18 Nisan 2022, 09:16 | #851 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Acının Başkenti - Paul Eluard Gözlerinin eğrisi dolanıyor yüreğime Bir dans, bir dinginlik çemberi Zamanın aylası, gece beşiği ve güvenli Ve eğer hiçbir şey kalmadıysa aklımda yaşadığımdan Gözlerinin her zaman görmediğindendir beni Yaprakları günün ve pembe şarabın köpüğü Rüzgarın sazları, kokulu gülücükler Işık dünyasını saran kanatlar Gökyüzü ve deniz yüklü gemiler Gürültü avcıları ve renk kaynakları Tanların kuluçkaya yattığında doğan kokular Yıldızların samanı üzerinde yatan Saflığa bağımlı gün gibi tıpkı Dünya da bağımlıdır senin tertemiz gözlerine Ve akar bütün kanım bakışlarında senin |
|
18 Nisan 2022, 09:17 | #852 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Acının miladıyla başlayan bir hikayedir bu Acının miladıyla başlayan bir hikayedir bu yaşayıp gelmişiz ormanlar bir yanarak her dönemeçte uğultulu uçurumlar her şafakta uzun uzun kurt ulumaları Ey masalcı otur şu geyik postuna ve anlat şimdi bütün bunları Önce yaşadıklarımızı koy ortaya hatamızı ve sevabımızı anlat görelim nelere kahretmişiz bunca zaman nelere göğüs germişiz görelim bir bir bedeli ödenmiş midir şafağın, bilelim yaşamak yeni acılara sürgün etse de bizi Hayatımız göründüğü kadar basit değil ama anlaşılmaz gibi de değil öyle çoğunu unuttuk belki şimdiden belki bitti birtakım bekleyişler umutlar da bitti bir zaman, sevgiler de ama unutmayalım zulüm de biter hayatımızda |
|
18 Nisan 2022, 09:18 | #853 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ağıtlama - Gönül Duranoğlu Ne zaman elimi uzatsam Bir ölü nokta boşlukta Tersine basılmış fotoğraflar gibi Yanlışları yaşamışız bunca yıl Neden uyarmadık birbirimizi Sen mi erken geldin ben migeç kaldım Nerelere koysam seni bilemiyorum Ak yazım yerine kara yazım olanım “ İki elin kanda olsa gel” diyorsun Yüreğim kan içinde gelemiyorum Kolunu boynumdan çözemediğim Ben bir yol ayrımı bekçisiyim Tutma acılarımı yanar ellerin Yaşansaydı güzel mi olurdu böylesine Nice direnmelerde büyüttüğüm sevgin. |
|
18 Nisan 2022, 09:18 | #854 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ağız-kaside - Garcia Lorca Kapadım balkonumu duymak istemiyorum ağıtı ama yalnız ağıt var gri duvarlar ardında Çok az melek var şarkı söyleyen çok az köpek var havlayan bin keman bir avuca sığıyor; Ama ağıt koskoca bir köpek, ağıt koskoca bir melek, ağıt koskoca bir keman, gözyaşı ağzını tıkıyor rüzgarın duyulmaz başka bir şey ağıttan |
|
18 Nisan 2022, 09:18 | #855 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ağzımın Tadı - Oktay Rıfat Horozcu Ağzımın tadı yoksa, hasta gibiysem, Boğazımda düğümleniyorsa lokma, Buluttan nem kapıyorsam, vara yoğa Alınıyorsam, geçimsiz ve işkilli, Yüzüm öfkeden karaya çalıyorsa, Denize bile iştahsız bakıyorsam, Hep bu boyu devrilesi bozuk düzen, Bu darağacı suratlı toplum! |
|
