23 Nisan 2011, 21:15 | #321 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Zargana Yazar: Hakan Günday Kimsenin birbirine bakmadığı, yalan, ihanet, şiddet, tecavüz ve acımasızlıkla yoğrulmuş, yalnızca hayallerin göz göze geldiği bir hayattan intikam almanın en iyi yolu yaşamaktır. Anlam aramak boşunadır ve her şeyin "hiç"e dönüşmesi gerekir. Henüz on ikisinde Berlin'de dört kişinin tecavüzüne uğrayan Zargana, bu olaydan sonra kendini insan sınıfından sıyırır. Ne var ki insan olmaktan uzaklaşıp "hiç"e yaklaştıkça kendisine döner; aşık olur. Parçalanmış benliğini onarmak için, başkalarının oynadığı bir "hayat oyunu"nu sahnelemeye koyulur.. Türk edebiyatında şimdiden farklılığını kanıtlamış olan Hakan Günday, Zargana'da bunca karmaşık bir öykünün altından yalın ve duru bir anlatımla kalkıyor. Hayat, varlık, hiçlik, oyun, zeka, kudret ve acizlik arasında gidip gelen bir metin. |
|
25 Nisan 2011, 08:27 | #322 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Susan Vreeland Artemisia'nın Çilesi "İtalya'nın barok döneminde bir kadının ressam olması için nelere sahip olması gerekirdi? Yetenek. Tutku. Kararlılık. İyi Şans. Artemisia Gentileschi'de biri hariç hepsi vardı." On yedi yaşındayken babasının arkadaşı tarafından tecavüze uğrayan ve bu yüzden Engizisyon'un soruşturma ve işkencesine maruz kalan Artemisia Gentileschi, adını temizlemek için babasının isteği üzerine, hiç tanımadığı Floransalı bir ressamla evlenir. Sanatın merkezi Floransa'da yüreği ve algılaması iyice gelişen Artemisia, Genç Michelangelo Buonarroti'nin desteğiyle Akademi'ye kabul edilen ilk kadın ressam olur; Cosimo de'Medici'nin himayesine girer. Medici'nin sarayında tanıştığı ünlü bilim adamı Galileo Galilei'yle ömür boyu sürecek bir dostluk kurar. Hep sanatıyla birlikte yaşayan Artemisia Gentileschi, geçmişte tecavüze ve Engizisyon'un hışmına uğradığı için, Kilise tarafından asla kabul edilmez. 1700'lerin dünyasında bir kadın olarak var olmak yeterince zorken, bir kadın ressam olarak yaşamını sürdürmek, kurallara başkaldırmak neredeyse imkânsızdır. Ama Artemisia kararlıdır, taviz vermeden sevdiği işi yapacak ve hayata tutunacaktır. Ünlü Kadın Ressam Artemisia Gentileschi'nin romanlaştırılmış yaşam öyküsü azmin, aşkın ve inancın hikâyesidir... |
|
29 Nisan 2011, 21:57 | #324 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Erasmus ~~ Deliliğe Övgü Erasmus (1469-1536) Rönesans hümanizminin en büyük temsilcilerindendir. İlk olarak 1511'de yayımlanan Deliliğe Övgü Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. güncelliğini zamanımıza değin koruyabilmiş başyapıtıdır. Erasmus dostu Thomas More'u eğlendirmek için bir yolculuk sırasında bir haftada yazdığını söylediği Deliliğe Övgü'de şu soruyu sorar: İnsanoğlunun tüm zincirlerinden kurtulmasını ve salt özgürlüğe ulaşmasını sağlayan delilik değil midir? Gülmece bu çerçevede gelişir ve söz kendisini övmesi için deliliğe bırakılır. Delilik, kendisinin insanlara nasıl egemen olduğunu ve onları nasıl mutlu kıldığını gösterir. |
|
30 Nisan 2011, 19:42 | #325 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Veronika Ölmek İstiyor Yazar: Paulo Coelho Veronika, her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan genç bir kadın olmasına karşın, mutlu değildir. Yaşamında bir şeylerin eksikliğini hissetmektedir. Başarısız bir intihar girişiminin ardından, birkaç günlük ömrünün kaldığı söylenir. Akıl hastanesinde kaldığı sürede bambaşka dünyaların insanlarını tanıyacak, yepyeni duyguları keşfedecektir. Paulo Coelho’nun ülkemize yakın bir coğrafyada, Bosna ve Slovenya’da geçen Veronika Ölmek İstiyor adlı romanı, varoluşumuzun her dakikasına yaşamla ölüm arasında bir seçim olarak yaklaşıyor. Toplumun alışılmış kalıplarının dışına düşen insanları, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalanlarını anlatıyor. |
