17 Ağustos 2011, 10:22 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Üçlü Test Üçlü test uygulamasındaki amaç; bebeğe ait özellikle Down sendromu, Trizomi 18 gibi kromozom bozuklukları ile birlikte "Nöral tüp defektleri" adı verilen bir takım anomalileri taranmasıdır. Eş anlamlı olarak üçlü teste üçlü tarama testi veya Triple test de denilmektedir. Üçlü test; gebeliğin 16-19. haftaları arasında anne kanından alınan örnekte β-HCG, alfa feto protein (AFP) ve serbest (bağlanmamış, unkonjuge) estriol (uE3) denilen üç biyokimyasal maddenin ölçümü ile yapılır. Bu ölçümler gebelik haftasına göre annenin yaşı, vücut ağırlığı, ırkı, annede diyabet olup olmaması, sigara içip içmediği, öyküde önceki gebeliklerin özellikleri ile birlikte değerlendirilir. Üçlü test ile büyümekte olan bebekte olabilecek nöral tüp defekti ve bazı kromozomal anormalliklerle (Down sendromu ve trizomi 18) karşılaşılma riski hesaplanmaktadır. Üçlü test bir tanı testi değil "tarama testi (screening test)" dir. Testin amacı bebek ve anne açısından riskli yöntemleri kullanmadan bebekte olabilecek anomali riskini saptamaktır. Eğer test sonucunda risk belirli bir düzeyin üzerinde çıkarsa (genel olarak 1/270 den fazla olması durumunda) "amniyosentez" adı verilen işlem yapılarak kesin tanı konulur. Yani amniyosentez bir "teşhis testi (diagnostic test)" dir. Özetlemek gerekirse üçlü test bize özellikle Down Sendromu (Trizomi 21, mongolizm), daha sonra Trizomi 18 ve Nöral Tüp Defektleri ile ilgili bilgiler vermektedir. Ancak üçlü testin pozitif çıkması yani risk oranının 1/270'in üzerinde çıkması durumunda bu bebeğin down sendromlu doğacağı anlamına kesin olarak gelmez; yalnızca risk oranının normalden fazla olduğunu ve amniyosentez işleminin yapılmasının uygun olacağını ifade etmektedir. Üçlü test normalden yüksek çıksa bile yapılacak amniyosentez sonucunda büyük olasılıkla sonuç normal olarak gelecektir. Ancak kesin tanı için bu işlemin yapılması şarttır. Çünkü Down Senromu ultrasonik olarak hiç bir bulgu vermeyebilir. Amniyosentez sonucunda Down senromu tespişt edilen bebekler en az iki hekim imzası ile "Sağlık Kurulu Kararı" çıkartılarak ve ailenin onayı alınarak tahliye edilmektedir. Ülkemizde 10 haftanın üzerindeki tüm gebeliklerin anne veya bebek sağlığı düşünülerek sonlandırılması işlemi için sağlık kurulu kararı şarttır. Üçlü testte asıl amaç belirtildiği gibi Down Sendromlu bebeklerin yakalanmasıdır. Çünkü yaşamla bağdaşabilen bu durumlarda bebek hayat boyu fiziksel ve mental olarak geri kalacaktır. Üçlü testin yapılmasındaki diğer amaçlar ise Trizpmi 18 ve "Nöral Tüp Defektleri (NTD)" adı verilen bir grup hastalığın erken teşhisinin sağlanmasıdır. Trizomi 18 ve NTD teşhislerinin ultrasonla konulabilmesi Down Sendromuna göre daha büyük bir olasılıktır. Nöral Tup Defektleri Nöral tüp defektleri (NTD) bebeklerde görülen anomaliler (bebekteki kusurlar) arasında ilk sıraları almaktadır. Birkaç ayrı türü vardır. Bunlardan biri bebeğin beyin dokusunun bir bütün olarak gelişmemesidir, "anensefali" adı verilen bu en ağır şekli ölümcüldür. Nöral tüp defektlerinin diğer türleri ise omurilikle ilgilidir. Omurilik gelişirken onu çevreleyen omurga kemiklerinin tam kapanmaması sonucu omurilik dokusu bebeğin sırtındaki bir yarıktan dışarıya çıkar; bu duruma "spina bifida" denilir. Dış etkenlere çok hassas olan bu sinir dokusu zamanla zedelenir ve bebek belli bir seviyenin altında sinirsel fonksiyonlarını yapamaz. Sonuç olarak bebek açısından yine ölümcül olabilecek