04 Temmuz 2012, 01:21 | #1 | |
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Hz. Ömer gibi - Ali Ünal Ali Ünal Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Hz. Ömer gibi Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Hz. Ömer (ra), tarihin bilinen üç büyük fâtihinden biridir, birincisidir. Bunlardan Büyük İskender'in 10 yılda askerî fetihlerle kurduğu imparatorluğu dönüş yolunda parçalanmış, Cengiz Han'ın imparatorluğu ise sağlığında dörde ayrılmış ve bunların dördü de, askerî sahada mağlûp ettikleri İslâm dünyasının medeniyet havzasında çok kısa zamanda eriyip Müslümanlaşmıştır. Hz. Ömer (ra), gerçi ordularının başında savaşmamış, fakat birkaç cephede savaşan İslâm ordularını Medine'den bizzat idare etmiştir. Hz. Ömer (ra), bugünkü Türkiye'nin 20 katı büyüklüğünde bir devletin başında Allah Rasûlü'nün halifesiydi. Mustafa Kemal ve Karl Marx'ı dahi kendisine hayran edecek derecede tartışılmaz büyüklüğüne rağmen, döneminde Sahabe'nin en mütevazısı idi. Sorumluluğunun o kadar şuurunda idi ki, ülkesinin sınırları içinde meydana gelen her olumsuzluğu kendisinden bilirdi. Medine'de kuraklık olduğunda başını secdeye koymuş ve "Allah'ım! Benim günahlarım sebebiyle ümmeti cezalandırma!" diye Cenab-ı Allah'a yalvarmıştı. Tevazuunun yanı sıra, o kadar hakperest ve o kadar enaniyetsizdi ki, yüzüne hataları rahatlıkla söylenebilir, hatası söylendiğinde derhal ondan dönerdi. Öyle ki, cemaat içinde bir ihtiyar kadının kendisini düzeltmesi karşısında "Ey Ömer! Bir ihtiyar kadın kadar dinini bilmiyorsun!" diye nefsini sorgulamış, birkaç fetvasını Hz. Ali'nin tashihi karşısında "Allah'ım! Beni Ebu'l-Hasan'ın bulunmadığı meclise bırakma!" diye dua etmişti. Kararlarını, oluşturduğu Şûra Meclisi'nde alırdı. Kabiliyetleri çok iyi keşfedip kullanmasını bildiğinden, daha 20'sine yeni varmış Hz. İbn Abbas'ı şûra meclisine dâhil etmişti. Müthiş bir feraset ve basiret sahibiydi. Ümmet içinde yaşayışı belki en sade, en fakirce olanıydı. Sahabe'nin önde gelenlerinin bulunduğu bir mecliste "Beytü'l-Mal'den ne kadar maaş alabilirim?" diye sormuş, Hz. Ali'nin "Ümmet'in en fakirinin geçimliği kadar!" fetvasını geçiminde esas almıştı. Yakınlarını devlet idaresine asla karıştırmadı. Onlarla ilgilenmeye bile vakit ayıramıyordu ki, sokakta karşılaştığı torununu tanımamıştı. İslâm'a onca hizmetine ve faziletine rağmen âkıbetinden o kadar endişeliydi ki, haseben de olsa Ehl-i Beyt'e katılabilmek kurtuluşuna vesile olabilir ümidiyle Hz. Ali'nin kızı Ümm-ü Gülsüm'le evlenmişti. "Sevap ve günahlarım birbirine denk gelse razıyım!" der ve şehidliği ulaşamayacağı bir makam olarak görürdü. İdrakimizin çok ötesindeki sorumluluk şuuruyla hilâfetinin onuncu yılında bir gün başını secdeye koyarak, "Allah'ım! Artık götüremiyorum!" diye inledi ve bir talihsizin darbesiyle şehid olarak ruhunun ufkuna yürüdü. [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] | |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Caner Ünal Yağmur Gibi Şarkı Sözleri | Sarya | A, B, C, Ç | 0 | 26 Ocak 2023 14:05 |
Hz. Ömer (R.a) Kimdir? Hz. Ömer'in Hayatı, Halifelik Dönemi Ve Sözleri | Sara | İslamiyet | 0 | 17 Temmuz 2021 01:09 |
ircservices nick kaydı Ömer ömer | alphae | IRCServices | 1 | 15 Nisan 2020 16:47 |
İnsanlık Ömer ve Ömer’lerini Arıyor | Lcia | İslamiyet | 0 | 01 Kasım 2014 17:08 |