12 Ocak 2022, 00:10 | #51 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Rüya tabirleri Ölü görmek Rüya tabirleri Ölü görmek Ölü Rüyada ölü görmek, sevilen birinin geleceğini haber verir. Ölü diri getirir. Rüyada ölü görüldüğünde korkulmamalıdır. Çünkü ölü hayra yorulur. Rüyada bir ölü görmek sevilen birinin geleceğini haber verir. Yani ölü diri getirir. Rüyada kendinin ölüp dirildiğini görmek; isteklerinize kavuşacağınıza, ölü birine birşey vermek veya almak; bolluk içinde yaşayacağına, ölü bir kadını doğururken görmek; uzun süredir görülmeyen bir akrabadan haber alınacağına, ölmüş bir adam görmek; sevilen bir dostu kaybetmeye, bir ölünün tekrar dirildiğini görmek; güzel bir haber almaya ve bozulan işlerin tekrar yoluna gireceğine işarettir. # Ölmek dince eksikliğe ve itikat bozukluğuna; yolculuğa, bir yere taşınmaya yahut yoksulluğa yahut evlenmeye, # Ölüm bazen uzlete, rahata kavuşmaya yahut şerefe; âni ölüm yoksul için zenginliğe, zengin için yoksulluğa, # Ölmek, bir hatadan yahut günahtan pişman olmaya, ölüm belirtileri olmadan, uyurken hastalanmaksızın öldüğünü görmek ömrünün uzun olmasına, # Bir şeyden korkan yahut üzüntü ve sıkıntı içinde olan kimsenin öldüğünü görmesi hayra ve esenliğe, # Ölü olduğunu görmek sevince ve imrenilecek güzel bir duruma gelmeye, # Ölüm anı ve onun sıkıntılarını çektiğini görmek çıkar için insanlara zulmetmeye, # Bazen ölüm anı dinde tartışmaya, ev taşınmaya, borç ödemeye, evlenmeye, misafiri hazırlamaya, bir sanattan diğer sanata geçmeye yahut haklardan istifade etmeye, # Ölü üzerine feryad ederek ağlamak vaaz ve nasihate, # bu ağlamayı dinlemek çirkin koku yayan bir yeri açmaya ya da çalgı aletlerinin çalındığı bir merasimde bulunmaya; bir fitne çıkarmaya, # Ölü ardından üzüntüyle - sesli de olsa- ağladığını görmek sevinç ve sürura, # Ölü üzerine ücretle ağlayan kadınları görmek durumun değişmesine, çirkin amellere, # Ölerek Toprak zeminde çıplak kaldığını görmek yoksulluğa, bir yatağın üzerinde kendini böyle görmek dünyasının iyileşmesine, # bir sedir üzerinde ölüp çıplak kaldığını görmek şeref ve rütbeye, # Öldüğünü, tabuta konarak omuzlar üzerinde mezara götürüldüğünü fakat defnedilmediğini görmek dünyaca yücelmeye ve büyük bir mevkiye geçmeye, # defnedilmiş ise dünyanın kendisine galip gelmesine; # Öldüğü halde kefen, tabut ve yıkanmak gibi şeyleri görmemek bir şeyin kırılmasına yahut yıkılmasına, # Ölüp de defnedildiğini görmek tövbe etmeden vefata, # öldüğü halde dirildiğini görmek tövbe etmeye, # Öldüğü halde yaşadığını görmek yoksulluktan sonra zengin olmaya, günahlarından tövbe etmeye, yolcu ve gurbette ise vatanına dönmeye, # Bilinmeyen kadının ölmesi yağmur yağmamasına, bu kadının dirilmesi bereketli yağmurlara, # Hanımının ölüp tekrar dirildiğini görmek ziraat ve harmandan fayda görmeye, # Kadınların vefatı çocukların ölümüne, # çocukların ölümü kadınların vefat etmesine, # Ölmüş