02 Aralık 2014, 22:25 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | İslam'ın Avatar İnancına Bakışı Hinduizm'in avatar prensibi, Taoizm'deki Tao ile birlik düşüncesi bu yakınlaşma ya da aynîleşmenin değişik tezahürleri olarak görülebilir. İslam ve İslam-öncesi tevhîdî dinler -mesela Yahudilik- arasındaki ilişki birçok dinler tarihi çalışmasının çıkış noktası olmuşsa da [13] İslam ilahiyatının tevhit prensibi etrafındaki özgün monoteizmi tartışılamaz. Hegel'in de işaret ettiği gibi Yahudi inancında görülen sübjektif Tanrı-insan ilişkisine İslam'da rastlamak mümkün değildir “çünkü İslam'ın Allah telakkisi Yahudi tanrısı gibi sınırlı bir hedefe sahip değildir”. İnsanlık tarihi boyunca tam bir bütünlük ve süreklilik arz eden vahyî bilginin muhafazası bu bilgiyi taşıyan peygamberlerin insanî niteliklerinin tam ve kesin bir şekilde tespit edilmesi yoluyla sağlanmıştır. İslam dininde Resûl ne bir mitoloji kahramanı, ne Hindu avatarı ne Hıristiyan teolojisinin kutsal Teslisinin unsurudur. Hıristiyanlıktaki Teslis inancının bu anlamda bilginin yatay düzeylerde ayrışması ve sekülerizasyonu için güçlü bir algılama zemini oluşturduğu tartışılmaz bir gerçektir. İlahî olma özelliği Mesaj'da ya da Kitab'da değil onu getiren Resul'de olduğu içindir ki, Protestanlığın bütün gayretlerine rağmen İncil hiçbir zaman bir Hıristiyan için Kurân-ı kerîm'in bir Müslüman için ifade ettiği anlamda mut-lak bilgi ve değer kaynağı olma özelliğini kazanamamıştır.[14] İslam'da "tecelli" kelimesi, sâlikte azamet, kudret, kibriyâ, ceberût, huşû ve huzû; cemal tecellisinde ise merhamet, lutuf, cömertlik, neşe ve ünsiyet meydana geldiğini söyler. Kâşânî’ye göre sülûkunun başlangıcındaki sâlike gelen ilk tecelli fiiller tecellisidir. Ardından sıfat tecellisi ve en son zât tecellisi gelir. Zira fiiller sıfatların, sıfatlar zâtın eseridir. Ancak fiil ve sıfatlar zâttan ayrılmadığından tek bir tecelli vardır, o da zât tecellisidir. Fiillerin tecellisinin görülmesine “muhâdara”, sıfatların tecellisinin görülmesine “mükâşefe”, zâtın tecellisinin görülmesine “müşâhede” denir. Necmeddîn-i Dâye tecelliyi sâlik tarafından doğru idrak edilip edilmemesi açısından ruhanî ve hakkānî (rabbânî) şeklinde ikiye ayırır. Ruhanî tecelli insan ruhunun zâtıyla beraber sıfatlarının tecellisidir. Fakat sâlik ruhun tecellisini Hakk’ın tecellisi (hakkānî) zanneder ve kendi tecellisi Hakk’ın tecellisini tatmaya engel olur. Bu noktada “enelhak” iddiasına kapılabilir. Burada sâlike düşen şey helâkten kurtulmak için kâmil bir mürşide sığınmaktır. Öte yandan Hinduizm’deki hulûl (avatar) inancı tecelli kavramının Asya dinlerinde mevcut bir örneğidir. Buna göre Brahma, Şiva, Vişnu üçlüsünden tanrı Vişnu yeryüzüne çeşitli formlarda on defa inmekte ve on ayrı varlıkta tecelli etmektedir. Vişnu’nun tecelli ettiği bütün varlıklar dünyanın varlığının devamına katkıda bulunma misyonuna sahip oldukları için Hindu inançlarında ayrıcalıklı yerleri vardır.[17] Avatar peygamber demek değildir. Sanskritçede "peygamber" kelimesinin karşılığı "risi" kelimesidir. Avatar ise bir tanrının, özellikle Tanrı Vişnu'nun yeryüzüne veya başka bir gezegene yani fiziksel boyuta inerek bedenlenmiş halidir. Bir tanrının bir insana hülûl etmesi haline ise küçük avatar denilir. İslam'a göre ise Allah yeryüzüne inmez ve bedenlenmez , hülûl de etmez. İslam'a göre avatar, nüzul ve hülûl inançları sirk ve küfürdür. | |
|
Etiketler |
avatar, bakışı, İnancına, İslamın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
vb4 Avatarı olmayana otomatik avatar -Default Avatar | NucLeuS | vB 4.x Eklentileri | 0 | 31 Temmuz 2012 20:48 |
İslâm'ın Evlilik Kurumuna Bakışı | Bozkurt- | Genel İslami Konular | 0 | 14 Aralık 2010 22:04 |
Şans Getiren Büyü (Çin İnancına Göre) | Süslü | Serbest Kürsü | 1 | 22 Şubat 2009 17:52 |