18 Nisan 2022, 09:19 | #856 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Af Akşamı - Fazıl Hüsnü Dağlarca Af buyruğuyla açılmıştı hapishane kapısı Taşıyordu koca burunlar tıraşlı enseler kara çeneler Dizleri eğri omuzları çarpılmış sırtlar çıkık dökülüyordu Vakitlere kapanmış büyük karanlıklardan Taşıyordu vay dökülüyordu vay Yırtık pis bitli çirkin Sokağı dolduruyordu terli can uğultusu Geçiriyordu avucunu şaşkınlıkla saçından saçından 9 yıl yatmış Kolunda anası kucağında yavrusu Doldurmustu kapının önünü kalabalık Kimi ta dağ köylerinden koşmuş Kimi ta denizlerden Bir özlem sarmış bağrı ölümden yüce Sevgiyle arıyorlar parçalarını Heybelerinde ekmek destilerinde su Bir türlü inanamıyordu sokaklara sokaklara 20 yıl yatmış Gönüllere sığmaz olmuş kavuşmak duygusu Öyle sarılır ki geçmişe Erir göğsü göğsünde tutuklunun Pişmanlık kavaklar tarlalar davarlar için Pişmanlık gemilere düğünlere ırmaklara Pişmanlık beşiklerden kağnılardan sessiz Yerce gökçe değil insan dolusu Çılgınca kucaklıyordu hepimizi hepimizi 5 buçuk yıl yatmış Taşar içerde kalanların sorusu Çubuk demirler arkasından maviliğe Hem esenliğe ermiş hem yaşlı yelcek Bir yurt türküsü yeniler karanlığı Zaman yeğnik değildir yeğniktir Dön de gör ananı belleyecek Boş koğuşlar kurmuş pusu Sönük gözü aydınlıkla büyüyordu büyüyordu 8 yıl yatmış Çıkınlarda gecenin binlerce gecenin uyunmamış uykusu Bir yorgunluk çökünce yürünmüş yeryüzünden Kalabalıkta dağılır birer ikişer özgür Doğuya batıya kuzeye güneye özgür Yüreklerinde bir çığ Yaşamak sevinci vay Yaşamak korkusu İnmeli yani sıçrıyordu havaya havaya 17 yıl yatmış |
|
18 Nisan 2022, 09:20 | #857 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Aferin Virgül Sana - Ülkü Tamer Aferin virgül sana, sansara dikkat! Bekçi gibi düdüğünü uzaktan çalıyor, Uzaktan çiftliğe bir ölüm çiziyor, Çiziyor bir mezar, kazıcısı ibikten, Taşları tavuk tüyü, orduları ibikten, Bir manga sansar almış, kümesi kaçır; Çünkü aydede sansarı sevmiyor. Virgül sana aferin, bence çok önemlisin, Belki nokta değilsin, ama virgülsün; Ödevimin sonuna nokta koyarım; Sansarın boynuna ben silgi astım Silsin diye burnuyla pençerelerini, Sen çok cesursun virgül, saklanmıyorsun, Çünkü silgilerden hiç korkmuyorsun. Sana aferin virgül, silgi sansarı sildi, Bütün düşmanlar öldü, silgi de öldü; Piliçler geri dönsün çiftçinin yatağından, Tirenle geri dönsün, ördek şeftiren olsun, Tavuklar bando çalsın, horoz da teftiş etsin, Kazlar madalya versin, sana virgül aferin, Çünkü sansara bile meydan okudun. Mor bir kalem gelecek siz hepiniz uyurken, Düşmanlar öldü diye mışıl mışıl uyurken, Bir denizi kümesin duvarına çizecek, Ben boğulunca defterler üzülecek, Öğretmenime kızdım, kıskansın seni nokta, Sana nişan takmadım, ama gücenme virgül, Çünkü bu şiirim virgülle bitecek, |
|
21 Nisan 2022, 23:44 | #858 |
Çevrimdışı ~ Lafazan.Net ~
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Ansızın Ansızın Şimdi bir sevdiğim olsun isterdim. Küsmüş, kırılmış, darılmış olsaydım ona. Canımı yakıyor olsaydı hasreti. Ama onun da canı yansaydı. Bir gece ansızın ya da bir sabah telefonum çalsaydı. Seni çok özledim, çok seviyorum deseydi. Her şeyi unutsam, canım hiç yanmamış gibi mutlu olsaydım. Tutacağımız ve tutamayacağımız büyük büyük sözler verseydik birbirimize. O acı, o mutluluk bir daha çalar mı kapımı acaba?... Muharrem Abut