|
01 Mayıs 2011, 21:53 | #326 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Yolda Jack Karouac Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Jack Kerouac'ın Yolda'sı ilk olarak 1957 yılında Viking yayınevi tarafından basıldı. Kerouac'ın okurların gözünde artık efsaneleşmiş olan hikayeye göre, yaklaşık üç yıl boyunca aldığı notlar ve yaşadıklarına dayanarak, üç haftalık bir oturumda daktiloda, kendi hazırladığı uzun, tek bir ruloya yazdığı romanı, yazarın ve editörün büyük uğraşları, tekrar tekrar elden geçirmeleri ve çıkarmalar yapmaları sonucunda basıldı. Kısa sürede bir kült eser haline gelmiş ve bütün dünyada efsaneleşmiş olsada, bu basılan Yolda, "uslanmış" bir Yolda idi. |
|
02 Mayıs 2011, 09:38 | #327 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Doğa - Yabani Çiçekler Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Doğa - Yabani Çiçekler Naturetrail - Wild Flowers, 2007 Sarah Khan - Kirsteen Rogers Çeviri: Burcu Meltem Arık Akyüz Sayfa Sayısı: 76 Boyutları: 16,8 x 23,5 cm ISBN 978-975-403-546-9 (esnek kapaklı) En sıcak çöllerden en soğuk dağlara, el değmemiş ormanlardan büyük şehirlere kadar neredeyse her yerde yetişebilen yabani çiçekler, hayvanlar ve insanlar için hatta bütün dünya için vazgeçilmez. Yabani çiçeklerin renkli dünyasını tanıtan bu küçük kitapta onlarla ilgili ilginç gerçekleri, hayatta kalmak için ne gibi yollar geliştirdiklerini öğreneceksiniz. Ayrıca kitabın son bölümünde adını bilmediğiniz bir çiçeği görünüşüne bakarak tanımanızı sağlayacak küçük bir de rehber var. İçindekiler ve kitaptan sayfalar: [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] TüBİTAK Popüler Bilim Kitapları 341 Başvuru Kitaplığı ---------- Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Gözlerden uzak, kuytu bir dağ köyü ve bu köyün dış dünyadan soyutlanmış, kendi halinde, çoğunluğu yaşlı, zamanın dışında bir yaşam süren insanları. Köydeki tek genç kadın, küçük otelin barında çalışan güzel Chantal'dır. Gelip geçen avcılarla ya da turistlerle gönül eğlendiren genç kadının tek dileği bu sıkıcı yerden kurtulmaktır. Beklenmedik bir anda köye gelen ve gerçek kimliğini gizleyen bir yabancı, köy halkına, hepsinin yaşamını alt üst edecek, onları kışkırtacak, değer yargılarını tersine çevirtecek, hatta kökünden değiştirtecek bir öneride bulunur. Yabancı, köy halkına yedi gün süre tanımıştır. Bu süre içinde bu insanların her biri yaşam, ölüm, adalet ve dürüstlükle ilgili temel sorunlarla yüzleşecek, bir yol ayrımında durup kendi yaşam çizgilerini değiştirecek bir karar almak zorunda kalacaklardır. Yabancıya kucak açan köy halkı, onun tehlikeli oyununa alet olurken, Adem'le Havva'dan bu yana insanoğlunun ruhunu ele geçirme mücadelesi veren İyi ile Kötü'nün ikilemi, bu basit insanların örneğinde evrensel boyutlara açılıyor. İyi ile Kötü arasındaki savaşı ve insanın Tanrı ile karşılıklı ilişkisini konu alan Şeytan ve Genç Kadın, usta anlatıcı Paulo Coelho'nun yayınlandığından bu yana toplam bir buçuk milyon okurla buluşan son romanı. 1 günde okuyup bitirdiğim değerli eserlerden. |
|
