IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  reklamver

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 01 Mart 2015, 15:16   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Beynimizin Frekansları ve Hayatımızı Biçimlendiren Frekanslar




Siz Hangi Frekanstasınız?

Şu bir geçek ki; beynin çalışma şekli tam olarak bilinmemektedir. Bilinenlerin ise, akıllara durgunluk vererek olağan üstü nitelikte işlediğidir. Beynimiz yaşamın hızına yetişmek için durmuyor sürekli çalışıyor. Hayatın döngüsüne yetişemediğindeyse karşımıza mental çöküntü olarak çıkıyor.

Yaşadığımız dünya ve bizler; belli bir ritim içinde ve belli bir frekans da yaşamaktayız. Her şey kendi kalp atışında sürmektedir. Her şeyin frekansının olduğu evren de, beynimizde bir frekanstan diğerine koşuyor. Yaşadığımız uyku problemleri, yorgunluk, bitkinlik, stres, depresyon, nedeni açıklanamayan sinirsel birçok ağrı beyin frekanslarının sağlıklı bir şekilde yönlendirilememesinden kaynaklanmaktadır.

Peki, beyin dalgalarımızı ayarlamamız mümkün mü? İstediğimiz anda istediğimiz frekansa geçmemiz o kadar kolay mı? Evet, beyin dalgalarına egemen olmanız mümkün. Beyin dalgalarını bilinçli olarak istediğimiz yönde değiştirerek kendimizi istediğimiz duygu frekansına çekmek mümkün. Yapmamız gereken şey, o frekansı hissedebilmeyi, duyabilmeyi, her frekansı ayırt edebilmeyi öğrenmek. Beyin dalgalarına egemen olduğunuzda, sinirlenmeyen, aşırı heyecana kapılmayan, zihninizi sürekli yaratıcılık düzeyinde tutan biri haline gelebilirsiniz. Kaslarınızı çalıştırır gibi beyin dalgalarınızı da çalıştırarak zihninizi istediğiniz yönde hareket ettirebilirsiniz.

Sırrı çözülemeyen beynimiz ise; dört ana dalga boyunda çalışıyor. Bunlar Alpha, Tetha, Delta ve Beta’dır. Hangi duygu ve durumda olduğuz sizin frekansınızı tespit ediyor. Frekansınız ise, sağlığınızı, dengenizi ve mutluluğunuzu belirliyor. Beyinde ki bu dört ayrı frekans sürekli üretiliyor ama yaşadığınız duygu durumuna göre birisi daha fazlalaşıyor. İşte, beynimizin frekansları ve onu nasıl ayarlayacağımızla ilgili küçük öneriler.

Her insanda en yoğun görülen bir frekans olduğu için Baskın Beta demek istiyorum bu frekansa. Günlük işlerimizi yaparken girdiğimiz frekans. Aktif öğrenme, uyanık olma, konsantrasyon gibi durumla da ifade edilebilir. Stres, gerginlik, endişe anlarında ise yükselerek kızgınlık, öfke gibi uç duygulara götürür insanı. Uzun süre bu frekansa maruz kalındığın da ise, davranış bozuklukları, nevrozlar, bağımlılıklar görülür insan da. En hızlı dalga boyudur beta.

Günlük hayatımız da küçük şeylere takılıp öfkeleniyor, hırslanıyor, kıskanıyor, geriliyor, üzülüyoruz. “Şu an öyle öfkeliyim ki” “ondan nefret ediyorum” gibi sözlerle başladığınız an frekansınız baskın beta. Dış uyum ve dünyaya yönelik konsantrasyon için gerekli olan baskın beta, günlük yaşanan olumsuzluklar arttığında beter beta da olabiliyor maalesef. Baskın beta frekansın da olduğunuzu fark ettiniz ve baktınız ki beter bir duygu durumuna girdiniz. Hemen frekansınızı değiştirin.

İşte size Aheste Alfa. Rahatlığın, sakinliğin, huzurlu kavrayışın frekansı olduğu için Aheste Alfa diyorum ben bu frekansa. Uykuya geçmek üzere olduğumuz ilk evre de diyebiliriz. Sakin, huzurlu olunan ama asla uyuşukluk yaşanmayan, dünyayı ve gerçekleri algılamada en kuvvetli titreşimlerin olduğu dalga boyudur. Beyin bu dalgadayken rahatlatıcı kimyasallar salgılar. Bu frekans yükseldiğinde ise, süper öğrenme dediğimiz hal meydana gelir. Bir kitaba derin bir şekilde daldığınızda beyniniz alfa dalgasındadır ve öğrenmeniz süperdir. Günlük işlerinizi yaparken yaşadığınız birçok stres karşısında gözlerinizi kapatıp derin bir nefes aldığınız da ahenkli alfadasınız. Elinizde ki iş bitince veya sıkıcı bir toplantıdan çıkıp hava aldığınızda frekansınız yine ahenkli alfa.