birinin ölmediğini söylemesi, onun durumunun şehidlik makamı olduğuna, # Ölmüş birini sırtına almak dinsiz birinin meşakkat ve sıkıntısını üzerine almaya, # Ölüyü, mutad olan şeklin dışında yüklendiğini görmek haram mala, # Ölü taşıdığını görmek devlete hizmet etmeye, # Ölmüş birini hasta olarak görmek, onun dini bir vazifeden sorumlu tutulduğuna, # Ölmüş birinin kişinin kendisi ve insanlar için bir şeyi haber verdiğini görmek, bu haberin aynen çıkmasına; # ölü geçmişte olmayan bir şeyi haber vermiş ise bu rüyanın geçersiz olmasına, # Ölüyü güzel bir sedirde görmek, onun Cennette olduğuna, # Ölüyü beyaz, yeşil elbiseler içinde yahut Sağlıklı ve iyi durumda görmek, onun kabirdeki halinin iyi olduğuna; # siyah ve çirkin renkli elbiseler içinde ve üzüntülü görmek azap çektiğine, # Ölünün ardı sıra gitmek, ölen kimsenin meslek ve işine, görüş ve düşüncesine uymaya, # Ümamın ( önder konumdaki kimselerin) ölmesi şehrin yahut o yerleşim alanının harap olmasına, # Uzaktaki yahut kaybolmuş birinin ölüm haberini almak, onun dice noksanlık içinde olduğuna, # Oğlunun öldüğünü görmek düşmanından kurtulmaya, # kızının öldüğünü görmek ümitsizliğe, # Erkek kardeşinin öldüğünü görmek düşmanın vefatına yahut zarardan kurtulmaya, # Ölü ile arkadaşlık etmek yolculuğa ve bununla erişilecek hayra, # Ölüyü yediğini görmek uzun ömre, # Ölünün bir şey yemesi, o şeyin pahalılaşmasına, # Ölmüş anne ve babalarının sağ olduklarını görmek korkudan emin olmaya, sevinç ve mutluluğa, # Ölüyü dirilttiğini görmek birinin hidayetene vesile olmaya, # Ölmüş birinin ikinci kez öldüğünü görmek, onun adaşı yahut yandaşı olan birinin yefat etmesine, # Ölünün bir yerinden şikâyet ettiğini görmek, onun bir şeyden sorumlu tutulduğuna, # Ölüye bir şey vermek - eğer ölü bunu almış ise- mal veya dünyalığına gelecek zarara, # Ölünün yenecek bir şey vermesi ummadığı yerden rızka nail olmaya, #Ölünün elini tuttuğunu görmek, ümidini kestiği bir şeyin gerçekleşmesine, # Ölü bir kimseyle kanuşmak uzun ömre, # Tanıdığı bir ölüyü öpmek veya onun tarafından öpülmek onun vereselerine bıraktığı mal ve ilminden istifade etmeye, #tanınmayan ölüyü öpmek tahmin edilmeyen bir yerden mal ve dünyalığın gelmesine, #Ölü ile cinsi münasebette bulunmak ümidini kestiği bir şeyin gerçekleşmesine ya du bu işin ölünün vereseleri tarafından gerçekleşmesine yahut o ölüyü hayırla yâd etmeye, #Ölmüş birinin bir diriyi dövmesi, dövülen kimsenin dinen sakıncalı bir iş işlediğine, # Ölmüş birini dövmek - eğer ölü buna razı ve itaat ediyorsa- döven kimsenin ölüye hayır ve duâ ettiğine ya da yolculuk yaparak bir hayra ermeye yahut kaybettiği şeyi bulmasına, # Ölüyü soymak, eşini boşamak için zorlanmaya, malında zulüm meydana gelmesine, yolculuğa, günahtan temizlenmeye, tövbe etmeye ya da -kâfir için- İslâmla şereflenmeye, # Ölmüş kimseyi uykuda görmek, onun durumunun iyi olduğuna, #Ölü üzerine namaz kılmak çirkin bir iş yapmaya yahut batıl amele delalet eder. |
