmalı’ der, bazısı güler geçer. Hele içlerinden biri ‘n’olacak bunlar’ deyip aldığı çakılları geri döker. Muhammed Buhari Hazretleri Valide Sultan’ın huzuruna çıkar. Heybeler ters yüz edilir. Zemini kıpkızıl altın kaplar. Valide sultan şaşırmanın ötesinde korkar. Şimdi diyecek tek sözü vardır: ‘Nasıl istiyorsan öyle olsun!’ YILDIRIM’IN TEPKİSİ Nikah haberi Edirne’ye ulaştığında Yıldırım çok bozulur. ‘Benim kızım, benden habersiz nasıl evlenir?’ der ve kızını cezalandırmak üzere Süleyman Paşa’yı Bursa’ya yollar. Valide Sultan kızına ve damadına siper olur. Dahası büyük âlim Molla Fenari araya girer, askeri ikna eder. Hatta sarılır kaleme, padişaha bir mektup yazar. Yıldırım Bayezid’in Molla Fenari hazretlerine olan hürmetini bilen Süleyman paşa boyun büker, döner geri. Aradan aylar geçer. Bayezid Bursa’ya avdet eder. Halk yollara çıkar, sultanı karşılar. Yıldırım bir an kalabalığın içinde esrarengiz hekimi görür. Derhal atından iner. Ellerinden tutup sorar: ‘Söyle yiğidim o maharet neydi öyle?’ Emir Sultan hazretleri Feth suresinden bir ayet okur. ‘Allah’ın kuvvet ve yardımı, biat edenlerin vefa ve sadakatlerinin üstündedir’ Bayezid tekrar sorar: ‘Ya mendilin öbür yarısı?’ Emir Sultan cebinden çıkarıp uzatır. Sultan meraklıdır: -Adını bağışlar mısınız? -Muhammed! -Yanında Buharisi’de var mı? -Var! -Yoksa? -Elinizi öpebilir miyim baba. -Hayır. Öpülecek el seninki. Ve kucaklaşırlar. |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Fotoğraf paylaşımları hk. | M | Duyuru Arşivi | 1 | 21 Ağustos 2019 13:03 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 02 Mart 2018 12:12 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 23 Şubat 2018 10:56 |