bir doğumsal anomalidir. Hafif şekildeki spina bifidalarda doğum sonrası bir takım operasyonlarla düzelme şansı vardır. Bu anomalilerde açıkta kalan dokudan "alfafetoprotein" (AFP) amniyon sıvısına, buradan da anne kanına geçer. Anne kanından yapılan testlerde bu gebelerde normal gebelerden daha yüksek miktarlarda alfafetoprotein saptanır. Spina bifidalı gebeliklerin % 85'i bu test ile yakalanabilmektedir. Ancak test yapılan gebelerin %3-4'ünde her şey normal olmasına rağmen yüksek sonuç verebilmektedir. Bu nedenle tek başına test sonuçlarıyla tanı konmamaktadır. Üçlü testte AFP yüksek ise ayrıntılı ultrason ile beyin dokusu ve omurgalar değerlendirilir. Ultrason ile saptanamayan bir durum varlığında amniyosentez yapılarak amniyotik sıvıdaki AFP miktarı ölçülerek kesin tanı konulabilir. Ayrıca amniyon sıvısındaki "asetilkolin esteraz enzimi"nin miktarına da bakılabilir. AFP değeri yüksek fakat amniyosentezde ve ayrıntılı ultrasonografide anomali saptanmayan gebeliklerde, bebeğin büyüme ve gelişmesinin daha yakın takip edilmesi önerilmektedir. Trizomi 18 Anne kanında yapılan üçlü test ile Down sendromu ile birlikte trizomi 18 riski de hesaplanabilmektedir. Down sendromlu bebekte normalde iki tane olması gereken 21. kromozom üç tanedir. Trizomi 18’de ise aynı problem 18. kromozomdadır. Trizomi 18’li bebekler yaşamla bağdaşmaz ve genel olarak anne karnında veya doğumdan hemen sonra ölürler. Trizomi 18 görülme sıklığı Down sendromuna göre oldukça azdır. Down Sendromu Down sendromu (Trizom 21, mongolizm) yaklaşık olarak 850 doğumda bir görülür. Tedavisi olmayan bu kromozom anomalisinde fiziksel ve zeka geriliği olan bebekler söz konusudur. Down sendromu görülme şansı yaşa bağımlı olarak artar. Özellikle 35 yaşın üzerinde risk önemli bir boyuta ulaşır. Ancak tüm Down sendromluların %25-35’i yalnızca 35 yaş üzeri gebelik ürünü iken %70-80’e varan oranlarda genç gebeliklerdedir. Üçlü testle Down sendromlu bebeklerin %60'ına yakını (%5 yalancı pozitiflikle) yakalanabilmektedir. Son yıllarda üçlü testin Down sendromu yakalama şansını daha da arttırmak amacıyla teste kandaki "İnhibin A" adı verilen biyokimyasal değerinin de ölçülüp eklenerek testin "dörtlü test" şekline dönüşmesi için yapılan çalışmalar umut vericidir. Down sendromu riski yüksek çıkmış gebeliklerde kesin tanıyı koyabilmek için anlatıldığı şekilde genetik amaçlı amniyosentez yapılması gereklidir. Üçlü tarama testinin asıl amacı yaşamla bağdaşabilen ve ömür boyu zeka geriliği ile giden Down sendromlu bebekleri yakalamaktır. Amniyosentez sonucu yakalanan Down sendromlu bebekler çıkarılan sağlık kurulu kararlarıyla tahliye edilirler. Diğer Anomaliler Üçlü test ile diğer bazı anomalileri de saptamak mümkündür. Bebeğin karın duvarı anomalilerinde (gastroşizis, omfalosel), böbrek anomalilerinde de test sonuçları yüksek çıkabilir. Bu nedenle üçlü testte artmış risk saptanan gebelere amniyosentez yapmadan önce tüm bu anomaliler açısından ayrıntılı ultrasonografik değerlendirme (II. basamak ultrasonografisi) yapılmalıdır.
__________________ Kabullendiğim Hikayemi Yaşıyorum.... KİMENE.... | |
|
Etiketler |
test, üçlü |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Mutant virüs için test başladı! Türkiye'deki hastanelere yeni test kiti gönderildi | NurSima | Güncel ve Son Dakika Haberler | 0 | 02 Şubat 2021 13:13 |
iPad mini 3'ü test ettik! İşte test raporumuz | Deep | iPad | 0 | 05 Kasım 2014 09:18 |
Hâmilelik ve Üçlü Test | Sim | Kadın Sağlığı | 1 | 14 Mart 2013 15:04 |