|
12 Ocak 2022, 02:45 | #52 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ibretlik gerçek hikayeler ZEHİRLİ EKMEK "Her ne doğrarsan aşına, o çıkar karşına." Atasözü Sık sık evinin kapısını çalıp birşeyler dilenen kadından bıkıp, oldukça rahatsız olan evin hanımı, bir gün yine aynı dilenci kapısını çaldığında ondan kurtulmaya karar verir. Dilenciye biraz beklemesini söyleyip mutfaktan bir ekmek alır ve ortasından yararak arasına peynir, zeytin yerleştirir. Tabii bu arada arasına haşarat öldürmede kullandığı kuvvetli zehirden dökmeyi de ihmal etmez. Dışarıya çıkıp ekmeği dilenciye uzattığında, kadın "Allah razı olsun." deyip evden ayrılır. İyice acıkan kadın bir caminin avlusunda biraz önce kendisine verilen ekmeği çıkarıp tam yiyeceği esnada elini yüzünü yıkamakta olan bir askerin kendisine baktığını görür. Askerin halinden, yoldan geldiği ve yorgunluğu anlaşılmaktadır. Dilenci, askerin bakışlarından onun aç olduğunu ve sanki "Biraz da bana ver." Manasını çıkarmıştır. Gencin haline acıyan kadın ekmeğin hepsini askere buyur eder ve oradan uzaklaşır. Dilenci kadının verdiği ekmeği iştahla yiyen asker, çok geçmeden acıyla kıvranmaya başlar. Bir müddet sonra camiye gelen cemaat yerde kıvranan gencin kimin nesi olduğunu sorup öğrendikten sonra alıp evine götürürler. Evin hanımı, aylardır binbir ümitle terhisini beklediği yeni terhis olmuş oğlunu perişan vaziyette karşısında görünce çırpınmaya, dövünmeye başlar. Biraz zaman geçip de sakinleşen kadın, oğluna ne olduğunu, niçin kıvrandığını sorup öğrenmeye çalışır. Delikanlı biraz önce cami avlusunda bir dilenci kadının kendisine ekmek verdiğini, onu yedikten sonra bu hale geldiğini söyleyince kadın ona verdiği ekmeği hatırlar ve başından aşağıya kaynar sular dökülür. "Ben ne yaptım?" diye dövünmeye başlar ama iş işten geçmiştir. Arslan gibi delikanlı oracıkta hayata gözlerini yumar. |
|
12 Ocak 2022, 02:52 | #53 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | YEMEK TARİFLERİ (ALLUCİYE) Alluciye Malzemeler Kemikli ve biraz yağlı kuzu veya koyun eti 250 gram köftelik kıyma 250 gram yeşil soğanın yeşil kısmı 1 demet maydanoz yarım kilo yeşil ekşi erik tuz 1 su bardağı sıvı yağ Alluciye nasil yapilir ? Öncelikle erikleri su ile yumuşayana dek pişirin. Piştikten sonra bir süzgece dökün ve ezerek çekirdeklerini ayıklayın. Kemikli eti sıvı yağda biraz kavurduktan sonra üzerine etin üzerini örtecek kadar sıcak su ekleyerek etler yumuşayana kadar pişirin.(düdüklü tencerede de pişirebilirsiniz) Bu arada kıymaya az tuz ekleyerek iyice yoğurun ve küçük yuvarlak köfteler yapın.Bu köfteleri ayrı bir yerde sıvı yağda biraz kavurun. Etler pişince içine köfteleri, erikleri, doğranmış yeşil soğanları atın.tuzunu ekleyin. yarım saat, önce hızlı daha sonra kaynamaya başlayınca da kısık ateşde 15-20 dakika pişirin. Piştikten sonra doğranmış maydanozu atıp pilav eşliğinde servis yapın. |