03 Mayıs 2011, 19:12 | #328 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Bizans konusunda en yetkin isimlerden birisi olan Radi dikiciden bu kez dünyanın kaderini değiştiren İmparator Konstantine dair çarpıcı ve sürükleyicibir roman. Bu kitapta, bir yandan Bizans tarihini okurken diğer yandan dönemin gündelik yaşamına, aşklarına, entirikalara ve erotizme de tanıklık edeceksiniz. BU KİTAP İSTANBULUN KURUCUSU BÜYÜK KONSTANTİNE ADANMIŞTIR. İngiliz Yazar John Julius Norwich, Byzantium adlı eserinde Konstantin için şunları söyler: Tarihin hiçbir döneminde ne ondan önce ne de ondan sonra imparator, kral ve çar unvanı ile hüküm sürenler, tam anlamı ile Büyük unvanına onun kadar layık olmuşlardır. Çünkü o, 15 yıl gibi kısa bir süre içinde iki karar alarak bütün dünyanın kaderini değiştirmiştir. Bunlardan ilki, Hıristiyanlığı kabul etmesi ve Hıristiyanlığı Roma İmparatorluğu'nun resmi dini haline getirmesidir. İkincisi, imparatorluğun başkentini Roma'dan, yeniden inşa edilen bir şehre, Byzantium'a taşıması ve sonraki 16 yüzyıl boyunca şehrin onun ismiyle, Constantinople olarak anılmasıdır. Bu iki karar, onun tarihin en etkili kişisi olduğunu göstermektedir... İmparator Büyük Konstantin'in 296 yılından başlayarak 337 yılına kadar olan hayatının anlatıldığı bu kitapta onun kişiliğini, yaşamını, savaşlarını, aşklarını, zaaflarını, güçlü taraflarını, sabırlılığını ve kararlılığını okuyacak, Konstantinople'a (İstanbul) olan aşkının şahidi olacaksınız. Şehirlerin Kraliçesi'nin yaratıcısı olan büyük hükümdarın, tarihi gerçeklere sadık kalınarak kaleme alınan bu romanı, okuyucular için de şaşırtıcı olacaktır... ---------- Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Umut, aşkla tanıştığında henüz küçük bir çocuktu. Babasının ani ölümünden sonra, annesiyle beraber yaşamaya başladığı Cavidan Hanımın evinde tüm hayatı değişti. Orada aşkı buldu Umut Edayı. Ölüm acısıyla incinen küçük kalbine daha büyük bir deva olamazdı. Ancak çocukluk aşkının, hayatının aşkı olduğunu ve aşk acısının, ölümden bile keskin olabileceğini henüz bilmiyordu. Yaşam, onu tesadüflerle dolu bir yolculuğa çağırıyordu. Aşk Başka Yerde; umut ve umutsuzluk, ölüm ve yaşam, hayaller ve hayal kırıklıkları, aşk ve aşk acısı üzerine bir roman. Herkesin, ama en çok da aşk acısıyla genç yaşta tanışanların, umudun aslında bitmeyen bir işkence olduğunu bilenlerin, kaçmak ve kaybolmak isteyenlerin yüreğine değecek bir hikâye. Umutsuz aşkların öyküsü dipnot :tam benlik Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. |
|
05 Mayıs 2011, 18:04 | #329 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Radi Dikici'den bir tanıtım yapılmışken bence Bizans Tarihi hakkında yazılmış en iyi Türkçe eserlerden olan Şu Bizim Bizans kitabından bahsetmemek ayıp olur Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Okunası ve Bir ömür saklanası bir kitap. Malum Bizans tarihi üzerine objektif bir Türkçe eser bulmak zor. Bu nadir eserlerden biride Şu Bizim Bizans Kitabı. Belki bazı insanları sıkabilir ama Roma ve Bizans kültürünü tanımak isteyen bu büyük İmparatorluk hakkında daha detaylı bilgiler edinmek isteyenlerin mutlaka okuması gereken bir kitap. |
|
08 Mayıs 2011, 12:57 | #330 |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Kitap Tanıtımları.. Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Aklın İsyanı Yazarlar : Alan Woods-Ted Grant Konusu : Marksist Felsefe ve Modern Bilim "Avrupa'da bir heyulâ kol geziyor." (Komünist Manifesto) Mark Twain bir keresinde, ölümüne dair söylentilerin abartıldığını söyleyerek dalga geçiyordu. İlginç bir olgu olarak, yaklaşık yüz elli yıldır her sene öldüğü ilân edilen Marksizm, yine de, bazı anlaşılamayan nedenlerden ötürü, inatçı bir dokuz canlılık göstermektedir. Bunun en iyi kanıtı da, ona yöneltilen saldırıların yalnızca devam etmekle kalmayıp hem sıklık hem de sertlik