__________________ Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine... Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
|
21 Nisan 2022, 23:48 | #859 |
Çevrimdışı ~ Lafazan.Net ~
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Sen ol Sen ol Cahiliydim aşkın bilmezdim nedir Sen öğrettin unutan sen ol Gönül bahçem senle çam ve sedir Sen yeşerttin kurutan sen ol Bir sabah ansızın kestiler dermanımı Vurdular göğsünden biricik ceylanımı Bırakıp önüme ölüm fermanımı Sen yazdırdın okutan sen ol Dilim yetmez anlatmaya ıstırabımı Bir bilebilsen şimdi içimdeki kavgamı Can verdin yaşarken son zamanımı Sen uyandırdın uyutan sen ol Bir sen varsın bana ben sana mahsus Yaralı gönlüm şimdi sende mahpus Gördüğüm bilmem kaçıncı kabus Sen güldürdün korkutan sen ol Ebed Müddet
__________________ Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine... Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
|
22 Nisan 2022, 00:01 | #860 |
Çevrimdışı ~ Lafazan.Net ~
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Arada Bir Uğra Arada Bir Uğra Mutluluk diyorum Seyretmekti güneşin batışını Ve yıldızları saymaktı ay ışığında Şarkı söylemekti Dudağından dökülen iki ıslık nağmesiyle... Mutluluk diyorum Koklamaktı bir çiçeği dalında Rüzgârın sesini duymaktı Sığınmadan bir kuytu köşeye Islanmaktı yağmur altında Hissetmekti baharı Ve koca bir gülüşle selamlamaktı yazı... Mutluluk diyorum Yürümekti yoruluncaya dek Öyle pahalı ayakkabılarla değil hani Ucu açık teliklerle Yürüyebilecek güçte olmanın kıymetini bilerek Bir deniz , bir göl, bir dere kenarında Hiçbiri olmadı sokak üstü bir bankta Durup dinlenmekti, kendini dinlemekti... Mutluluk diyorum Bir çocuğun saçını okşamaktı Bir kediyi sevmek Bir kuşa yem atmaktı Salıncak kurup sallanmaktı bir ağaç gölgesinde Ya da oturup sayfalarca kitap okumaktı... Mutluluk diyorum Bir dost meclisinde semaver yakmaktı Demlemekti tüm sohbeti çay niyetine Ya da bir dostu sebepsizce aramaktı Sevebilmekti karşılık beklemeden Ve beklemeden gelmesini Uğramaktı, uğrayacağı yok denilen ne varsa; En çok da mutluluğa... Sahi sen hiç uğradın mı? Arzu Karadoğan
__________________ Edeptir AŞK Sevdirenin Hürmetine... Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir. |
|
Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Müslüm Gürses – Ahu Gözlerini Sevdiğim Dilber | CORDON BLEU | M, N, O, Ö, P | 0 | 17 Eylül 2020 06:05 |
Ala Gözlerini Sevdiğim Dilber | yeSa | Halk Ozanlarımız | 0 | 02 Şubat 2020 23:01 |
Badem - Ala gözlerini sevdiğim dilber | Lcia | A, B, C, Ç | 0 | 06 Eylül 2014 20:09 |
Zeki Müren - Ela Gözlerini Sevdiğim Dilber Şarkı Sözleri | Elysian | U, Ü, V, Y, Z | 0 | 04 Ağustos 2014 12:02 |
Dertli - Ela Gözlerini Sevdiğim Dilber | Violent | Şairler ve Şiirleri | 0 | 17 Aralık 2013 20:54 |