|
12 Ocak 2022, 08:39 | #54 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ALLAH YOLUNDA CİHAD(ŞEHADET ARZUSU) HİKAYELER ŞEHADET ARZUSU Sa'd Bin Ebi Vakkas anlatıyor: " Uhud savaşında... Bir ara baktım. Abdullah bin Cahş yanıma geldi. Dedi ki: " Şöyle bir kenara çekilsek, ben dua etsem, sen amin desen; sonra istersen sen dua et, ben amin diyeyim olmaz mı?" Ben de davetine icabet ettim ve olur dedim. Bir kenara çekildik. Önce ben dua ettim: " Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli birini çıkar, onunla çarpışalım, ben onu öldüreyim. Böylece hem en büyük hizmeti yapmış olayım, hem de ganimetini alayım" Abdullah Bin Cahş (ra) bu duaya "amin" dedi. Allah'a yemin olsun istediğim oldu. Sonra Abdullah Bin Cahş (ra) dua etti: " Allah'ım! Bugün benim karşıma güçlü, kuvvetli, zorba birisini çıkar. Onunla kıyasıya savaşayım. Sonra o beni öldürsün. Bununla yetinmeyip karnımı yarsın. Kulaklarımı, burnumu kessin. Ve ben o halimle huzuruna çıkayım. Sen bana: " Kulum Abdullah! Sana verdiğim azaları ne yaptın? Bunları kim böyle yaptı?" diye sorduğunda ben de: " Ey Rabbim! Emanet olarak verdiğin o azaları yerinde kullanamadım. Haklarını veremedim. Sağlam olarak onlarla senin huzuruna çıkmaktan haya ettim. Bunun için onları senin ve Resul'ünün yolunda harcadım " diyeyim. Sen de bana: " Doğru söyledin " diyesin ve beni affedesin... Bu duaya amin demek içimden hiç gelmedi. Fakat sözleştiğimiz için amin dedim. Vallahi onun duası benimkinden daha hayırlıydı. Vallahi akşama doğru onu gördüm. Burnu ve kulağı bir ipte sallanıyordu." Aynı şehadet ve arzuya sahip olarak yüce huzuruna çıkma ve ebedi huzuruna kavuşma reca ve niyaziyle... Amin... |
|
12 Ocak 2022, 08:42 | #55 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ŞİİR( UTANSIN -NECİP FAZIL KISAKÜREK) UTANSIN Tohum saç, bitmezse toprak utansın! Hedefe varmayan mızrak utansın! Hey gidi küheylan koşmana bak sen ! Çatlarsan, doğuran kısrak utansın ! Eski çınar şimdi Noel ağacı; Dallarda iğreti yaparak utansın! Ustada kalırsa bu öksüz yapı, Onu sürdürmeyen çırak utansın! Ölümden ileri varış dediğin, Geride ne varsa bırak utansın! Ey binbir tane de solmayan tek renk, Bayraklaşmıyorsan bayrak utansın! NECİP FAZIL KISAKÜREK |
|
12 Ocak 2022, 08:45 | #56 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | VELİ KULLAR (EVLİYAULLAH) ABAPÛŞ-İ VELÎ Anadolu evliyâsından. İsmi Bâli Mehmed Çelebi olup, Bâlî Sultan olarak da bilinir. Germiyan şehzâdelerinden Hızır Paşanın oğludur. Dedesi Süleymân Şah, Mevlânâ Celâleddîn Rûmî'nin oğlu Sultan Veled'in kızı Mutahhara Sultan ile evli olduğundan, soyu Mevlânâ hazretlerine ulaşır. Babası ona, saltanat elbisesi yerine tarîkat abası giydiği için "Abapûş-i Velî" lakabını vermiştir. Abapûş-i Velî, küçük yaşta ilim öğrenmeye başladı. Kısa zamanda ilim tahsîlini tamamladı. Ahlâk ve edeb nümûnesi idi. Küçük