bakımından artma eğilimi göstermesidir. Eğer Marksizm gerçekten geçersiz ve yersiz bir şey ise, neden onun adını anmaktan bile huzursuz olunuyor? Gerçek şu ki, Marksizme iftira edenlere o eski heyulâ hâlâ musallat olmaya devam ediyor. Pek hoşlarına gitmese bile, savundukları sistemin ciddi zorluklar içinde olduğunun ve aşılamaz çelişkilerle parçalandığının; sosyalizmin totaliter karikatürünün çöküşünün tarihin sonu olmadığının farkındalar. Geçtiğimiz birkaç yılda, Berlin Duvarının yıkılışından bu yana, Marksizme ve genel olarak sosyalizm fikrine karşı eşi görülmemiş bir ideolojik karşı saldırı söz konusuydu. Francis Fukuyama, "Tarihin Sonu"nu ilân edecek kadar ileri gitti. Ama tarih, üstelik intikamını da alarak devam ediyor. Rusya'da Stalinizmin garabet rejimi yerini daha da büyük bir garabete bırakmıştır. Eski Sovyetler Birliği'ndeki "serbest piyasa reformu"nun gerçek anlamı, üretici güçlerin, bilim ve kültürün muazzam bir çöküşü olmuştur, öyle ki, bu boyutta bir çöküş ancak savaşta alınan feci bir bozguna benzetilebilir. Tüm bunlara rağmen belki de tam da bu yüzden kapitalizmin sözde erdemlerine hayranlık duyanlar, Stalinizmin çöküşünün sosyalizmin işlemediğini kanıtladığı yalanını yutturabilmek için çok ciddi servetler harcamaktalar. Marx ve Engels'in ortaya koyduğu ve sonra Lenin, Troçki ve Rosa Luxemburg tarafından geliştirilen tüm bir düşünceler bütününün tamamen gözden düştüğü sanılıyor. Ne var ki daha yakından bakarsak, giderek daha da aşikâr hale gelen şey, sadece sanayileşmiş ülkelerde bile yirmi iki milyon insanı tüm bir kuşağın yaratıcı potansiyelini israf ederek zorla çalışma dışı bir yaşama mahkûm eden, serbest piyasa ekonomisi denen şeyin krizidir. Batı toplumunun tümü kendisini yalnızca ekonomik, politik ve toplumsal olarak değil aynı zamanda ahlâki ve kültürel bakımdan da bir açmazda buluyor. Onyıllar önce Marksistler tarafından öngörülen Stalinizmin çöküşü, 20. yüzyılın son on yılında kapitalist sistemin dünya ölçeğinde derin bir krizde olduğu gerçeğini gizleyemez. Sermayenin stratejistleri geleceğe derin bir önseziyle bakıyorlar. Ve aslında, daha dürüst olanlar, yanıtlamaya cesaret edemedikleri şu soruyu kendilerine soruyorlar: Şu yaşlı Karl her şeye rağmen acaba haklı mıydı? Marksizmin fikirleri ister kabul edilsin ister reddedilsin, bu fikirlerin dünyada yarattığı muazzam etkiyi inkâr etmek mümkün değildir. Komünist Manifesto'nun ortaya çıkışından günümüze değin, Marksizm, yalnız politik arenada değil insan düşüncesinin gelişimi alanında da belirleyici bir faktör olmuştur. Ona karşı savaşanlar yine de onu kendilerinin kalkış noktası olarak ele almak zorunda kalıyorlar. Ve bugünkü durum ne olursa olsun, şu su götürmez bir olgudur ki, Ekim Devrimi dünya tarihinin tüm gidişatını değiştirmiştir. Bu nedenle Marksizmin teorileriyle daha yakın bir tanışıklık, zamanımızın en temel olgularını anlamak isteyen herkes açısından zorunlu bir önkoşuldur. |
|
Etiketler |
kitap, tanitimlari, tanıtımları |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
IRCForumları - Kitap Tanıtımları İndex | AftieL | Kitap Tanıtımları | 0 | 03 Eylül 2014 17:16 |
İskender PALA -Od Kitap Özeti –Bir Yunus EMRE Romanı -IRCForumları -Kitap Tanıtımları | Sevda | Kitap Tanıtımları | 3 | 21 Temmuz 2014 03:04 |
Hasret – Canan Tan - IRCForumları - Kitap Tanıtımları | Sevda | Kitap Tanıtımları | 1 | 21 Mayıs 2014 02:41 |
Aşram - Ram Ören - IRCForumları - Kitap Tanıtımları | Sevda | Kitap Tanıtımları | 0 | 21 Ağustos 2012 18:41 |
Kitap Tanıtımları Kategorisi Hakkında! | Lanet | Kitap Tanıtımları | 0 | 12 Ekim 2011 21:20 |