Hangi durumlar da baskın beta frekansına girdiğimizi biliyoruz artık. Baskın betada dozunu artırıp duygu durumumuz beter olduğun da hemen aheste alfaya başvurmak gerekiyor. Alfa frekansına girmenin en kolay yolu, bedeni kasmak sonra gevşetmek ve bu esnada derin nefes alıp vermektir. Nefes alırken vücudu kasarak verirken gevşeterek bir ahenk içinde yapılırsa sonuç muhteşem olur. İçinizden sürekli “Rahatlıyorum, gevşiyorum, sakinim, mutluyum” gibi cümleler söylerseniz bu dalgaya daha çabuk girersiniz.

Ahenkli alfa dalgası direkt bilinçaltıyla çalışır. Bu frekansa girdiğinizde yaptığınız olumlamalar, imgelemeler çok önemlidir. Hipnoz anında girilen dalgadır aheste alfa. Tam uykuya dalma anında mutlaka bu frekansa girdiğimizi altını çizerek vurgulamak istiyorum. Onun için başınızı yastığa koyduğunuz anda ki düşüncelerinize dikkat edin diyorum. Hayatımızda yanlış giden bir şeyler varsa bunun en önemli sebeplerinden biri yanlış düşüncelerimizdir. Düşüncelerine yön veren, huzuru ve sakinliği yaşamanın frekansını da öğrendikten sonra daha ileriye gitmek isteyenlere Tılsımlı Tetha’yı öneriyorum.

Tılsımlı Tetha derin bir şekilde iç dünyamızla olduğumuz andır. Aheste Alfa frekansının bir üst kademesi de diyebiliriz. Ustaca meditasyon yapanlar, ibadet yaparken dış dünyayla bağlantısını kesen ulema ve evliyalar genelde bu dalga boyuna girerler. Sanatsal yeteneklerin tavan yaptığı bu frekansta; birçok ressam, müzisyen, şair kendi iç dünyalarına dönerek muhteşem ilhamlarının göstergesi sanat eserleriyle geri dönerler. Hatta uzun süre bu frekansta kalmayı başaranların şifa yeteneklerinin de geliştiği görülmektedir. Bunun arkasından gelen frekans dalgası ise, Derin Delta’dır.

Derin Delta, derin uyku hali, bir nevi dünyadan kopuş, bilinçsizlik hali olarak tanımlandığı için derin delta demek istiyorum. Beyin aktivitesinin en düşük olduğu frekanstır. Derin uykuda özellikle çocuklar da büyüme hormonunun salımı için, yetişkinler de ise, yenilenmek, tazelenmek için gereklidir. Yani derin delta beyni dinlendirmek için, tazelemek için şarttır. Düşsüz uyku olarak da tanımlandığından beyni dinginleştiren bir frekanstır. Uykunun en derin saatlerinde bilinçsiz bir zihinle son derece düzensiz yayar bu dalgayı beynimiz. Sağlığımız içinse çok gereklidir, beynimizin vazgeçilmezidir.

İşte beynimizin dört ana dalga frekansı. Günlük işlerin koşturmasın da baskın betadasınız. Gerginlik, stres, endişe anında tavan yapar baskın beta. Elinize kitabınızı aldınız ve kitaba öyle bir daldınız ki; dalganız aheste alfa. Ve ağır ağır uykunuz geldi, aheste alfanın yoğunluğunu yaşıyorsunuz işte. Uykuya daldınız tılsımlı tetha, uyku derinleşti derin delta. Bu çok basit bir örnekti günlük yaşantımızdan. Aslında o kadar çok geziyoruz ki frekanslar arasın da. Beynimiz sürekli dalgalanıyor aslında. Bazen dinlediğimiz bir müzik eşliğin de tılsımlı tethadayken, dışarıdan duyduğumuz bir çığlıkla baskın betaya dönebiliyoruz. Derin bir uyku, doğayla iç içe yaşamak, kuş sesleri, dalga sesleri dengemizi sağlıyor. İçten atılan bir kahkaha ritmimizi düzenliyor. Ritim düzenlendikçe beyin, frekans ayarlarını yapıyor, frekans ayarları yapıldıkça dış dünyadan gelenleri kaldırabilme eşiğimiz yükseliyor ve strese karşı bir nevi bağışıklık kazanıyoruz. Dünlerle ve yarınlarla değil, kendinize zaman ayırarak; frekans ayarlarınızı düzenleyip bugünün frekansıyla yaşamanızı diliyorum.

Saygılarımla.
Leyla YARGI MANTAR

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları eglen sohbet reklamver
Cevapla

Etiketler
beynimizin, bicimlendiren, frekanslar, frekansları, hayatımızı, ve


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Beynimizin yüzde 10’unu mu kullanıyoruz? Desmont Serbest Kürsü 0 13 Aralık 2014 19:27
Kalçaları Sıkılaştıran, Biçimlendiren Yöntemler Amelia Diyet ve Sağlıklı Beslenme 0 03 Şubat 2014 02:04
Beynimizin özellikleri MeLiNNa Sağlık Köşesi 0 21 Kasım 2012 12:55
27 Ekimde frekanslar değişiyor kaLwi Uydu Dünyası 3 26 Ekim 2008 17:37