yaşta Mevleviyye tarîkatı büyüklerinin mânevî bakışlarına kavuştu. İnsanlara doğru yolu göstermek üzere icâzet, diploma aldı. Devrinin büyük âlimleri ve devlet ileri gelenlerinin çoğu onun sohbetlerini tâkib ederlerdi. Tîmûr Han Afyon taraflarına geldiğinde, onun bölgesine girmedi ve bâzı ihsânlarda bulunmak isteyince; "Bizim abamız, elbisemizi terk ve ihtiyaçsızlık elbisesidir" deyip kabûl etmedi. Tîmûr Han Abapûşî hakkında; "Böyle zatlar boş değildir. Allahü teâlâdan başkasından ne korkarlar, ne bir şey beklerler. Şahların gönüllerinde onların heybeti, korkusu yer etmiştir." dedi. Abapûş-i Velî ömrünün sonlarını babasından kalan dergâhında yalnız geçirdi. Devamlı ibâdetle meşgûl olurdu. Talebeleri ve sevenleri huzuruna gidip ders ve sohbetlerini dinler, ondan istifâde ederlerdi. Çeşitli zamanlarda insanlar arasına çıkıp, onlara Allahü teâlânın emir ve yasaklarını anlatır, herkesi iyiliğe teşvik ederdi. Vefâtından önce kendi evine geçen Abapûş-i Velî, üç gün sonra 1485 (H.890) senesinde vefât etti. Afyonkarahisar Mevlevî Dergâhının bahçesine defnedildi. Definden sonra bâzı hâller görüldü. Talebeleri bunları hocalarının kerâmeti olarak kabûl ettiler. Bu sırada sâdece görünüşe bakarak konuşanlardan birisi bu hâllerin, talebeler tarafından uydurulduğunu, bunların aslının olmayacağı gibi sözler söyledi. Ayrıca kabre inkâr gözü ile baktığı anda, Allahü teâlânın gazâbına uğrayarak gözleri görmez oldu, dili tutuldu. Baştan ayağa kadar bütün vücûdu titremeye başladı. Bu hâle yakalandığının üçüncü günü kötü bir vaziyette öldü. Allahü teâlânın evliyâsı hakkında uygunsuz konuşmanın, onu inkâr etmenin cezâsını hemen gördü. |
|
12 Ocak 2022, 08:50 | #57 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | TAM 12.DEN VURAN SÖZLER Ne Yedirelim? Lokman Hekim'e: -Hastalarımıza ne yedirelim?diye sorduklarında,şu cevabı vermiş: -Acı söz yedirmeyin de,ne yedirirseniz olur. Ben Çekilirim Dünya nimetlerine önem vermeyen yasayış ve felsefesiyle ünlü filozof Diyojen, bir gün çok dar bir sokakta zenginliğinden başka hiçbir şeyi olmayan kibirli bir adamla karsılaşır. İkisinden biri kenara çekilmedikçe geçmek olanaksızdır. Mağrur zengin, filozofa: -Ben bir serserinin önünde kenara çekilmem. Bunun üzerine Diyojen kenara çekilerek,gayet sakin su karşılığı verir: -Ben çekilirim. Sabır Cüneyd-i Bağdadi'ye "sabır nedir?" diye sorduklarında şu cevabı vermiş. - Yüzünü ekşitmeden, acıyı yudumlamaktır. Tabip Beyazıd-i Bestami Hazretleri akıl hastahanesinin önünden geçerken, bir tabibin havanda ilaç dövdüğünü görerek: - Çok günahkarım, der. Bunun içinde ilaç var mı? Tabib daha cevap vermeden, konuşmaları dinleyen bir hasta, pencereden seslenir. - Tövbe kökü ile istiğfar yaprağını karıştır. Kalb havanında tevhid tokmağı ile döv. İnsaf eleğinden geçir, göz yaşı ile yoğur. Aşk fırınında pişir ve sabah akşam bol bol ye. Göreceksin hastalığından eser kalmayacak. Bistami