07 Şubat 2018, 07:56 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Soframda Bir Melek Janet Frame Soframda Bir Melek Telaş etme, karar verirse birdenbire sofrandaki Melek, düzelt usulca, ekmeğin altında biraz buruşan sofra örtüsünü. Rilke, “Vergers” Birinci Cilt/ Şimdiki Zaman Ülkesinde: Anne Lottie Clarice Godfrey ile demiryolu makinisti baba George Samuel Frame’in beş çocuğundan üçüncüsüydü Janet. 1924 yılında doğduğu hastanede Yeni Zelanda’nın ilk kadın tıp mezunu tarafından doğurtulmasının gururu yanında ancak bir birkaç hafta yaşayan ikizinin buruk acısını da yanında taşıyordu. Henüz 22 aylıkken kardeşi İsabel’in doğması nedeniyle ablası Myrette, ağabeyi Robert (Bruddie) ve Janet’in bakımı, diyabeti nedeniyle tek bacağı kesilen büyükanne Frame’e kalmıştı. Üç yaşına geldiğinde babasının işi nedeniyle yıllarca devam edecek olan taşınma serüveninin ilk elden tanıklığını yapan Janet,bu süreçte kırsal hayatın getirdiği doğayla bir olma heyecanını annesinin şiir ve hikâyeleriyle birleştirerek kendini sözcüklerle ifade etme yolunun ilk basamaklarını oluşturdu. Janet dört yaşındayken ailenin son üyesi Phyllis Mary Evelline’in aileye katılmasıyla yedi kişilik bir aile olmuşlardı. Janet’in liseye başladığı yıl ablası Myrette havuzda boğularak öldü. Bu ölüm annesinin, okuduğu şiirlerden sonra daima söylediği “ yalnızca şairler bilir.” cümlesini tüm açıklığıyla hissetmesinin de kapılarını açtı. Ergenliğin getirdiği bedensel değişim Janet’i daha içine kapanık ve hayalperest yapmıştı. Bu sırada patlak veren İkinci Dünya Savaşının getirdiği maddi külfet nedeniyle babanın Janet’e okulu bıraktırma baskısı da yerini Kuzen Peg gibi öğretmen olma gururuna bıraktı. Dunedin Eğitim Fakültesini kazanan Janet’in kendi kendine söylediği hep bu cümleydi: “Onlar benim öğretmen olacağımı sanıyorlar ama ben şair olacağım.” İkinci Cilt/ Soframda Bir Melek: Stresli geçen bir eğitim hayatının sonunda öğretmenlik sertifikası için gelen müfettişin ziyaretiyle öğretmen olacağı gerçeğiyle yüzleşti, müfettişten bir dakika isteyerek okulu terk etti. Bu olay sonunda denediği başarısız bir intihar girişimine otobiyografisinde yer verince psikiyatri koğuşunda üç hafta gözlem altında tutuldu. Bu sürenin sonunda annesinin onu almaya gelmesiyle gelecek korkusu yeniden nüksetti. Hastaneden ayrılmayı reddettiği gerekçesiyle kendisine şizofreni teşhisi kondu, yedi yıl hastanede kaldı. Lobotomi ameliyatı olacakken, yazdığı ilk öykü kitabı Göl’ün Hubert Church Ödülü almasıyla hastaneden tahliye edildi. Hastaneden çıktıktan sonra yaptığı garsonluk, kat hizmetçiliği gibi çeşitli işlerden sonra yazar Frank Sorgeson’ın yanında önce ilk romanı “Baykuşlar Öterken’i yazdı, ardından yurtdışında deneyim kazanmak için Edebiyat Fonundan burs alarak Avrupa’ya gitti. Üçüncü Cilt /Şehrin Yansımasından Gelen Elçi: Uzun bir gemi yolculuğundan sonra önce Londra, Paris ve Barcelona’ya ardından yazmak için son durağı olan İbiza’ya gitti. Burada ilk ilişkisini yaşadı. Erkek arkadaşı Bernard’ın bebekleri korkunç bulduğunun öğrenince ondan ayrıldı. Hamile olduğunu düşünmekteydi. Onu unutmak için gittiği Andorra’da bebeğini düşürdü. Yalnızlığı, içine kapanıklığı El Vici’nin dikkatini çekti, Frame’le evlenmek istedi. Yapılan evlilik baskısından kaçan Frame tekrar Londra’ya döndü. Buraya seçmesindeki amaç gerçekten şizofren olup olmadığını öğrenmekti. Kendi isteğiyle Maudsley Hastanesine yattı. Burada yapılan test ve muayeneler sonunda alınan ortak karar hiçbir zaman şizofren olmadığı, akıl hastanesine asla yatırılmamış olması gerektiğiydi. Bu karar sonunda uzun süre daha Londra’da yaşadı. Burada Sudaki Yüzler, Alfabenin Kıyısı, Körler İçin Kokulu Bahçe kitaplarını yazdı. Babasının ölüm haberini aldıktan sonra ait olduğu topraklara, Yeni Zelanda’ya döndü. Frame’in Soframda Bir Melek otobiyografisi açık bir hesaplaşma değil yaşamının dökümüdür. Frame sakinliğini bozmadan, herhangi bir ajitasyona başvurmadan yaşadıklarını yazıya dökme amacını başarıyla gerçekleştirmiştir. Soframda Bir Melek kitabının filmi de Jane Campion tarafından filme uyarlanmış ve 1990 Venedik Film Festivalinde Jüri Özel Ödülü almıştır. Kitabın başlangıcında Campion’un bu konudaki hislerine, son sayfalarında ise Frame’in hayat hikayesini destekleyen fotoğraflara da yer verilmiştir.
__________________ Eğer "dokuz" CanLı oLsaydın biLe En fazLa "sekiz" kez kaçabiLirdin öLümden.. BiLki "yedi" düveLe suLtan oLsan dahi Yerin "aLtı" mekan oLacak sana En fazLa "beş" metre kumaş götürebileceksin Kapatacaksın "dört" açsanda gözünü.. Bu dünya "üç" günLük dünya , AzraiLin yanında "iki" kat oLup yaLvarsanda nafiLe ELbet "bir" gün öLeceksin İşte o gün herşey "sıfır"dan başLayacak..! | |
|
Etiketler |
kitap |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Minik Melek Gifleri, Melek Gifleri | Violent | Avatar ve Smiley | 0 | 06 Kasım 2013 16:58 |
Melek Angun Kimdir - Melek Angun Biyografisi | Liaaa | Biyografiler | 0 | 28 Mayıs 2012 13:12 |
Melek... | AnqeL | Aşk ve Sevgi Köşesi | 0 | 08 Ağustos 2010 20:31 |