hazretlerinin gözleri dolar ve : - Ya Rabbi, der. Şu dünya hastanesinde ne tabipler var. Biz de Onlara Yaklaşıyoruz Sultan Alparslan 27 bin askeriyle Bizans topraklarında ilerlerken, keşfe gönderdiği askerlerden biri huzuruna gelip telaşla: - 300 bin kişilik düşman ordusu bize doğru yaklaşıyor, der. Alparslan hiç önemsemeyerek şöyle der: - Biz de onlara yaklaşıyoruz. Bal ile Sirke Hocaya "bal ile sirke uyuşmaz" derler. Niçin uyuşmasın der ve gider yarım okka bal yer, yarım okka da sirke içer, gelir oturur. Yüzünün yemyeşil olduğunu görenler sorar: - Bal ile sirke uyuşmadılar değil mi? Hoca hiç erkekliği elden bırakır mı? - Yo yo onlar uyuştular da, şimdi beni aradan çıkarmaya çalışıyorlar. |
|
12 Ocak 2022, 08:56 | #58 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | ÜVEYSİ İRŞAD( MANEN TERBİYE ) ÜVEYSİ İRŞAD Bir mürşid-i kamil vefat ettikten sonra da istediği bir kimseyi irşad edebilir. Kendi ruhaniyetinden medet dileyen birine yardımlarda bulunur ve onu manen terbiye eder. Silsile-i Sadat-ı Nakşibendiyye içinde büyüklerin kabirlerine giderek irşad olmuş, nice manevi derece ve makamlar elde etmiş zatlar mevcuttur. Bunların en meşhuru Ebulhasen Harkani Hazretleridir ki, tam 12 sene Ebu Tayfurul Bestami Hazretlerinin kabri sadetlerine devam ederek onun ruhaniyetinden velilik hırkasını giymiş ve pek çok manevi bereketlerin sahibi olmuştur. Bu hadise tasavvuf kitaplarında aynen şöyle anlatılır: Bayezid-i Bestami Hazretleri, her sene bir defa, Dıhistan’da şehitlerin kabirlerinin bulunduğu Kumtepeyi ziyarete giderdi. Harkan’dan geçerken durur ve havayı koklardı. Talebeleri kendisine; -“Efendim, sizin bu şekilde havayı koklamanızdaki hikmet nedir? Biz herhangi bir şeyin kokusunu duymuyoruz.” diye sorduklarında, buyurdu ki; - “Evet öyledir. Fakat bu kasabadan öyle birinin kokusu geliyor ki, onun adı Ali, künyesi Ebul Hasen’dir. O, zamanın kutbu olacaktır.” Ebul Hasen Harkani (k.s.) Hazretleri Cenab-ı Bayezid’i manada gördüğünü ve irşada mahzar olduğunu söylemiştir. Oniki sene Harkan’dan Betam’a hocasının kabrini ziyaret için gitti. Bu ziyarete giderken, yolda Kur’an-ı Kerim’i hatm ederdi. Her gittiğinde ziyaretle ilgili vazifelerini yaptıktan sonra ; -“Ya Rabbi! Batezid’e ihsan ettiğin, ilmi ledün’den (sana ait ilimlerden) büyüklüğünün hakkı için, Ebü’l-Hasen kuluna da ihsan eyle!” diye yalvarırdı. Geri dönerken hiçbir zaman Hazreti Bayezid’in türbesine arkasını dönmezdi. Oniki sene sonra, Allahü Teala’nın lütfu ile Bayezid’in ruhaniyetinden istifade edip olgunlaştı. Allahü Teala’yı tanıtan kalb ilimlerinde ve diğer ilimlerde talebe yetiştirmeye başladı. Şah Nakşibend Hazretleri de kendinden evvel geçen evliyanın büyüklerinin kabirlerini birer birer ziyaret ederek ne gibi üstün hallere kavuştuğunu ifade etmiştir. İşte bu şekilde, cismen değil de manen terbiye olma haline tasavvufta “Üveysi” olarak irşad olma hali denir. Bu hal, ilk defa Veysel Karani Hazretlerine vaki olmuştur. Resülüllah Efendimizi bizzat görmemiş ancak, ruhaniyetinden istifade ederek irşad olmuştur. |
|
12 Ocak 2022, 09:02 | #59 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | DÜŞÜNDÜREN VECİZ SÖZLER Sandıkta Ne Var? Lokman Hekim, ailesine bir sandık bırakarak şöyle demiş: "Ben öldükten sonra bu sandığı açmadan satışa sunun, oradan alacağınız paralar sizindir." Lokman Hekim vefat edince ailesi onun bu isteği üzerine sandığı satmış. Sandığı alan şahıs ise heyecanla "acaba sandıkta ne var" düşüncesiyle sandığı açınca, üzerinde şöyle yazan bir kemikle karşılaşmış: "Ayağını sıcak tut, başını serin; Kendine bir iş bul, düşünme derin..." |
|
12 Ocak 2022, 12:18 | #60 |
Çevrimdışı ♪ Lafazan FM ♪
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Mevlana’dan altın öğütler Mevlana’dan altın öğütler Bil ki iyiler mutlaka kazanır. 1- Dil tencere kapağına benzer. Kıpırdadı da kokusu duyuldu mu; ne pişiyor anlarsın. 2- Kalbi ve sözü bir olmayan kişinin yüz dili bile olsa, o yine dilsiz sayılır. 3- Ne kadar konuşursan konuş, söylediklerin karşısındakinin anlayabildiği kadardır. 4- Fikir ona derler ki yol açsın; yol ona derler ki bir gerçeğe ulaşsın. 5- İnsanın gözü neyi görüyorsa, değeri o kadardır. 6- Aklın varsa bir başka akılla dost ol, işlerini bir bilene danışarak yap… 7- Bir mum diğer mumu tutuşturmakla ışığından bir şey kaybetmez. 8- Hayatta muvaffak olmak için üç şey lazımdır: Dikkat, intizam çalışma. 9- Bir şeyi bulunmadığı yerde aramak, onu aramamak demektir. 10- Vazifesini tam yerine getirmemiş olanın vicdan yarasına ne mazeretin devası ne ilacın şifası deva getirmiş.. 11- Görünüşte acı su da, tatlı su da berraktır. Zevk sahibinden başka kim anlayabilir? İşin ehlini ara. İşin ustasını sor. Onu bul! Tatlı su ile acı suyun farkını işte ancak O anlar. 12- İçinde pusu kurmuş olan nefis, kibir ve kin bakımından bütün düşmanlardan beterdir. 13- Çalış Can! Sebeplere sarıl. Kader, kader deyip kederlenme. Unutma ki; dua ve çaba kaderin önüne geçer. 14- Üzülme Can! Doğruysan zarar gördüm deme. Bil ki iyiler mutlaka kazanır. 15- Doğru olan hiçbir zaman zarar görmez. Birkaç gün sabret de gör, nasıl da gülüp mutlu olacaksın! 16- Can konağını aramadaysan cansın; bir lokma ekmek arıyorsan ekmeksin. Şu nükteyi biliyorsan işi biliyorsun demektir: Neyi arıyorsan osun sen. Beri gel, daha beri, daha beri. Bu yol vuruculuk nereye dek böyle? Bu hır gür, bu savaş nereye dek? Sen bensin işte, ben senim işte. *** Dostum sen düşünceden ibaretsin. Gerisi et ve kemiktir. Gül düşünürsen gülistan, Diken düşünürsen dikenlik olursun. |
|
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Fotoğraf paylaşımları hk. | M | Duyuru Arşivi | 1 | 21 Ağustos 2019 13:03 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 02 Mart 2018 12:12 |
Günün Müzik Paylaşımları | AsiRuh | Albüm Tanıtımları | 0 | 23 Şubat 2018 10:56 |